Paylaş
PKK’nın ilk saldırısını yaptığı 1984’ten bu yana, her güne bir şehit, üç gazi ve yaralımız düşüyor. Terörün ekonomik faturası ise 2 trilyon dolar olarak hesaplanıyor. Terörle sahada başarıyla yürütülen mücadeleye rağmen PKK terör örgütü, örgütün elebaşı ve siyasi kolu gündemimizde kalmaya devam ediyor.
Tek bir sebebi var, terörle siyasi alanda etkili mücadele edilmeyişi.
Demokrasi ve hukuk suiistimal edilerek terörün siyasi alanda örgütlenmesine seyirci kalınması. PKK’nın partileşme süreci; elebaşı Öcalan’ın talimatı üzerine, 7 Haziran 1990 tarihinde SHP’den ayrılan on bir milletvekili tarafından kurulan HEP ile başladı, bugüne kadar 6 partisi kapatıldı ve bugünlere gelindi. Şimdi vereceğim rakamlarla, dağda, sokakta, yurtiçi ve yurtdışında terörle mücadelenin başarılı sonuçlarını göstereceğim. Sonra da terörün partileşme üzerinden siyasalla başarısızlığımıza örnek vereceğim.
YURTİÇİNDEKİ TERÖRİST SAYISI 150
İçişleri Bakanlığı verilerine göre, 2016 yılında yurtiçindeki terörist sayısı 2 bin 788’e kadar çıkarken, 2018’de binli rakamlara indi. O yıl 1.200 civarında olan terörist sayısı 2019 ile birlikte 875’e, 2020’den sonra ise 500’ün altına geriledi. 2020 yılı sonunda yurtiçindeki terörist sayısı 320 iken, 2021 yılında ise rakam 150’ye indi.
TERÖR ÖRGÜTÜNE KATILIM 51
Terörle mücadele konusunda bugün siyasetçilerin ders çıkarması gereken dönem, 2013-2015 açılım sürecidir. PKK’nın silah bırakması beklenirken, yurtiçinde psikolojik üstünlük kazandı ve siyasi şubesi HDP aracılığıyla özerlik ilan etmesi, hendek ve çukur eylemleri, ayaklanmalar gerçekleştirdi. Maddi-manevi sonuçları çok ağır olan bu sürecin tam ortasında, 2014 yılında PKK’ya katılım 5 bin 558 iken, sürecin bitmesi ve terörle etkili mücadelenin başlamasıyla rakam hızla aşağıya düştü. 2015’te katılım 3 bin 884’i inerken, 2016’da 703’e, 2017’de 161’e geriledi. 2021 yılı sonu rakamı ise 51 oldu. Bu terörle mücadelede etkili mücadelenin en önemli göstergesidir.
TESLİM OLAN, KATILIMIN DÖRT KATI
Gerek operasyonlarda gerekse ikna yoluyla teslim olan PKK’lı terörist sayısı 2016’dan itibaren 2 bini geçti. Terörle mücadele ekipleri ve yetkililer 2016 yılından itibaren çocukları, yakınları terör örgütü PKK’ya katılmış 31 bin 587 aile ile görüşmeler yaptı. İkna çalışmaları sonucunda 2016’da 49, 2017’de 135, 2018’de 165, 2019’da 273, 2020’de 243, 2021’de ise 199 olmak üzere toplam bin 64 terörist teslim oldu. 2021 yılı sonunda örgüte katılım 51’de kalırken, dört katı yani 199 kişi ikna yoluyla teslim oldu.
PKK NE İSE HDP O, HDP NE İSE DBP O...
Bunlar, terörle mücadelenin sonucunda elde edilen en çarpıcı rakamlar. Bunun yanında, 2015’te 2 bin 817 olan terör eylemleri sayısının 150 civarına düşmesi, 2020’de 248, 2021’de 183 önemli terör eyleminin engellenmesi gibi başarılar da, terörün ülke gündeminden düşmesini sağladı.
Ama sahada bu başarıya rağmen, demokrasinin simgesi Türkiye Büyük Millet Meclisi çatısı, “dokunulmazlık” arkasına saklanan HDP’li milletvekillerinin terör faaliyet alanına dönüştü. Düşünün, “Kürdistan” diyen milletvekili sadece üç oturuma katılmama cezası alıyor. HDP’nin Eş Başkanı, Paris’te öldürülen üç PKK’lı teröriste TBMM çatısı altında saygı duyuyor. Kürt katili terörist Öcalan’dan sayın diye bahsediyorlar. PKK kampında teröristlerle fotoğrafları çıkan milletvekilleri bile devletten maaş almaya devam ediyor. Bir yandan da haklarında Anayasa Mahkemesi’nde kapatma davası sürüyor. Ama onlar “demokrasicilik” oynamaya, demokrasiyi kullanmaya devam ediyorlar. Öyle ki, olası bir kapatma kararına karşı yedek partileri Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) hazır bile. Diyarbakır Emniyet Müdürlüğü tarafından, 26 Ocak günü DBP İl Binası’na yapılan baskında, PKK,HDP, DBP ilişkisini gösteren fotoğraflar ortaya çıktı. Evet, HDP hakkında kapatma davası var ama öyle anlaşılıyor ki; oyun DBP üzerinden devam edecek.
Paylaş