Soykırımcı İsrail’in katliamları Kolpacı İran’ın misillemeleri

Lübnan Hizbullahı lideri Hasan Nasrallah’ın İsrail tarafından öldürülmesinden sonra arkasındaki İran’ın ne tepki vereceği merak ediliyordu.

Haberin Devamı

Kısa süre önce yine İsrail gizli servisi Mossad’ın çağrı cihazlarına yerleştirdiği patlayıcılar ile Hizbullah yönetim kadrosuna toplu suikastında büyükelçisi dahil İranlılar da zarar görmüştü.

İran öyle esip gürlüyor, dini lider Hamaney’in savaş yüzüğü takmış fotoğrafları ile intikam ve misilleme naraları atılıyordu ki; herkes 3. dünya savaşı çıkacağını sanıyordu.

İran, sonunda İsrail’e füze saldırısı yaptı. 200’e yakın füze hiçbir önemli zarar vermedi. Bir kişinin öldüğü, bunun da başına füze kapsülü düşen yolda yürüyen bir Filistinli olduğuna dair görüntüler bile yayınlandı. İran, İsrail’in tepki vermesi halinde saldırılarına devam edeceğini açıklayarak, misillemenin sınırlı olacağının işaretini verdi. Böylece İsrail’e yapılan misilleme neredeyse hasarsız atlatıldı. İran’ın saldırı öncesi Rusya’ya ve ABD’ye bilgi verdiği haberleri geldi. “Bu mümkün değil, Rusya’ya tamam da ABD’ye haber vermemiştir” diye düşünenler olabilir.

Haberin Devamı

1.Süleymani için göstermelik misilleme

3 Kasım 2020’de İran Devrim Muhafızları Ordusu’na bağlı Kudüs Gücü Komutanı Kasım Süleymani’nin öldürülmesine kadar ben de böyle düşünüyordum. Süleymani, Irak’ın başkenti Bağdat yakınlarında ABD’nin düzenlediği insansız hava aracı saldırısında öldürülmüş, İran’da intikam naraları atılmıştı. Süleymani’nin öldürülmesine İran’ın vereceği o “şiddetli” tepki merak ediliyordu.

İran, ABD’nin Irak’ta Anbar eyaletindeki Ayn el Esad hava üssüne ve Erbil’de Amerikan askerlerinin bulunduğu noktalara en az 22 füze atmıştı. İran’ın dini lideri Ali Hamaney, bunu “yüzlerine tokadı indirdik” diye yorumlamıştı. Gerçek iki yıl sonra ABD Başkanı Trump’ın sözleriyle ortaya çıktı. İran, ABD’li yetkilileri aramış ve göstermelik olarak füze atışı yapacaklarını söylemiş. 

Trump 2023 yılı kasım ayında bunu şöyle anlattı; “Bizi aradılar ve dediler ki, ‘Dinleyin, başka seçeneğimiz yok. Sizi vurmak zorundayız çünkü kendimize saygımız var’. Bunu anlıyordum. Onları vurmuştuk ve bir şeyler yapmaları gerekiyordu; ‘Sahip olduğumuz belli bir üsse 18 füze atacağız’ dediler. İlginç bir geceydi, benim dışımda herkes gergindi. Çünkü ne olacağını biliyordum. Bize ‘Endişelenmeyin askeri üssünüze 18 füze fırlatacağız ama hiç birisi üssü vurmayacak’ dediler.”

Haberin Devamı

Sözde misilleme Trump’ın dediği gibi gerçekleşmişti; İran’dan fırlatılan 18 füzenin 5’i havada infilak etmiş, diğerleri de üssün çevresine düşmüştü.

2. Şam Büyükelçiliği için göstermelik misilleme

İsrail 1 Nisan 2023 günü Suriye’nin başkenti Şam’daki İran Konsolosluğu binasına düzenlediği saldırıda yedi subayın öldüğünü duyurdu. Devrim Muhafızları, öldürülenler arasında Kudüs Gücü’nün üst düzey komutanlarından Tuğgeneral Muhammed Rıza Zahedi ve yardımcısı Tuğgeneral Muhammed Hadi Hacı Rahimi olduğunu açıkladı. İran’ın dini lideri Ayetullah Hamaney, yine “Onları bu ve benzeri suçları işlediklerine pişman edeceğiz” dedi. İran 13 Nisan’da İsrail’e 300’den fazla SİHA ve füze ile saldırdı. Sadece İsrail’e saldırı yapabilme “zafer” olarak tarif edilse de belirgin bir zarar verilmediği de görüldü.

Haberin Devamı

3. Haniye için misilleme derken pazarlık

İran’ın nasıl bir devlet olduğunu anlamak için uzun süredir desteklediği Hamas lideri Haniye’ye Tahran’da İsrail tarafından gerçekleştirilen suikasta iyi bakmak lazım.

Topraklarında misafir ettiği bir siyasetçiyi koruyamadığı gibi ülke içinden istihbaratla öldürülmüş olması başlı başına bir skandaldır. Ama İran olayın bu yönünü örtmeyi tercih ediyor. İsrail’in suikast için İran içinden ajanları üzerinden yardım aldığı “Haniye’yi öldürülmesi için tuzağa çekti” yorumlarını haklı çıkaracak cinsten. İran Haniye suikastından sonra yine intikam yeminleri etti.

O yeminler, İsrail’in Gazze’deki soykırımdan sonra Lübnan’a saldırılarının gürültüsü arasında unutuldu. Meğer İran, Haniye’nin öldürülmesi sonrası ABD ve Avrupa ülkeleri ile pazarlığa oturmuş.  Yeni Cumhurbaşkanı Pezeşkiyan, Mossad tarafından gerçekleştirilen Haniye suikastına yanıt vermemeleri karşılığında Gazze’de ABD ve Batılı devletlerin ateşkesi sağlayacakları sözünü verdiğini söyledikten sonra, nasıl kandırıldıklarını dünyaya şöyle duyurdu; “Şehit Haniye suikastına İranın yanıt vermemesi karşılığında ateşkes sözü veren ABD ve Avrupa ülkelerinin liderlerinin iddiaları tamamen yalandı. Bu tür suçlulara bir şans vermek, onları daha fazla suç işlemeleri için cesaretlendirmekten başka bir işe yaramayacaktır.”

Haberin Devamı

4. Nasrallah’a karşılık göstermelik misilleme

Hasan Nasrallah’ın yine içeriden alınan istihbarat ile İsrail tarafından öldürülmesi sonrası İran intikam yemini etti. 1 Ekim Salı akşamı İran’dan füze atışları yapıldı. Yüksek etkiye sahip balistik hipersonik füzeler kullanıldığı açıklandı. İranlı yetkililer ilginç bir açıklama yaptı, füze saldırısının Hizbullah lideri Hasan Nasrallah’ın öldürülmesi ve Tahran’da Mossad tarafından öldürülen ama İran’ın suikast sonrası ABD ve Avrupa ülkeleri ile pazarlık konusu yaptıkları Haniye’nin intikamı amacıyla gerçekleştirdiklerini açıkladılar. İçerdiği patlayıcılar nedeniyle büyük bir zarar vermesi beklenen bu saldırı, dünyada dalga konusu oldu. Ne ölü ne yaralı haberi vardı ne de belli başlı İsrail hedeflerine zarar verilmişti. Sadece saldırı yapılması Tahran’da halkın kutlamasına yetti de arttı bile.

Haberin Devamı

HİZBULLAH ARTIKLARI VE İRANCI İŞBİRLİKÇİLER

Tüm
bunlar “Acaba İran-ABD-İsrail arasında kirli bir pazarlık mı var?” sorusunu tartışmaya açarken, İran’ın yıllardır desteklediği ve artık yük olarak gördüğü Hizbullah ve Hamas gibi yapılardan kurtulmaya çalıştığı yorumlarını yapanlar bile var.

Benim ilgimi ise Türkiye’deki Hizbullah artıkları ile Rusya-Çin-İran ortaklığının müttefikleri çekti.

Sadece İran’ın göstermelik misilleme yapmasına değil doğrudan ve kullandığı örgütler aracılığıyla; ABD ve İsrail ile birlikte bölgede en çok Müslüman katleden ülke olmasına sessiz kalan kişi, grup, örgüt ve siyasi partililer bunu eleştirdiğim için bana “İsrail’e yakın olmak” iftirası attılar. 

Buradan kısaca söyleyeyim: Soykırımcı İsrail, suç ortağı ABD ve Avrupa ülkeleri ile Türkiye’de Mossad’dan daha sonra en çok ajanı yakalanan ve PKK terör örgütüne kucak açıp, Şii Hilali peşinde Müslüman bölge insanının kanına giren, ABD ve İsrail’in önünde ise süt dökmüş kediye dönen İran ve onların ajanlarının, onlarla işbirliği yapanların benim gözümde birbirinden farkı yoktur.

Yazarın Tüm Yazıları