Hemşerim memleket nire?

Liseyi okumak için Muğla Dalaman'dan İstanbul'a Vefa Lisesi'ne gelmiştim.

Aile ve memleket özlemi o kadar çoktu ki...

Her tenefüste okulun giriş salonundaki kabartma Türkiye haritasının başına gider sol alt köşeye gözlerime diker, Dalaman yazan yere bakardım dakikalarca.

Hayallere dalardım.

Eğer memleketinizden başka bir yerde yaşıyorsanız, siz ne yapıyorsunuz, bir düşünün.

Türkiye haritası görünce gözünüz ilk nereye bakıyor?

"Bize her yer Trabzon", "Alllah'ın adamıyık, Adanalıyık" diyor musunuz?

Yoksa Yiğido musunuz?

Alanyalılar, “Antalyalıyım” der mi?

“İzmirlinin” aklına kumru ve boyoz gelmiyor mu?

“Kayserili” olmakla övünmeyen mi var?

Rüyalarınızda memleketinizin dağlarında, bayırlarında mı dolaşıyorsunuz?

Sanırım çoğumuz 'Evet' yanıtını vermiştir.

“Bir başkadır benim memleketim" şarkısı ise milli marş gibidir.

Şimdi bu memleket sevdalılarından birini anlatayım..

Antalya'nın Akseki ilçesinde doğan yönetmen Serdar Bardakçı, memleketi Akseki'ye vefasını göstermek amacıyla tarihi Sarıhacılar Mahallesi'nde "Kuyu" isimli korku filmi çekiyormuş.

Ailesiyle küçük yaşlarda Akseki'nin Süleymaniye Mahallesi'nden İstanbul'a göç ettiklerini söyleyen Bardakçı, "Bu film ile doğduğum topraklara olan vefa borcumu ödemiş oldum. Ortaya güzel bir film çıkacağına inanıyorum" demiş.

Akseki, kurduğu film şirketine bile, Akseki'nin eski ismi olan "Marla" ismini koymuş.

Benim doğum yerim Dalaman'ın eski ismi de Karaçalı'ydı.

Nüfus cüzdanımda da öyle yazıyor.

Ancak, 1 temmuz 1968 tarihinde Bakanlar Kurulu kararı ile değiştirildi.

Nerelisin diye sorana "Dalamanlıyım" diyorum ama, kayıtlar öğle değil.

Devletin zorla Güneydoğu ve Doğu Anadolu’da köy ve mezra isimlerini değiştirdiğini de bilen biriyim.

Ama benim için bir başka açıdan ‘Memleket’ sorununu yazdığım için mutluyum.

Nüfus cüzdanıma doğum yeri olarak Dalaman yazdırmak istiyorum.

Hafta sonu tatili için

özel Dalaman turu

Mart ayı başında gelen, içinde Dalaman geçen haberi tabii ki öncelikli okudum.

Aklıma çocukluk günlerim geldi.

Aynı güne denk gelen gezi için babamla Fethiye'ye mi gitsem, ağabeyimle Marmaris'e mi gitsem diye düşündüğüm, tercih yapmakta zorlandığım günü düşündüm.

Muğla Valiliği, iç turizmi canlandırmak için 'Dalaman Weekend Projesi'ni, Dalaman Havalimanı öncülüğünde Anadolu Jet ve Pegasus işbirliğinde başlatmış.

Dalaman Havalimanı Genel Müdürü Hamdi Güvenç şu bilgiyi veriyor:

"Kişi otelini, ayrı uçağını ayrı transferini ayrı düşünüp çaba sarf etmesin diye bunların hepsini tek kalemde sunduk.

www.dalamanweekend.com<http://www.dalamanweekend.com/> adresinden kolayca istediğiniz paketi satın alabiliyorsunuz.

Otel, transfer ve uçağın bir arada olduğu Dalyan, Marmaris, Fethiye, Akyaka tatil merkezlerinde 3 gün 2 gecelik bir paket oluşturduk.

Gidiş ve dönüş uçak biletleri de dahil.

Otel yıldızlarına göre değişen 299, 399 ve 499 liralık paketler var. Pakete kahvaltı dahil."

Güvenç, Dalaman'a gelen doğaseverlere hitap edecek Likya ve Karia Yolları doğa gezileri, bisiklet, yamaç paraşütü, kano, at biniciliği, olta balıkçılığı gibi daha birçok aktiviteyi yapabileceğini belirterek, tarihi mekanların da görülebileceğini söylemiş.

Proje yurt dışında büyük ilgi çekmiş.

Güvenç, "Yurt dışındaki seyahat acenteleri ile de bunu yapmayı düşünüyoruz. Bir yabancı turist Cuma akşamları 2-3 saatte İstanbul'a oradan da 1 saate Dalaman'a ulaşabilecek. Dönüşte de pazartesi sabahı işinde olabilecek. Birçok ülkeden şimdiden iş birliği teklifi aldık" diyor.

Darısı başıma...

Memleket özlemimi gidermek için ilk fırsatta Dalaman'a gideceğim...

Memleketime sizleri de bekliyorum.

Güzellikleri siz de görün, paylaşın.

Yozgat Sorgun'daki

"Çiğdem Gezdirme Şenliği"ne buyurun

Çiğdem ilkbahar ya da sonbaharda açan bir çiçek. Safran da çiğdemin bir türü.

Yozgat'ın Sorgun ilçesine bağlı Aşağıcumalıfakılı köyünde toplanan çiğdemleri ağaç dallarına dizen çocuklar tekerlemeler söyleyerek köydeki evleri dolaşıyormuş.

Çocuklar, toplu halde "Çiğdem çiğdem çiçecik, emmim oğlu köçecik, yağ verenin oğlu olsun, bulgur verenin kızı olsun" tekerlemesini söyleyerek yağ ve bulgur toplarmış.

Toplanan yağ ve bulgurun çiğdem çiçekleriyle pişirilmesiyle hazırlanan "çiğdem pilavı", vatandaşlara ikram edilmiş.

Bu yıl ikincisi düzenlenen, renkli görüntülere sahne olan Çiğdem Şenliği'ne katılan Sorgun Kaymakamı Ali Arslantaş, şenliğin geleneklerin sürdürülmesi açısından önemli olduğuna söylemiş.

Kaymakam Bey, bu geleneğin Yozgat'ta "çiğdem pilavı", Anadolu'nun diğer bazı yörelerinde ise "çömçeli gelin" adı altında yaşatıldığını anlatmış ve eklemiş:

"Birlik ve beraberliğin sağlanması açısından bu tür güzel geleneklerin sürdürülmesi önemlidir."

Sorgun Belediye Başkanı Ahmet Şimşek de güzel bir geleneği yaşattıkları için köy halkına teşekkür ederken şöyle demiş:

"Cemre düşmesiyle toprak uyanmaya ve ardından çiğdemler ortaya çıkmaya başlıyor. Baharın müjdecisi olan böyle güzel günlerde bir arada olmak bizleri mutlu ediyor."

Köy muhtarı Yakup Yılmaz, asıl teşekkür size...

Unutulmaya yüz tutan bu geleneği canlandıran sizin isteğiniz ve gayretiniz olduğu kesin.

İyi ki varsınız.

Seneye köylülerinize önceden haber verin.

Onlar da gelmek isteyeceklerdir.

Herkesin, her zaman iyi haber alması, güzelliklerde buluşması dileğiyle…