Paylaş
Uyanıklara dikkat
HEPİMİZ anımsarız. Gazete, televizyon haberlerine çok yansıdı. “Terör örgütü hesaplarınıza girdi, temizlemek için operasyon yapacağız” gibi, “polis, savcı, asker” imzalı aldatmacalarla çok kişinin canı yandı. Binler, hatta bazen milyonlarca lira dolandırıldı. Muhtemelen aramızdan da çok aranan olmuştur. Polis vatandaşı uyarmaktan bıkmadı. Cep telefonlarına mesaj çekildi, elektrik faturalarına “DİKKAT! Telefonda kendilerini polis, asker, savcı olarak tanıtan ve sizden para, altın isteyen şahıslara inanmayın. 155 Polis İMDAT!” notları konuldu, bazı yerlerde pankart bile asıldı.
SURATLARINA KAPATIN
Hatta yanılmıyorsam, İzmir Emniyet Müdürü Celal Uzunkaya, bir röportajında böyle arayanlara itibar edilmemesini vurgularken, “Dinlemeyin, hatta küfredin, telefonu suratlarına kapatın” demişti. Şimdi yine bu tür bir tehlike belirdi. Nitekim polis yeniden uyarmaya başladı:
“Telefonda kendisini polis, savcı, asker olarak tanıtıp bankaya para yatırmanızı ve bir yere para, altın bırakmanızı isteyenlere inanmayın. asayis.pol.tr”
ZAMAN GEÇİRMEDEN
Bana göre neden mi? Çünkü, 15 Temmuz darbe girişimini fırsat bilenler türedi hemen. Yahu, ne zaman örgütlendiler, insanları ne ara aramaya başladılar? Nasıl bir dolandırıcılık hazırlığıdır, akıl sır ermez. Gazetelerde haber olarak da çıktı. Ama, gündem yoğunluğundan dikkat çekmemiş olabilir. Anadolu Ajansı’na konuşan siber güvenlik uzmanı Alper Başaran şöyle diyor:
KANMAYIN, UYARIN
“Bazı fırsatçılar hassas durumu istismar etmeye çalışıyor. Telefonla ve sosyal medya üzerinden vatandaşlarla temasa geçip ‘Adınız darbe soruşturmasında geçiyor’ diyerek çeşitli taleplerde bulunduklarına şahit olduk.”
Bu fırsatçılara dikkat edelim. Temasa geçildiğinde kanıp muhatap almayalım. En seri şekilde güvenlik güçlerine haber vereceğimizi bildirelim. Ve de güvenlik güçlerine haber verelim. Aksi halde bu fırsatçılar, para ve değerli eşya anlamında çok can yakabilir. (Özellikle yakınlarımızı, çevremizdeki yaşlıları da uyaralım.)
----
Turizmcinin
haklı endişesi
SALI günkü köşemde turizmciden söz ettim. Rusya krizi, IŞİD’in patlamalı saldırıları, PKK ile mücadelenin turizmciyi bunalttığını, yeni pazarlar, çareler bulmaya yönelttiğini bildirdim. Tam Rusya krizinde yumuşamaya gidilip, turizmde umut ışığı yanmışken, 15 Temmuz darbe girişimi geldi. Yabancı turistin etkilendiğini, dış bağlantıların aksadığını bir yana bırakalım. Kamu çalışanların izinlerinin ikinci bir emre kadar durdurulması beklenmedik bir kriz getirdi turizme.
ÇÖZÜM BEKLENİYOR
Tatildeki kamu çalışanı haklı olarak toparlanıp işinin başına döndü. Tatil planı yapanlar, zorunlu olarak vazgeçti. Turizmci de şaşırdı. Bir yandan tatili yarıda kesilen ya da başlamayanların ödediği paralar ne olacak? İade edileceği savunuluyor. Bu da başka bir zorluk tabii ki. Kasaya girmiş, şuraya buraya gitmiş para geri verilecek. Neyse, dilerim kamu çalışanlarının izin konusuna bir an önce açıklık getirilir. Hem çalışanlar tatil, hem de turizmci biraz soluk alma olanağına kavuşur.
----
BİR DUYURU
Kazaklar
için önemli
GEÇEN Pazar günü, arkadaşım Durmuş Odabaşı’nın Habertürk Egeli’deki köşesinde okudum. Bugün Kemalpaşa’daki Kımız Çiftliği’nde önemli bir Kazak etkinliği düzenleniyor: “Kazak kahramanı Zuvka Batur anılıyor.”
Nif Dağı eteklerindeki çiftlikte sabah saatlerinden itibaren Kazak kültüründen örneklenen, yemeğinden müziğine kadar, etkinlikler sunulacak. Anma etkinliğinin geleneksel olması amaçlanıyor. İlgililere duyurulur.
----
DOĞRU SÖZE NE DENİR
Yalancı birisi, bir başkasına inanamaz.
----
Güzel ve ‘Nazlı’
bir çiçeğin anısına
11 yıl önce bugün, bir çiçeğimiz koptu içimizden... Taaa yüreğimizden. Nazlı bir Nilgün’dü. Doyamamıştık. Nasıl doyulurdu ki? İki fidan bırakmıştı ardında. Gizem’li olan Barış’ın emin kollarında. Ve de Merve. O da artık İTÜ mezunu bir tasarım mühendisi. Aldı diplomayı, attı kepi... ‘Nazlı’ çiçek, izledin değil mi? Yalnız da değildi? Rahat ol. Fidanların yeşeriyor, çiçekleşiyor.
(Herkes için erken olan o yolculuğa zamansız çıkan kardeşim Nazlı Nilgün’ün anısına.)
Paylaş