Paylaş
Elinde 2. Abdülhamid döneminden kalma bir tablo olduğunu ve bunu Türkiye’ye bağışlamak istediğini söyledi. İki Türk diplomat tabloyu almak için Santa Barbara’da Yanıkyan’ın kaldığı otele gitti. Yanıkyan, lobide karşıladığı diplomatları tabloyu göstermek için odasına çağırdı. Odaya girer girmez de yanında getirdiği tabanca ile Baydar ve Demir’i şehit etti.
ASALA’NIN KATLİAMLARI
İki sene sonra, 1975’te Lübnan iç savaşı sırasında Beyrut’ta Agop Agopyan tarafından ASALA terör örgütünün kurulmasıyla Türk diplomatlara karşı saldırılar sistematik hale geldi.
Ermeni terör örgütü ASALA, ilk kez 20 Ocak 1975’te Dünya Kiliseler Konseyi’nin Beyrut bürosuna yaptığı bombalı saldırıyla adını duyurdu. 22 Ekim 1975 günü Türkiye’nin Viyana Büyükelçisi Daniş Tunalıgil’i şehit ederek yıllar içinde 31’i diplomat ve aile üyeleri olmak üzere dünya genelinde 58’i Türk vatandaşı, toplam 77 kişiyi katleden küresel bir terör örgütü haline dönüştü.
ESENBOĞA SALDIRISI
1975 ile 1982 yılı Ağustos ayına kadar 20’den fazla Türk diplomatını şehit eden ASALA, Türkiye’deki ilk saldırısını, 7 Ağustos 1982 günü Esenboğa Havalimanı’nda gerçekleştirdi. Zohrab Sarkisyan ve Levon Ekmekçiyan isimli teröristler yolcu salonundakilerin üzerine ateş açmış, 8 yolcu hayatını kaybederken, 72 kişi de yaralanmıştı. Ölenler arasında üç Türk polis, üç Türk yolcu, bir Türk havaalanı personeli, bir Amerikalı kadın yolcu ve bir Alman mühendis vardı. Terörist Zohrab Sarkisyan çatışma sırasında öldürüldü, sağ yakalanan Levon Ekmekçiyan ise 1983 yılında idam edildi.
Ermeni terörün zirve yaptığı o yıllarda tüm toplum infial halindeydi. Türkiye’nin en büyük sorunlarından birisiydi. Öyle ki yurtdışından şehit diplomatları taşıyan uçak haberleri ülkede yaşayan herkesi derinden etkiliyordu.
ARTİN PENİK: ‘EMPERYALİZMİN OYUNU’
Ermeni terör örgütü ASALA’nın saldırılarına en etkili tepkilerden birisini Türk asıllı bir Ermeni, Artin Penik gösterdi. 10 Ağustos 1982 günü yanında getirdiği benzin dolu bidonu Taksim Meydanı’nda, Atatürk anıtının önünde üzerine döküp bedenin ateşe verdi. Ağır yaralanan Penik, hastaneye kaldırıldıktan dört gün sonra hayatını kaybetti. ASALA terör örgütünün saldırılarına karşı kendisini yaktığını söyleyen ve “Vatanım için her şeyi yaparım” diyen Penik’in ağır yanıklar içindeyken söylediği son sözler şunlardı:
“Bütün dünyaya mesajım: Birleşsinler. Bir gün bunlar öyle bir hortlayacak ki, inanın bütün hükümetler bunlarla zor boşa çıkacak. Ben 22 sene Avrupa’da gezdim, Amerika’ya gittim, bunları biliyorum ben. Onun için artık tahammülüm kalmadı. Bunlara ibret olsun diye bunlar artık vazgeçsin dedim. Bakın samimi söylüyorum size, bu emperyalizmin oyunudur. Kalkınan Türkiye’ye karıştıracaklar. Türkiye’ye harbe sokmak istiyorlar. Gayeleri Ermenileri rahatsız ettirmek, vurdurmak, öldürmek dünya kamuoyu önünde Türkiye’ye kötülemek. Bütün dünya hükümetlerine rica ediyorum: İnanın ki gözümü kırpmadan yine kendimi intihar ederim. Bakın ben kararımı bir saniyede değiştirdim. Kararım Fransız konsolosluğu önünde kendimi yakmaktı, çünkü bunlarla başlandı. Eğer onlar bu terbiyesizlere cezalarını vermiş olsalardı bunlar bu kadar şımarmayacaktı. Bunlar buna göz yumdular ve bu hale getirdiler. Orada intihar ediyordum, düşündüm, zaten bunları tutuyorlar, daha kötü olur dedim, gittim Atatürk’ün huzurunda, çok ama çok sevdiğimi Atatürk’ün huzurunda intihar ettim. Yine de yapabilirim, hiç gözümü kırpmam. Kimseye danışmadım, kendi kendime karar verdim, bu işi yaptım, vatanım uğruna her şeyi yaparım. Bütün dünya birleşsin, bunların kökünü kazısınlar, bütün hükümetler bunlardan zarar görecekler. Yabancı devletler bunlara karşı birleşsin, ufak tefek cezalarla bunların tehditlerine boyun eğmesinler. Sonunda silah onlara çevrilir. Ben vatanım için, milletim için aynı şeyi bin defa, yüz bin defa yaparım. Türk milletine sabırlar diliyorum.”
ASALA’NIN PARİS KATLİAMI
Artin Penik, kısa süre sonra haklı çıkacaktı: Bir yıl sonra, 15 Temmuz 1983 günü ASALA, kendisine en çok göz yuman Avrupa ülkesi Fransa’nın başkenti Paris’te Orly Havaalanı’na yönelik saldırı gerçekleştirdi. Olayda patlatılan bomba ile ikisi Türk, dördü Fransız, biri Amerikalı ve biri İsveçli olmak üzere sekiz kişi öldü, 28’i Türk, 55 kişi de yaralandı. Türk diplomatları katlederken seyreden dünya kamuoyu, Paris saldırısı sonrası ASALA’ya ortak cephe almaya başladı, böylece sonu getirildi.
Bunu hatırlatmamın nedeni, Azerbaycan topraklarını işgal eden Ermenistan’ın sivillere yönelik saldırısı sonrası başlayan savaş nedeniyle Türkiye’de bir kısım insanların, Türkiye’de yaşayan Türk vatandaşı Ermenileri de hedef alan söz ve davranışlarıdır.
PENİK VE DİNK’İ UNUTMAYIN
Artin Penik, Ermeni teröristlerin saldırılarına karşı canını feda ederek tepki gösteren Ermeni asıllı bir Türk vatandaşıydı. Türklere “kardeşim”, Türkiye’ye “vatanım” diyordu. Tıpkı Türk ve Ermeni kardeşliğinin simgesi gazeteci Hrant Dink gibi. O da Karabağ konusunda açıklama yaparken, “Ermenistan işgal ettiği topraklardan çekilmelidir” diyecek kadar hakkaniyetli biriydi.
Nitekim onun barışçı söylemi karanlık odaklar tarafından hedef alındı, 2007 yılında gazetesinin önünde suikasta uğradı. Biz tetikçi ve tetikçileri kullanan kökü Amerika’da olan FETÖ terör örgütünü gördük ama onların arkasındaki odaklar hâlâ karanlıktadır.
Elbette Ermenistan haksızdır, işgalcidir ama buna tepki verirken kardeşimiz olan Ermeni azınlık üyelerini rahatsız etmeyecek tutum takınılmalıdır.
Ermeni Patrikhanesi’nin etrafında Azerbaycan bayraklarıyla tur atılması gibi hedef gösteren tutumlara engel olunması yanında, bu vatanın bir parçası olan
Ermeni kardeşlerimizi tedirgin edecek söylemden dahi kaçınılması gerekmektedir.
Evet, Ermenistan işgalcidir. Evet, haksızdır ama unutmayın, Artin Penik bu vatan için kendini feda etti, unutmayın Hrant Dink, bu ülkede kardeşçe yaşamak için çırpınırken katledildi.
Ne acılarımızı ne de onları unutun ama bizi bölmeyi amaçlayan provokatörlere karşı durun.
Paylaş