Paylaş
Tabii ki yorumlar başladı. Kimine göre bardağı taşıran son damla, Bilim Yönetim ve Kültür Platformu’nun Seferihisar’da düzenlediği, “Yaratıcı Yazarlık Çalıştayı” oldu. Bu çalıştaya çağrılış şekli, Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu’nun katılacağından habersiz kalışı, Yüksel’i geri dönülmez yola soktu. Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu’nun topladığı ilçe belediye başkanları Yüksel’in görevine döndürülmesini Kılıçdaroğlu’na önerdi. Ancak genel başkan sessiz kaldı. Bu arada bazı milletvekilleri de yorumlar sıraladı. Kimi, “Yüksel’den iyi il başkanı olamaz”, kimi de “Yüksel, bulunmaz Hint kumaşı değil” dedi. Yani tam anlamıyla birlik, beraberlik örnekleri. Tek tek ayrıntıya girmenin gereği yok.
Kongre anımsanmalı
Ama Aralık ayındaki il kongresinde yaşananları anımsamak gerek. Fırtınalı kongrede Kocaoğlu’nun, kontenjandan gelmiş bazı vekillere çıkışması önemliydi. Bu vekillerin kongre sonrası Kocaoğlu’nu hedef alan demeçleri, genel merkezin görevlendirmeleri, CHP’de zaten durulmak bilmeyen suları daha da dalgalandırmıştı. CHP İzmir’de uyumdan söz etmek zordu.
Partinin çatısı nereden
Ve gelinen nokta. 8 aylık il başkanının ani kararı ve istifası, yönetimin Asuman Ali Güven’i yerine seçmesi... Milletvekillerinin adeta ikiye bölünmesi... Dedim ya, ayrıntıların, yorumların sonu yok. Şöyle bir düşündüm. Öyle ya da böyle, İzmir; CHP’nin kazandığı en büyük belediye. Yani parti için çok önemli olması gerek. Ve de düşünmeyi sürdürdüm. Genel Başkan Kılıçdaroğlu, Genel Sekreter Kamil Okyay Sındır, Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Selin Sayek Böke, Genel Başkan Yardımcısı Zeynep Altıok Akatlı nerenin milletvekili? Genel Başkan Yardımcısı Erdal Aksünger nereden gitti? İzmir... Partinin çatısındaki önemli isimlerin vekil seçildiği İzmir’de olup bitenden kim sorumlu öyleyse?
Öncelikle bir numara
Bana göre öncelikle Kemal Kılıçdaroğlu... Basit düşünelim. İzmir’le daha ilgili olması, genel merkez ve il yönetimiyle milletvekillerinin uyumu için daha çok çaba göstermesi gerekmez miydi? Tabii ki 15 Temmuz ve sonrası ülke için bir numaralı gündemdir ve çok önemlidir. Kılıçdaroğlu’nun da bu dönemdeki tavrı, görevi, üstlendiği misyon çok önemlidir. Ancak CHP İzmir’de bu noktaya bir-iki hafta içinde gelinmemiştir herhalde. “Genel başkan çok yoğun, bir de İzmir’le mi uğraşacak” diyenler çıkacaktır mutlaka. Bu da bir görüştür. Ama genel başkanın yardımcıları, yakın çalışma arkadaşları, yöneticiler vardır. Kılıçdaroğlu’nun vekili olduğu İzmir’e daha yoğunlaşması, belki de tüm il ve ilçe örgütlerine örnek oluşturacak bütünlük sağlaması / sağlatması gerekti bana göre. İzmir ilginç ve çok önemli bir kenttir. Ve CHP lideri unutmamalıdır. Başbakan ve AK Parti Genel Başkanı Binali Yıldırım da İzmir’in milletvekilidir.
Söğüt suya hasret
Hürriyet Ege Yazıişleri Müdürü Nejat Bekmen, geçenlerde Marmaris Söğüt’te kısa bir tatil yaptı. Bekmen mahallede tanık olduğu en önemli sorunu iletti:
“Marmaris’in eski beldesi Bozburun’a bağlı Söğüt Mahallesi, bakir turistik bir yer. Sakinliği tercih edenleri burada denizle buluşuyor. Ancak Muğla, büyükşehir belediyesi olduktan sonra yörenin sıkıntıları artmış. Öncelikli sorun, su. Muğla Büyükşehir Belediyesi Su ve Kanalizasyon İdaresi’nden (MUSKİ) sorunun giderilmesi için yatırım bekleniyor.
Turizm de gelişir
Mahalle halkı, 3 günde bir ancak bir saat verilen suyla yetiniyor. Bölgede oldukça fazla pansiyon olduğunu göz önüne alırsak sorunun turistleri, tatilcileri de ne denli etkilediği ortada. Bir tesis susuz nasıl işletilir, halk susuz ne yapar? Sorun açılacak kuyularla çözülebilir. Su sıkıntısı giderilirse yörenin turizm potansiyeli de artabilir. MUSKİ’den beklenti, gerekli altyapı yatırımlarıyla kuyu açıp Söğüt’ü susuzluktan kurtarması.”
BİR ALINTI
Gazeteci Engin Yavuz’dan:
“Ben sana güvenmiştim” cümlesinin kırılmış tarafını,
hiçbir şeyle onaramazsın...
HALK SÖZÜ
Paylaş