KİK’leyip duruyorlar
Bugün önce Balçova Teleferik Tesisleri’ne değineceğim. Neden mi? Çünkü, orada işler bir karışık ki, sormayın. Büyükşehir Belediyesi 5 yıldır kapalı olan tesislerin yenilenmesi için kolları sıvadı. İki ihale açıldı, ancak teleferik yönetmelikleri değiştiği için, iki kez ertelendi. Sonunda ihale gerçekleşti, ancak bir firmanın itirazı üzerine Kamu İhale Kurumu (KİK) düzeltici işlem kararı aldı. İhale açıldı, gerekli belgeler teslim edilmediği için bu kez Büyükşehir Belediyesi iptal etti.
Bunlar 2012’ye kadar olan gelişme. Şubat 2012’de yine ihale gerçekleşti, 10 milyon 225 bin TL öneren firma kazandı. Ancak, 14 milyon 400 bin TL öneren firma KİK’e itiraz etti. KİK, 9 Nisan’da yanlış hesap gerekçesiyle ihaleyi iptal etti.
Büyükşehir, Haziran 2012’de yine ihale açtı. İptal edilen ilk ihaleyi kazanıp KİK’ten davacı olan firma da süreçte yer aldı. Bu gelişmeler sürerken Ankara 14. İdare Mahkemesi bir önceki ihaleyle ilgili KİK’in iptal kararını durdurdu. KİK, bir üst mahkemeye itiraz edecek. Sonuç alınmazsa son kararı Danıştay verecek. Büyükşehir, bu süreçte yeni ihaleyi devam ettirecek. Üst mahkeme ve Danıştay kararları beklenecek. KİK kararı iptali olursa ilk ihalenin sonucu geçerli olacak. Tüm bu süreci bizim Utku Bolulu’nun haberinden derledim. Yine sorayım, neden mi?
Rakamlar ve sonuçlar
“Kamu alımları alanında düzenleyici ve ihtilaf çözücü olarak görev yapan bağımsız bir idari otorite” olarak nitelenen KİK’e yapılan ihale itirazları İzmir’in birçok işini geciktirdi. Başkan Aziz Kocaoğlu döneminde KİK’e tam tamına 196 başvuru yapılmış. 117 başvuru reddedilmiş. 16 ihale iptal olmuş. 28 ihalede düzeltici işlem yapılmasına karar verilmiş. Bu araştırma yapılırken 35 başvurunun sonucu alınamadı.
Çarpıcı bir örnek daha
Örneğin, “Trafo bakımı ve işletilmesi hizmet alımı ihalesi.” 9 Ocak’ta itiraz edilmiş, KİK 30 Ocak’ta, “Düzeltici işlem” kararı vermiş. 20 Mart’ta yine itiraz, 9 Nisan’da KİK ihaleyi iptal etmiş. Yine ihale açılmış, 25 Haziran’da itiraz edilmiş, 11 Temmuz’da, “ret” kararı verilmiş. Yani yedi aylık bir süreç.
En azından 3-4 hafta
KİK’e 196 başvuru yapıldığını aktardım. Şöyle bir bakıldığında kurum 3-4 haftada karar veriyor. Diyelim, itiraz reddedildi. Ama ne oldu, bir ay gitti. Kurum, itirazı reddettiğinde bile, buna konu olan işte en az 3-4 hafta gecikme demek bu. Farklı kararlardaki süreci yukarıdaki örnekler anlatıyor sanırım.
Bir efsaneye veda
Burhaniye Ören’in ve Gönen Kaplıcaları’nın mimarı, Antalya Saklıkent’in kurucu Hüseyin Öğütçen yaşama veda etti. Onu İzmir’deki valilik günlerinden tanıyorum. İddia ediyorum, o olmasaydı bugün Balçova Kaplıca Tesisleri de olmazdı. Orada daha bir taş bile olmadan heyecanla gider, araştırır, planlar yaptırırdı. Bölgenin jeotermalle ısıtılmasını o zamanlar düşünürdü. Bu heyecanına Gürol Tulunay’la birebir tanıklık ederdik. Ve eseri ortada. Herkes “efsane” diye anılmaz. Böyle anılmak için gerçekten “efsane” olmak gerekir. Aynı, “Efsane Başkan Ahmet Piriştina” gibi. Güle güle, “Efsane Vali Hüseyin Öğütçen”, ışıklar içinde kal.
Rodoplu’nun yeni şapkası
Acil Tıp Derneği, Herkes İçin Sağlık Derneği, Avrupa Acil Tıp Derneği... Bu liste daha da uzar gider. Ve de akla hemen Uzm. Dr. Ülkümen Rodoplu gelir. Kimini kurmuştur, kiminde yönetici, kiminde de başkandır. Ve, CHP İzmir Yönetim Kurulu üyesidir. Dr. Rodoplu’nun yeni bir şapkası daha var, söz onda:
“Dale Carnegie ile ilk kez üniversite yıllarımda ‘Dost Kazanma ve İnsanları Etkileme Sanatı’ adlı kitabıyla tanışmıştım. Yaşamımdaki belki de en önemli dönüm noktalarından biri bu kitabı okumak ve Dale Carnegie prensipleriyle tanışmak olmuştur. Bazı prensiplerini şöylece özetleyebilirim:
- Tenkit etmeyin, ayıplamayın, şikayet etmeyin.
- İyi bir dinleyici olun. Diğer insanlara kendilerinden söz etmeleri için cesaret verin.
- Başkalarının görüşlerine saygı duyun. Asla (yanılıyorsun) demeyin.
- Olayları karşınızdaki kişinin bakış açısından görmeye çalışın.
Günümüzde de Dale Carnegie, 86 ülkede, 2 bin 800’ün üzerinde eğitim danışmanıyla hizmet veren bir eğitim ağı haline gelmiştir. Dale Carnegie Eğitim, İzmir’de de hizmet sunmaya başlamıştır. Bölge sorumluluğunu da ben üstlenmiş bulunmaktayım.”
Rodoplu’nun bunun da üstesinden geleceğinden kuşkum yok, başarılar.
