Paylaş
KISITLAMA KARARI
Ve bakıldı ki, virüs belası tırmanıyor. En önemli önlem hazırdı: 65 yaş üstünün 10.00-16.00 saatleri arasında dışarı çıkmasına izin var. Dışarıda 6 saat kalmaları yeterdi. Bazı iller daha tedbirliydi, çıkma saatini 11.00 olarak belirledi. Eeee tabii ya, 5 saat havalanmak elbette yeterdi de artardı bile...
AKLA GELEN SORULAR
Bu salgın belasını yayan 65 yaş ve üstü müdür? 10.00-16.00 saatleri arasında virüs onlara ilişmiyor mu? Virüs, bu yaş grubuna saat 16.00’dan ertesi gün 10.00’a kadar mı bela oluyor? 65 yaşı doldurmayanlar ay ve gün farkıyla mı tehlikeden kurtuluyor? Bu yaş grubu, izin verilen 5-6 saatte dışarı çıkınca yığılma olmaz mı? Diğer yaştakilerle daha fazla temas gerçekleşmez mi?
VALİ DE ÇOK ENDİŞELİ
Bölgemizde bu yaş grubuna kısıtlama geldi. İzmir, Denizli, Balıkesir, Çanakkale, Uşak, Aydın... Haaa, salgın açısından durum iç açıcı değil. Özellikle İzmir’de deprem sonrası hasta sayısı arttı. Çünkü can derdine düşenler, kısa süreli de olsa, önlemleri es geçti. Vali Yavuz Selim Köşger, son günlerde doğal olarak depreme yoğunlaştıklarını vurgulayıp, “Tüm dünyanın değişmeyen gündemi korona, İzmir’de de tırmanışta. Depremin olduğu günkü rakamlara kıyasen bugün iki katından fazla artış gerçekleşmiş durumda” diyordu.
ÇADIR KENTE MEKTUP
İzmir İl Sağlık Müdürü Mehmet Burak Öztop da çadır sakinlerini mektupla uyardı: “Yaşadığımız deprem felaketinin ardından pek çoğumuz evlerinden çıkmak zorunda kalarak çadır kentlerde yaşamaya başladı. Dünyada ve ülkemizde büyük mücadele verilen koronavirüs, ne yazık ki halen aramızda. Şimdi daha zor şartlarda virüsle mücadele etmek durumundayız. Yaşadığınız sıkıntılara yeni sağlık sorunlarınızın da eklenmemesi ve yaralarınızın çabucak sarılabilmesi için hep birlikte gerekli önlemleri almaya özen gösterelim.”
O SAATLERDE RİSK YOK MU
Evet salgın tırmanışta... Açık havada sigara yasağı gibi önlemler de getirildi. (Maskeler çıkarılacağı için yerinde bir önlem. Ama nerede, nasıl uygulanacak, göreceğiz.) Toplum sağlığı için önlemler alınması doğal elbette. Ben yine 65 yaş ve üstüne getirilen kısıtlamaların nedenini anlayamıyorum. “Amaç büyüklerimizi korumak” gibi gerekçeler var ama yetmez. Yineliyorum:
“10.00-16.00 saatleri arasında risk yok, diğer saatlerde risk çok...” Öyle midir? Herkese virüs belasından uzak sağlıklı, güzel günler... Tüm önlemlerin umulan sonuçları vermesini diliyorum. Gerekirse elbette yeni kısıtlamalar, engellemeler gelecektir. Gerek kalmamasını da diliyorum.
-----
‘BİR DEPREMİN ARDINDAN’ DEVAM
İzmir söz konusu olunca
teselli veren örnekler
115 can yitirdiğimiz, İzmir’i ve ülkeyi yasa boğan deprem sonrası yaşananlardan teselli payı da çıkarmak istiyorum. Depremle ilgili paylaşımlarda, “Bu işler siyasi malzeme, çekişme konusu yapılmasın” dedim. Ve birkaç güzel örnek:
GEÇMİŞ OLSUN ZİYARETİ
Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer’i ziyaret ederek, kentte yaşanan deprem nedeniyle geçmiş olsun dileklerini iletti. Kurum, çalışmalara katılan herkesin canla başla, gece gündüz çalıştığını söyleyerek, “Valimiz başta olmak üzere, siz kıymetli İzmir Büyükşehir Belediye Başkanımıza, bakan yardımcılarımıza teşekkür ediyorum” dedi.
BAKAN KOORDİNASYONU
Soyer de Kurum’a teşekkür etti: “Ayrıca şükranlarımı sunuyorum. Bu büyük afetin belki de en önemli anahtarı sonrasında yaşanan sorunlarla ilgili koordinasyondu. Kentin tüm dinamiklerinin seferber edilerek ve hepsinin büyük bir ahenkle, uyum içerisinde katılmalarını sağlayarak bunu vatandaşlarımızın en az zararla, en az üzüntüyle atlatmalarını sağlayacak bir koordinasyon ortaya koydunuz” dedi.
UZUN VADELİ ÇALIŞMA OLSUN
İzmir Depremi Ortak Akıl Buluşması’nda Başkan Soyer’den alıntılar: “Bakanlarımız, valimiz ve ilgili kurumlarımızla eşgüdüm halinde çalışmalarımızı sürdürdük. Bu eşgüdümün kısa bir dönem için değil, uzun vadeye yayılan sürdürülebilir bir çalışma olmasını önemle vurgulamak istiyorum.”
ORTAK AKIL VE DAYANIŞMA
İzmir depremi, el ele vererek, siyaset ve fikir ayrılıklarını bırakıp ortak akıl ve dayanışma kültürümüzü güçlendirerek tüm sorunların üstesinden gelebileceğimizi hatırlattı...
Umarım felaketler olmadan da, İzmir sözkonusu olduğunda böylesine hoşgörü, görev paylaşımı, iyi niyet, işbirliği sürer.
Paylaş