Paylaş
Kaçamayan, yakalanan FETÖ mensuplarının konulduğu cezaevleri için “Hazreti Yusuf Medresesi” benzetmesi yapan Gülen, cezaevine giren FETÖ mensuplarını da “Hazreti Yusuf” diye avuttu.
Milli İstihbarat Teşkilatı, 2016 yılı ağustos ayında FETÖ yönetiminin örgüt üyelerine şu dört maddelik talimatı yolladığını tespit etmişti: “Yurtdışına çıkan hizmet ehli olanlar, aileleri ve çocuklarını da yanlarına alsın. Eşleri ve çocukları da en yakın zamanda yurtdışına taşınsın. Yurtdışında ‘Hizmet diasporası’ çatısı altında birleşin, hizmet hareketini bulunduğunuz ülkeden yürütün. Türkiye’deki ailenizi de yanınıza alın, firar ve kaçma kelimelerini kullanmayın, yerine, bunun yerine zulüm ve baskılar nedeniyle ‘hicret ettik’ deyin. Hizmetinizi bulunduğunuz ülkelerde devam ettirin.”
10 YILDA 20 BİNİ KAÇTI
17/25 Aralık 2013’ten başlayarak “örgüt yöneticileri”, 15 Temmuz 2016 darbe girişiminden sonra da “örgüt üyeleri” ağırlıklı olmak üzere 10 yıl içinde 20 bin FETÖ mensubu yurtdışına kaçtı. Haklarında mahkeme ve savcılıklar tarafından arama kararı bulunan firari 28 bin FETÖ mensubundan 20 bine yakını karadan Gürcistan, Suriye ve ağırlıklı olarak Yunanistan üzerinden firar etti. Denizden de Ege’deki Yunan adaları üzerinden örgütün Avrupa’daki merkezlerine kaçtılar. Bu süreçte Yunanistan FETÖ’cülerin geçiş noktası oldu. Öyle ki 15 Temmuz darbe girişimine fiilen katılan ve Türk Silahlı Kuvvetleri’ne ait helikopterle topraklarına iniş yapan darbeci FETÖ mensuplarını bile iade etmedi. Atina’da bunun için ofis de kuran FETÖ mensupları, Yunan polisine yakalandıklarında üzerlerinde “I am Gülenist” yazılı notlar sayesinde giriş izni aldı.
1.236 FETÖ’CÜ SINIRDA YAKALANDI
Türk Silahlı Kuvvetleri 2019’da 138, 2020’de 84, 2021’de 246, 2022’de 547, 2023’te 422, 2024 yılı başından bugüne kadar da 21 FETÖ mensubunu yakalamayı başardı. Darbe girişimi sonrası Yunanistan’a kaçmaya çalışan FETÖ mensuplarından sayıları çok az da olsa; son aylarda Yunanistan üzerinden Türkiye’ye girerken yakalanıyor. Örgüt elebaşının talimatı ile ailesinin canını tehlikeye atan FETÖ’cülerden, sayıları az da olsa bazılarının Türkiye’ye girerken yakalanması herkesi şaşırttı.
Herkes “FETÖ neyi planlıyor?” sorusuna cevap arıyor. İşte tam bu sırada Türkiye’de bazı gelişmeler; Anayasa Mahkemesi’ndeki kararlar, Danıştay’ın FETÖ irtibat ve iltisakı olan hâkim ve savcıları görevlerine iade etmesi, mahkemeler tarafından verilen beraat kararları, FETÖ’den ihraç edilenlerden binlercesinin görevlerine iade edilmesi örgüt üyelerini umutlandırdı.
FETÖ ELEBAŞINDAN MESAJ
FETÖ elebaşı Gülen, tam da bu süreçte yaşadığı nefes darlığı dahil ciddi sağlık sorunlarına rağmen yıllar sonra kamera karşısına geçip “Yeniden Diriliş” başlığıyla konuşma yaptı ve hapisteki FETÖ mensuplarını kastederek “Hazreti Yusuf” adıyla kitap yazarak örgüt tabanına mesaj verdi.
Her kumpas operasyonu olduğu gibi15 Temmuz öncesi darbe girişimini de şifreli mesaj ile veren FETÖ elebaşı Gülen, bir örgüt üyesinin “Zatıaliniz, ‘herkes bulunduğu yerdeki güzellikleri anlatırsa hem ufuk açar hem de herkese ümit olur’ buyurmuştunuz. Öyle bir paylaşım da oluyor efendim herhalde” ifadesi üzerine şunları söyledi; “Ben dediğim falan filan yok. Cenabıhak’ın bir lütfu. O insanlar da onun kadrini bilsin inşallah. Daha iyi değerlendirsinler. Bu umumi çözülmelerden sonra hususiyle devlet-i aliyenin çözülmesinden sonra, hakikaten insanlar inkisar (kırılma) yaşadılar. Bayağı ye’se düştüler. Yeniden böyle bir diriliş çok çok önemli yani hafife almamak lazım. Kendimizden bilmemek lazım. Sevk-i ilahinin tezahüratı. Kendimize vererek nefsi kabartmanın alemi yok. Cenabıhak’ın bir lütfu bu fakirlere, bu acizlere, bu zelillere.”
FETÖ’YÜ DİRİLTEN GELİŞMELER
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın FETÖ mensuplarını KHK ile hızlıca ihraç etme imkânı veren OHAL yetkilerini kullanma süresinin dolmasından sonra, FETÖ mensupları ile ilgili işlemlerin disiplin kurulu kararlarına bağlanması örgütü umutlandırmıştı. Ayrıca KHK ile ihraç edilen bazı isimlerin tartışmalı beraat ve takipsizlik kararları ile görevlerine iade edilmesi yanında Anayasa Mahkemesi ve Danıştay kararları hem yurtiçinde hem de yurtdışındaki FETÖ mensuplarının umutlarını daha da artırdı.
İşte tam bu gelişmeler yaşanırken Danıştay 5. Daire’nin FETÖ iltisak ve irtibatlı isimleri görevlerine iade kararları elebaşı dahil FETÖ’cüler tarafından adeta “yeniden diriliş” olarak yorumlandı. Yargıda farklı siyasi kimlik, tarikat ve cemaat kimliklerine bürünerek varlığını koruyan kripto FETÖ’cülerin yanına göreve iade edilenler, “yargıda FETÖ yapılanmasının” yeniden aktif olacağı beklentisini artırdı.
Sosyal medyada bu durum üzerine yaptıkları paylaşımlarda halen cezaevinde bulunan 15 bin dolayındaki FETÖ’cünün de çıkacağına dair mesajlar yazılmaya başladı.
O yüzden FETÖ elebaşının hapisteki FETÖ’cüleri kastederek “Yusuf Suresi” adında bir kitap yayımlayıp, servis edilen videosunda “yeniden diriliş”ten bahsederken, sözlerini Mehmet Akif Ersoy’un “On dört asır evvel, yine bir böyle geceydi, Kumdan, ayın on dördü, bir ÖKSÜZ çıkıverdi!” mısrası ile bitirmesi bu yorumlara yol açtı.
Ancak her kutsal kavram gibi kardeşleri tarafından kuyuya atılan Hz. Yusuf’u da hain ve alçakça emellerine alet eden FETÖ elebaşı ve mankurtlaşmış üyeleri şunu hâlâ anlamadı; Kendi kazdığı kuyuya düşen FETÖ’cüye “Yusuf” değil HAİN denir.
Paylaş