4 yıl sonra gelen cevap!

22 Nisan 2016’da, bu köşede, “Kaybolan Marşımı Geri İstiyorum...” başlığını taşıyan bir yazı yazmıştım. Önce yazıya dönelim:Hatırlayabildiğim kadarıyla, şöyleydi sözleri:

Haberin Devamı

 

Bugün 23 Nisan, bayramı hepimizin (2)
Geçti o kara günler, açıyor pembe güller
Ağaçların altında şarkı söyler bülbüller...
Coşkun bir kanımız var, ünlü tarihimiz var (2)
İleri arkadaşlar Atamızın sesi var
Cumhuriyet uğrunda büyük bir andımız var...

İlkokulda okuduğum 60’lı yılların başlarında, benim kuşağım, “nihâvend bir şarkıyı çağrıştıran bu marşı” söylerdi.
Hattâ hafızam beni yanıltmıyorsa; radyoda çalınan kayıtta, bu marşın içinde, bir kız çocuğu, hayli heyecanlı bir tonda, şiir de okurdu.
Sonra...
Sonrası karışık! En azından ben bilmiyorum.
“Bu marşı, birileri yok etti...”
Yerine, başka sözlerle başka marşlar icat edildi.
Buradan kimseyi incitmek istemiyorum, ama daha çağdaş düzenlemeler diye araya sokuşturulan besteler, “ne söz, ne ruh ne de müzikalite” açısından, eskisinin eline su dökemez.
Neden “yok etti birileri” cümlesini kullandığıma gelince...
Tuhaflığa bakınız ki, en inanılmaz, kenarda köşede kalmış, unutulmuş ezgileri bulabildiğimiz Youtube’da bile, eski marşın bir tane kaydı yok.
Üzerinde fırtınalar kopartılan “Türkçe Ezan” kaydı bile var, ama bu marşın bir örneği yok...
Daha önce de yazdım, ama “bu marşın neden yok edildiğini”, ancak bu yaşımda anlamak ve sorgulamak, varsın benim ayıbım olsun.
İşte bu bilinçle, “kaybolan marşımı geri istiyorum!”
Çocukluğumun 23 Nisan Bayramını geri istiyorum!
Hepimizin bayramını geri istiyorum!
“Kara günlerin geçtiği” vurgusunu, “pembe güller”in kokusunu, kesilen ağaçları geri istiyorum!
Cumhuriyet neş’esiyle şakıyan bülbülleri geri istiyorum!
“Coşkun bir kan” tarifinin özgüvenini, “ünlü tarihimiz” övüncünün kıymet bilir tavrını, yüzümüzün hep “ileri”ye baktığı ayrıntısını, “Atamızın”, kulaklarımızdan kaybolmayacak sesini ve anlamını geri istiyorum!
Bütün bunları;
“Cumhuriyet uğrundaki büyük andımız”ın, “pazara kadar olmadığı bilinsin” diye istiyorum...
Yarın, oturacağım piyanomun başına ve avazım çıktığı kadar yüksek bir sesle bu marşı çalıp, söyleyeceğim.
Sonra notaya alacağım. Sonra da Youtube’a koyacağım...
“Bazen bir marş her şeydir...”
Başta öğretmenlerimiz olmak üzere, bu marşı hatırlayan varsa, parmak kaldırsın; bakalım kaç kişi kaldık?
Yazı böyleydi...
Ben becerip de piyanonun başına oturamadım, ama bugün bir mail düştü posta kutuma...
Yakup Kıvrak imzasını taşıyan müjde, şöyle diyordu:
“...Sayın Demirkol, eğitim müziği bestecisi ve emekli müzik eğitimi akademisyeniyim. Birkaç gündür eskilerde kalmış, unutulmuş bir 23 Nisan şarkımız üzerinde çalışırken, sizin eski tarihli bir yazınıza rastladım... “Kaybolan marşımı geri istiyorum.”
Yazdıklarınıza katılıyorum, benim de çocukluk yıllarımdan hafızamda kalmış çok güzel bir şarkıdır. Hafızamda kaldığı kadarıyla orkestra düzenlemesini ve piyano eşliğini yapıp bu güzel şarkıyı müzik eğitimi camiamıza ve okullarımıza kazandıracağım. Sanırım çalışmamı bugün tamamlayıp, internette yayınlayacağım ve size de göndereceğim. Selamlarımla iyi çalışmalar dilerim...”
Hürriyet EGE farkıyla, hemen sizlerle paylaşıyorum...
Bayramımız kutlu olsun!

Haberin Devamı

4 yıl sonra gelen cevap

 

Yazarın Tüm Yazıları