İmamoğlu’nun üniversitede yatay geçişi hülle mi hile mi?

Daha önce KKTC’deki bir üniversiteden etik olmasa da yasal hakkını kullanarak yani bir anlamda “hülle” ile İstanbul Üniversitesi’ne yatay geçiş yaptığı tartışılmıştı, şimdi “hile” yani hukuksuz biçimde kayıt aldırdığı tartışılıyor.

Gazeteci Kenan Kıran’ın 21 Haziran 2019 tarihli “ÖSYM’den habersiz üniversite kıyağı” başlıklı Sabah gazetesindeki haberinde “CHP’nin İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkan Adayı Ekrem İmamoğlu’nun bitirdiği İstanbul Üniversitesi (İÜ) İşletme Fakültesi İngilizce İşletme Bölümü’ne illegal yolla kayıt yaptırarak girdiği ortaya çıktı. İmamoğlu, söz konusu bölüme Ölçme, Seçme ve Yerleştirme Merkezi (ÖSYM) tarafından yerleştirilmedi. Sınavsız girdiği Girne Amerikan Üniversitesi’nden, sınavla öğrenci kabul eden İÜ’ne yatay geçiş şartlarını sağlamadan yasadışı geçiş yaptı. ÖSYM kayıtlarında da yer almayan yatay geçişle ilgili YÖK’ün de inceleme başlatması bekleniyor.”

YÖK İNCELEMESİ

YÖK bir inceleme başlattı mı başlattıysa sonucu ne olduğunu bilen yok. Ama haberin devamında konunun ayrıntıları şöyle anlatılmıştı; “İddiaya göre; İmamoğlu, 1987’de Kıbrıs Doğu Akdeniz Üniversitesi İnşaat Mühendisliği Bölümü’ne sınavsız kayıt yaptırdı. Yılsonu gelmeden 1985’te kurulan Girne Amerikan Üniversitesi İşletme Bölümü’ne geçti. İki yıl eğitim gördü. Sınavsız girdiği okulu, yatay geçiş yapılabilecek bir üniversite olmamasına rağmen 1990’da İstanbul Üniversitesi İşletme Fakültesi İngilizce İşletme Bölümü’ne yatay geçiş yaptı. Üstelik bu işlemle ilgili ÖSYM’de herhangi bir kayıt yok. İÜ’nün 1990 tarihli ek kontenjanla öğrenci alım şartlarını gösteren ilanı da İmamoğlu’nun söz konusu geçişinin usulsüzlüğünü belgeliyor.”

İNŞATTAN İŞLETMEYE

Haberde İmamoğlu’nnun yatay geçişindeki usulsüzlük diploma notunun düşüklüğüne bağlanırken, “İmamoğlu’nun 59 olan diploma notu notu yatay geçiş şartlarını sağlamadığı halde İÜ’ye geçtiğinin bir kanıtı olarak görünüyor. Eğer İmamoğlu, yatay geçişte istenen yüksek puanı sağlayabilmiş olsaydı, kalan yıllarda sınıfı geçecek kadar puan bile alsaydı, diploma notunun 70’den aşağı olmaması gerekirdi.” İfadesi kullanılmış.

İddialara göre, İmamoğlu 1987 yılında önce Kıbrıs Doğu Akdeniz Üniversitesi İnşaat Mühendisliği’ne kayıt yaptırmış.  Yılsonu gelmeden birinci sınıfta Girne Üniversitesi İşletme Bölümü’ne geçiş yaptırmış. Bunun da usulsüz olduğu belirtiliyor. 

Ardından 1990 yılında Türkiye’de denkliği olmamasına rağmen kanunsuz biçimde Girne Amerikan Üniversitesi’nden İstanbul Üniversitesi İşletme Fakültesi İngilizce İşletme Bölümü’ne yatay geçiş yapmış. YÖK, ancak 1993 yılında Girne Amerikan Üniversitesi’nin denkliğini kabul etmiş. Türkiye’de denkliği olmadığı için bu geçişin hukuksuz olduğu gibi not ortalamasının da buna imkan vermediği halde Üniversite yönetimi tarafından onaylandığı belirtiliyor.

YA TORPİL YA PARA

Konuyu son olarak gündeme getiren Veryansıntv.com’dan Erdem Atay şunları yazıyor;

“İmamoğlu özel bir üniversiteden devlet üniversitesi olan İstanbul Üniversitesi’ne geçiş yapmış. Bu bir kere imkansız bir şey! 

İkincisi, İmamoğlu sınıf birincisi ya da ikincisi de değil. Not ortalamasının 59 olduğu söyleniyor.

Üçüncüsü, İmamoğlu ÖSYM’yi kazanamamış zaten, geçiş yaptığı bölümün puanına erişmesi mümkün değil!

Kısaca, YÖK Girne Amerikan Ünivesitesi’ne denklik vermiş olsa bile İmamoğlu’nun geçiş yapması mevzuata göre yine imkansız!

Ama işin asıl noktası denklik durumu...

İmamoğlu’nun geçiş yaptığı tarihte, yani 1990 yılında Girne Amerikan Üniversitesi’nin denkliği yok!

İmamoğlu 1990 yılında Girne Amerikan Üniversitesi’nden İstanbul Üniversitesi’ne geçiş yapamaz!

Bu ancak iki şekilde olur...

Birincisi siyasi gücün kullanılması...

İkincisi, para gücünün kullanılması...

Ve ikisinde de yapılan iş hukuka aykırıdır.”

HİLE İLE DİPLOMA

İddiaları bir araya getirdiğinizde ortaya çıkan şu görüntü çıkıyor; İmamoğlu yasal bir hakkını kullanıyor görünerek ”hülle” yatay geçiş yapmış, hukuksuz biçimde yani “hile” ile üniversite mezunu olmuş. Tekrar edeyim; diploma sahte değil sadece hile ile elde edilmiş. Eğer bunlar doğruysa şöyle bir sonuç ortaya çıkar; HUKUKSUZ BİR İŞLEMİN SONUCU DA HUKUKSUZ OLUR. İmamoğlu’nun anlayacağı şekilde yazayım; ruhsat ve gerekli belgelerde usulsüzlük varsa yaptığın inşaat yapı şartlarına ne kadar uygun olursa olsun hukuksuz olur. Vaniköy sırtlarına “basit onarım ruhsatı” verdiğinde yüksek standartta villa yapılsa da o inşaat kaçak olur, devlet gelip yıkar. 

BOĞAZDAKİ VİLLALARINI DA GİZLEMİŞTİ

Bu iş, Boğaz sırtlarına yaptığın ve şirketin üzerine kayıtlı olduğu için mal beyanında yer vermediğin 50 milyon dolar değerindeki üç villayı gizlemene benzemez.

Kısacası iddialar doğruysa KKTC’den usulsüz nakille yatay geçiş yapıldıysa aldığın diploma da hukuksuz olur. Gereğini ise İstanbul Üniversitesi Rektörlüğü yapar.

Gazeteciler, sosyal medya konuyu tartışıyor, İBB’nin teyit hesabı diplomayı, İBB Başkanı’nın sağ-sol kolu Murat Ongun Yüksek Lisans diplomasını yayınlıyor, 

Ongun’a bağlı trol ordusu “diploma gerçek” diye konuyu saptırıyor şimdi İstanbul Üniversitesi’nden açıklama bekleniyor. En tarafsız açıklamayı üniversite yönetimi yapacaktır.

Bence Ekrem İmamoğlu’nun yatay geçişi ile ilgili tüm kayıtların tutulduğu İstanbul Üniversitesi Rektörlüğü bir açıklamayla tartışmayı bitirecektir. 

Bu konuda geçmiş yıllarda CİMER’e yapılan şikayet üzerine bir inceleme dosyası da olduğu söyleniyor. Bilemiyorum belki de Ekrem İmamoğlu’nu haksızlık yapılıyor. Yüksek Öğrenim Kurumu ve/veya İstanbul Üniversitesi bari onun üzerindeki şaibeyi kaldırmak için iki satır açıklama yapsa da şu tartışma da bitse. Sadece İmamoğlu değil bu işleme imza atan yetkililer hakkındaki şüpheler de giderilmiş olur.