1936’DA NOKTAYI KOYDU
“İnsana ruhunu etkileyen müziğin ve görsel sanatların Türk toplumunun yüksek kalkınmasında baş önemde olduğunu bilen dahi Atatürk, evrensel müziğin ilk ipuçlarını 1928 yılında İzmir’de, daha sonra da 1933 yılında ünlü ‘Onuncu Yıl Nutku’nda verdi. ‘Çağdaş klasik müziğinin kurumsallaşması ile ilgili bir ulusun değişikliği, önce müzikteki değişikliği algılayabilmesidir’ demiştir. Kasım 1936’da meclisin açılışında, ‘Güzel sanatların her şubesi için Kamutay’ın göstereceği alaka ve emek, milletin insani, medeni hayatı ve çalışkanlık veriminin artması için çok tesirlidir’ diyerek noktayı koymuştur.
ATAM SEN DESTAN OLDUN
Biz sanatçılar olarak sahnede çalışıyorsak, dans edebiliyorsak, konuşuyorsak, söylüyorsak ve insanlarımıza, ‘Bu güzellikler de varmış’ dedirtiyorsak, bunun sebebi insanlarına nasıl yaşam umudu verdiysen Atam, sen bizlere de güneş oldun, nice yıllara kadar uzanan bir destan oldun.”
Oğuz Özlem, Bodrum’daki antik tiyatronun yanlış kullanımından ve Bale Festivali’nin hak ettiği yerde olmamasından da yakınıyor gibi:
BİR GECEDE 468 BİN LİRA
Ayvalık Belediye Başkan Mesut Ergin de, hizmet araçlarının aylık akaryakıt giderinin, ÖTV zammıyla 15 Temmuz gecesi 468 bin lira arttığını belirterek, “Aylık akaryakıt giderimizin dörtte biri ÖTV’ye gidiyor. Yerel hizmetlerde kullanılan akaryakıttan ÖTV acilen kaldırılmalıdır” dedi.
TBMM’DE ÖZEL GÜNDEM
İzmir Büyükşehir ve özellikle toplu ulaşım hizmeti veren tüm belediyelerde, ÖTV artışı sonrası ücretlere zammın kaçınılmaz olduğu savunuluyor. ÖTV zammının iptali için Danıştay’a başvuruldu. CHP Milletvekili Murat Bakan belediye hizmetlerindeki akaryakıttan ÖTV alınmaması için yasa önerisi verdi. TBMM de ÖTV ve KDV zamlarını görüşmek üzere bugün olağanüstü toplanacak. Muhalefet, yerel yönetimlerin kullandığı akaryakıttan vergi alınmamasını isteyecek.
40 YILLIK EMEĞİN 290 ÜRÜNÜ
Müzede Orhan çiftinin 40 yılda topladığı, çoğu Alman ve Fransız yapımı 290 porselen bebek sergileniyor. 19’ncu yüzyıl sonu ile 20’nci yüzyıl başı arasında çok gözde olan porselen bebekler bu özelliklerini günümüze kadar sürdürmüş, önemli koleksiyon ürünü olmuş. Bu bebekler özellikle porselenden yapılmış pürüzsüz ciltleri, camdan renkli gözleri, gerçekçi saçları, dönemin modasına uygun ve çeşitli ülkelerin yerel giysileriyle dikkat çekiyor.
DİKKAT: Kuşadası Tarihi Kervansaray’daki Porselen Bebek Müzesi, her gün saat 08.30 – 18.00 saatleri arasında gezilebilir.
------------------------------------------------------------------------------------------------------
Daha çok bilgi
ŞEFFAF OLMASI GEREKİR
Konuyla ilgili daha çok tepki açıklamaları gelirken, Ege İhracatçı Birlikleri Koordinatör Başkanı Jak Eskinazi, “Alsancak Limanı’nın verimli bir şekilde hizmet vermesi için satışın olması gerektiğine inanıyoruz. Satışın kamuoyunun beklentisini karşılayacak şekilde şeffaf olması gerekir” demiş. Alsancak Limanı’na yatırım gerektiğini, devletin buna gücü olmadığını, özelleştirmenin doğru bir seçenek olduğunu vurgulamış Eskinazi, şöyle demiş; “Türkiye’nin gözbebeği konumundaki Alsancak Limanı mevcut yapıda her geçen gün kan kaybediyor. Bu kan kaybı özelleştirme ile son bulacaktır.”
İZMİR HALKINA EMANETTİR
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer de Alsancak Limanı’nın İzmir halkına ve İzmir’in kurumlarına emanet olduğunu savunmuş, girişime karşı çıkmış:
“Kamuoyunu tatmin eden bir gerekçe açıklanmadan satışının yapılacağının duyurulması asla kabul edilemez. Limanın, şehrimizin asırlık odalarının, sivil toplum kuruluşlarının ve elbette belediyemizin görüşü alınmadan satışa çıkarılması da asla kabul edilemez. Liman, İzmir’in kalbidir. Onu korumak belediyemizin, tüm İzmirlilerin ve elbette hükümetin de görevidir.”
İŞLETMECİLERİ TEDİRGİN ETTİ
“Turizm sezonu ülkemizde yoğun taleple başladı. Turizm işletmeleri her yıl acenteler ve kuruluşlarla rezervasyon protokollerini bir önceki sezonda yaptı. Enflasyonun 2022 ve 2023 yıllarında büyük artış göstermesi turizmcinin gıda maliyetlerini ve personel giderlerini yüzde 100-300 arttırmıştır. Bu maliyetler turizm işletmelerini ciddi anlamda tedirgin etmiştir.
MALİYETLER KARI GÖTÜRÜYOR
Şu anda acentelere otellerin önceden verdiği oda fiyatlarıyla güncel maliyetleri hemen hemen kâr marjlarını yok etmiş gözüküyor. Bir otelde asgari ücretli hizmet personeli bir kişinin maaş + sigorta + vergiler + yeme içme + konaklama + kıyafet masrafı 21 bin 500 lira maliyetindedir. Gıda, enerji, su ve diğer maliyetleri eklediğinizde bu yıl turizmci enflasyona yenik düşecek gözüküyor.
ORTAK KARAR ALINMIYOR
Yıllardır Avrupa’nın en kaliteli tesislerine sahip olmamıza rağmen turizmin en önemli sorunu, otellerimizin gerçek satış değerlerine ulaşamaması. Bunun nedeni turizmcinin kendi içinde rekabete girmesi ve devletimizle birlikte turizm kuruluşlarının ortak karar alamamasıdır. Gelişmiş ülkelerde yaşanan krizlerde yatırımcılar devletin himayesinde riskler yapılandırılarak yeniden üretime ve ekonomiye kazandırılmaktadır. Böylece yatırımcısını ayakta tutmuş olmaktadır.
VERGİLER DE ZORA SOKUYOR
HORTUMLA YIKAMAK YASAK
* Konut ve işyeri önlerinin ve içlerinin hortumla yıkanması, halı ve kilim yıkanması, şehir şebeke suyu ile hortumla araba yıkanması yasak.
* Yüksek su tüketimi olan sanayi tesislerinde suyun tasarruflu kullanılabilmesi için mevcut kullanımları göz önüne alınarak kısıtlamaya gidilecek.
60 YILIN EN KURAK DÖNEMİ
“Geçtiğimiz ekim ile nisan ayları süreci, dünyada ve Batı Anadolu’da, son 60 yılın en kurak dönemlerinden biri olarak tarihe geçti. İzmir’in ana su kaynağı olan Tahtalı Barajı’nın aktif doluluk oranı kasım ayında yüzde 39’lara düşmüş ve sonrasında günümüze kadar hep bu oranlarda kalmıştır. Halbuki 4 Temmuz 2021’de bu oran yüzde 65 ve Temmuz 2022’de yüzde 55 civarında idi
TAHTALI BİR YIL YETER
Geçmiş yıllara kıyasla günümüzde oldukça düşük doluluğuna karşın, İzmir hala daha ciddi sayılabilecek bir su rezervine sahiptir. Örneğin bugün itibarıyla 111 milyon metreküp aktif su hacmine sahip olan Tahtalı Barajı’ndan günde ortalama 300 bin metreküp su çekilse dahi neredeyse bir yıllık su mevcuttur. Özetle şimdilik İzmir’de kullanma suyu sorunu yoktur. Ama su kullanımı sorunu çok büyüktür.
BARAJLAR DİKKATE ALINMALI
Çünkü, her nedense son aylarda Tahtalı Barajı’ndan su çekimi 140 bin metreküplere kadar düşürülerek yeraltından daha çok su çekilmeye başlanmıştır. Bu, kesinlikle gelecekte çok büyük sorunlara neden olacaktır. Yani şu an konuşulması gereken gerçek sorun, barajlarda su olmasına karşın yeraltından aşırı su kullanılmasıdır.
YERALTINA AŞIRI YÜKLENME VAR
10 BİN YILLIK GEÇMİŞİ VAR
“Anadolu coğrafyasındaki en eski zanaatlardan birisi tabaklık, ya da diğer adlarıyla debbağlık, sepicilik, göncülüktür. Yani hayvandan bir biçimde yüzülmüş deriyi işleme zanaatıdır. Zanaatın geçmişi 10 bin yıl öncesine gider ve Çatalhöyük Kaya Resimleri, bize o yıllarda yüzülmüş derinin işlendiğinin örneklerini gösterir.
BELGELENME TÖRENİ
Anadolu’da deri işleyen zanaatkarlar, döneminde Ahilik adı verilen bir meslek örgütlenmesini de gerçekleştirmişlerdir. Ahilik örgütlenmesi meslekle ilgili kurallar getirdiği gibi bir takım törenleri de söz konusudur. Zanaatta çıraklıktan kalfalığa, ardından ustalığa geçişte, kişinin artık işinde usta olduğunun belgelenmesidir peştamal kuşatma töreni.
DÜNYADAKİ İLK KADINLAR
Bergama ile ilgili değerli kitaplar yazmış olan Osman Bayatlı, ilçede en son 1910 yılında peştamal töreni düzenlendiğini yazar. ‘Anadolu’nun Son Karatabağı’ unvanlı, İzmir Büyükşehir Belediyesi ile cumhurbaşkanlığından ayrı ayrı ‘Yaşayan İnsan Hazinesi’ ödüllerini almış olan İsmail Araç, daha önce yine çıraklıktan yetiştirdiği Bergamalı Demet Sağlam Tokbay ve Nesrin Ermiş’e, ardından Meltem Demirel’e , peştamal kuşatma törenlerinde ustalık belgelerini geleneğe uygun vermişti. 22 Haziran’da yine İsmail Araç, bir diğer Bergamalı Harika Geldi’ye aynı gelenek çerçevesinde ustalık peştemalını kuşattı. Şunu hemen vurgulayayım; dünyada ilk kadın karatabaklar bizden çıkmış oluyor. Çünkü zanaat ağır olduğu için bin yıllar boyu erkek işi olarak bilinir.
KOL VE BEDEN GÜCÜYLE