Bayramda postada kaplumbağa hızı

2 Kasım’da postadan bir kaç zarf çıktı. Önce Karabağlar Belediyesi’nden geleni açtım. Başkan Sıtkı Kürüm, 29 Ekim’deki Cumhuriyet Şöleni’ne çağırıyordu. Evet evet, davetiye 2 Kasım’da geldi.  �
Zarfları açmayı sürdürdüm. MÜSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Abdurrahman Çabuk, sağolsun Kurban Bayramı’nı kutlamış, 2 Kasım’da.�

Zarf açmaya devam. Balçova Belediye Başkanı Mehmet Ali Çalkaya da Kurban Bayramı’nı kutluyor. Ayrıca, “1923’te yakılan cumhuriyet ateşi hiç sönmesin”, “Sevdamız cumhuriyet” diyerek 28 ve 29 Ekim’deki etkinliklere çağırıyor. Tarih, tabii ki 2 Kasım.
Ve sevgili Ülkümen Rodoplu... O da, “Yaşasın cumhuriyet, yaşasın Atatürk” diyerek Cumhuriyet Bayramı’nı kutluyor. Evet, 2 Kasım...

Neden mi yazıyorum? Şuna dikkat çekmek için. Bu kutlama kartlarını, davetiyeleri gönderenlerin vurdumduymazlığı sözkonusu değil. Karabağlar’ın zarfı 22 Ekim’de Basmane, MÜSİAD’ınki 22 Ekim’de Konak, Balçova’nınki 23 Ekim’de Balçova ve Rodoplu’nunki 19 Ekim’de Alsancak’ta postaya verilmiş. Sonra ne mi olmuş? Bütün bu zarflar 1 Kasım’da Konak Dağıtım ve Toplama Merkezi’nden işleme konulmuş. Ve gerçekten de hızlı bir şekilde ertesi gün bana ulaşmış.

Ne mi var bunda? Bu zarfları bayram tatili boyunca bekletip 1 Kasım’da dağıtacaksan, bu insanlar postayı neden kullansın? Ya da, “Bayramda biz de tatil yapacağız, dağıtım yok” deyin. İnsanlar gönderilerini iletmek için başka seçeneklere başvursun. Yoksa 19 Ekim’de postaya verilen gönderi adrese 2 Kasım’da ulaşıyorsa, bir şeyler yanlış değil mi? Bu kaplumbağa hızının nedeni, sorumlusu aranmaz mı?

KSK kutlamasında bu ne biçim önlem
Geçenlerde KSK’nin 100’ncü kuruluş yıldönümü görkemli törenlerle kutlandı. Meşaleler yakıldı, karnaval havası esti. Buraya kadar her şey tamam, ben de yürekten kutluyorum. Ancak bir okuyucum aradı, aktarıyorum:
“41 yıldır Karşıyaka’da oturuyorum. O gece ben de heyecanlandım. Ama kutlama var diye iskelede, Bostanlı ve Mavişehir yönüne giden otobüsler durduruldu. yolcular indirildi. ‘Emniyetin kararıyla otobüsler bir süre o tarafa gitmeyecek’ denildi. Onca insan evlerine gecenin o vakti nasıl gitti bilemiyorum. Ama Karşıyaka-Göztepe maçında binlerce polisle önlem alınıyor da, bir kutlamada vatandaşa neden çile çetiriliyor? Alırsın önlemini, kutlama yapılır. Olay çıkmasın diye vatandaşa çile çektirmek yol mudur?”
Etkililere, yetkililere iletiyorum.

ÖNEMLİ DİLEK

VOB gidiyor ya çalışanlar
VADELİ İşlem ve Opsiyon Borsası (VOB) ile ilgili olanlar oldu. VOB, görüldüğü kadarıyla Borsa İstanbul’a gitti, bu saatten sonra yapılacak bir şey yok. Şimdi İzmir, bu süreçten en kazançlı nasıl çıkacak, onun tartışmasını yapmak lazım.
Yönetim Kurulu Başkanı Işınsu Kestelli, VOB’un İzmir’de kalması için elinden geleni yaptı. Ancak Kestelli’nin çok önemli bir derdi daha var. Son olarak İzmir Ticaret Borsası Meclisi’ndeki son konuşmasında şöyle demiş:

Kestelli’nin çağrısı
“Sermaye Piyasası Kanunu Tasarısı TBMM’de görüşülürken, üzerinde önemle durduğumuz bir konu daha var. VOB’da 76 arkadaşımız görev yapıyor. Hepsi birbirinden değerli, deneyimli çalışma arkadaşlarımız. Onların haklarının en iyi şekilde kendilerine teslimiyle birlikte İzmir’de iyi koşullarda çalışmalarına olanak sağlayacak sistemin de oluşturulması konusunda ısrarlı talebimiz var. Bu bizler için müzakere sürecinin en kilit konularından biri ve bu konuda gerekli düzenlemelerin yapılacağını umuyorum. Bu süreçte İzmirli milletvekillerimizden ve bakanlarımızdan desteklerini esirgememesini diliyorum.”
VOB’u Işınsu Kestelli kaptanlığında, uluslararası bir borsa haline getirmeyi başaran bu ekibin gelecek kaygılarını gidermek ve onlara iyi koşullarda iş olanağı sağlamak şart bence de... Bu çağrıya mutlaka kulak verilmeli.