Mossad İran Cumhuriyeti

Hamas lideri Haniye suikastı ve Hasan Nasrullah’a yönelik operasyonları ile soykırımcı İsrail’in dış istihbarat örgütü Mossad’ın İran ve Lübnan’daki gücü, etkisi ve hakimiyetinin İsrail’dekinden daha büyük olduğunu söylesek yeridir.

Haberin Devamı

Hamas’ın 7 Ekim saldırısını önlemedeki zafiyetine karşın, İran’da ve İran’ın etki alanı olan Lübnan’da Hizbullah lideri Nasrallah’ın öldürülmesiyle elde ettiği sonuç bu fikri teyit eder nitelikte. İsrail, Mossad aracılığıyla cirit attığı İran’daki istihbarat, casus ve operasyon ağı ile Ruhani lider Hamaney’in bile can güvenliğini tehdit edebiliyor. İsrail’in Mossad üzerinden İran içinde nasıl bir güce ulaştığını anlamak için 8 yıl öncesinden bir örnek aktarayım.

Mossad İran Cumhuriyeti

MOSSAD BAŞKANI’NDAN İTİRAF

İsrail’in Dış İstihbarat Servisi Mossad’ın eski Başkanı Yossi Cohen, 31 Ocak 2018’de 20 İranlı ajanı kullanarak Tahran’daki askeri nükleer arşivini nasıl ele geçirdiklerini şöyle anlatmıştı: “Mossad operasyonun gerçekleştirilme tarihinden iki yıldan fazla bir süre önce nükleer arşivin saklandığına ilişkin bir istihbarat aldı ve arşivin saklı tutulduğu yeri aramaya başladı. Bulunduğunda, iç yapısının öğrenilmesini mümkün kılan haritalar ele geçirildi. Bu nedenle dost ülkelerden birinde belgelerin saklı olduğu binanın aynısı inşa edildi. Burada binaya baskın düzenleme ve kasaların içindekileri sessizce boşaltma pratiği yapıldı. İsrail vatandaşı olmayan 20 seçilmiş ajan işe alındı. Ajanlar operasyon sırasında bize gördükleri ve getirecekleri şeyleri canlı yayında anlatıp Farsça olarak açıklamalarda bulunuyor ve fotoğraflar gönderiyordu. Tam olarak aradığımız şeyin bu dev kasaların içinde olduğunu fark ettik. İran askeri nükleer programını ele geçirdiğimizi anladık.”

Haberin Devamı

NÜKLEER FİZİKÇİYE SUİKAST

İran’ın nükleer programı hakkında her şeyi öğrenen Mossad iki yıl sonra, 2020 yılı Kasım ayında İran’ın en önemli nükleer bilim insanı Muhsin Fahrizade’yi taşıyan araç konvoyuna yapay zekâ yardımıyla uzaktan kontrol edilen bir makinalı tüfekten açılan ateşle öldürdü. Suikasttan sonra İran’ın İstihbarat Bakanı Mahmut Alavi, kendisi de Devrim Muhafızları Teşkilatı mensubu olan Fahrizade suikastının arkasında İran’ın en seçkin askeri birimi olan İslam Devrimi Muhafızları teşkilatı mensubu bir kişinin olduğunu söyledi.

Haberin Devamı

Mossad’ın İran sistemi içinde etkisini en üst düzeyde ifade eden kişi ise eski Cumhurbaşkanı Mahmud Ahmedinejad oldu.

İSRAİL’E ÇALIŞAN İSTİHBARAT BAŞKANI

Ahmedinejad, 2021 yılında, görevi İsrail’in istihbarat operasyonlarına karşı koymak olan en üst düzeydeki devlet görevlisinin Mossad’’a çalışan bir ajan olduğunu söyle anlattı; “İsrail, İran içinde karmaşık operasyonlar düzenliyor. Çok önemli bilgileri kolayca elde edebiliyorlar. İran birimleri bu duruma halen sessiz. İran’ın İsrail’e karşı koyma biriminin sorumlusu İsrail ajanı.”

Mossad, İran’da hem sokakta hem de devlet içinde öylesine büyük bir ajan ağına sahip olmuştu ki; istediği herkese suikast düzenleyebilecek etkiye ulaşmıştı.

Haberin Devamı

DEVLET GÖREVLİLERİ ENDİŞE ETMELİ

Nitekim, eski Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani’nin baş danışmanı ve eski İran İstihbarat Bakanı Ali Yunusi, 2022 yılında verdiği bir mülakatta bunu açık açık söyledi: ”Mossad İran’da devletin farklı birimlerine son 10 yılda öyle bir sızdı ki; artık tüm devlet yetkililerinin canlarından endişe etmesi gerekiyor. Artık iş öyle bir noktaya vardı ki devlet yetkililerini açık açık tehdit eder hale geldiler. İstihbarat Bakanlığı’nda çalışmış biri olarak bu durum içimi acıtıyor.”

HANİYE SUİKASTINDA İRANLI AJAN

Mossad, 31 Temmuz 2024 günü İran Cumhurbaşkanı Reisi’nin şüpheli ölümü sonrası yerine seçilen Mesud Pezeşkiyan’ın göreve başlama törenine katıldıktan Hamas lideri İsmail Haniye’yi İran Devrim Muhafızları’nın güvenlikli misafirhanesinde nokta atışıyla öldürdü. İngiliz Telegraph gazetesine göre Mossad, Hamas lideri Haniye suikastında Devrim Muhafızları bünyesindeki ajanlarını kullandı. Gazze’deki soykırımına devam eden İsrail Lübnan’a yönelince kara operasyonu öncesi Hizbullah’ı hedef aldı. Mossad, İran ve Hizbullah üzerindeki etkisini bireysel ve toplu suikastlarla da gösterdi.

Haberin Devamı

ÇAĞRI CİHAZIYLA TOPLU SUİKAST

Kısa süre önce örgütün, haberleşmede kullandığı çağrı cihazlarını aynı anda patlatarak 3 bin yönetici ve mensubunu devre dışı bırakarak gösterdi. Operasyonun iki ayağı vardı birisi İsrail diğeri İran. Cihazların temininde İran her birini bomba haline getirilmesinde Mossad rol oynadı. Bu toplu suikast yanında Hizbullah yöneticilerini de hedef alan İsrail, 16 Haziran’da Lübnan’ın Nasır birliğinin komutanı Sami Taleb Abdullah’ı, 3 Temmuz’da Aziz birliği komutanı Muhammed Naama Nasır’ı, ardından Hizbullah’ın en üst düzey askeri komutanı Fuad Şükür’ü, 20 Eylül’de Rıdvan birliği komutanı İbrahim Akil’i, 24 Eylül’de Hizbullah’’ın üst düzey komutanlarından İbrahim Muhammed Kabisi, 26 Eylül’de hava birimi komutanı Muhammed Hüseyin Seror son olarak da Hizbullah’ın başındaki isim olan Hasan Nasrallah’ı 27 Eylül günü suikast düzenleyerek öldürdü.

Haberin Devamı

‘İRAN SENİ SATTI’

Oysa birkaç gün önce 24 Eylül’de Lübnan’daki Arap İslam Konseyi Genel Sekreteri Muhammed Ali el-Hüseyni, Al Arabiya’ya yaptığı açıklamayla Nasrallah’ı İran’a karşı şu sözlerle uyarmıştı: “Nasrallah, İran’ın senin hakkında ne dediğini bilseydin, denklem tersine dönerdi. Vasiyetini yaz çünkü Kudüs’e girme hayallerin seni aldattı, ortakların da seni sattı.”

Fransız Le Parisien gazetesine konuşan Lübnanlı bir güvenlik kaynağı, “Nasrallah’ın cuma günü Beyrut’un güneyindeki Dahiye’de bulunan Hizbullah merkez karargahına gelmeyi planladığı” bilgisini İsrail’e İranlı bir ajanın verdiğini söyledi. Gazete haberine göre ajanın “İran sisteminde yerleşik olduğu” iddia edildi.

TÜRKİYE’DE DE DİKKAT ETMEK GEREKİYOR

Lübnan’daki Arap İslam Konseyi Genel Sekreteri Muhammed Ali el-Hüseyni suikast sonrası “İran, nükleer devlet olma karşılığında Nasrallah’ı sattı. Koordinatlar Tahran’dan geldi. Yemin ederim Nasrallah’ın halefi olan herkes öldürülecek. İran herkesin bilgilerini sızdırdı” açıklaması yaptı. İsrail, yıllardır ördüğü ajan ağı ile İran ve uzantılarına yönelik elde ettiği tüm istihbarat üzerinden nokta operasyonlar düzenliyor. İşin içinde, şimdiden ipuçları ortaya çıkan nasıl bir pazarlık olduğu zamanla görülecektir.

Kısaca soykırımcı İsrail ile artık onun oyuncağı olmuş İran’a odaklanmak; her iki ülkenin istihbaratının hedefindeki Türkiye’de de İsrail’e ve İran’a ajanlık yapan tüm kişi ve kurumları dikkatle takip etmek gerekiyor.

Yazarın Tüm Yazıları