Hastanelerdeki hasta yemeklerini artık robotlar taşıyacak

AA muhabiri Murat Yolcu’nun haberine göre proje yürütücüsü Ferdi Alakuş, yaptığı açıklamada, geçen yıl elektrik ve elektronik mühendisliği bölümünden mezun olduğunu ve öğrenciliği döneminde arkadaşlarıyla birlikte çeşitli alanlarda robot teknolojisine uygun olarak bir çok ürün geliştirdiklerini söylemiş.

Mezun olduktan sonra, daha endüstriyel robotlar yapmaya karar verdiklerini aktaran Alakuş, bu amaçla 5 mühendis arkadaşı ile SDÜ Göller Bölgesi Teknokent'inde bir firma kurmuşlar.

Genç mühendisler daha önce yaptıklarını elektrikli araçlar ile robot sistemlerini birleştirerek, telefondan yönlendirilebilen, hastanelerde çeşitli hizmetlerde kullanılabilecek robotik bir araç tasarlamışlar.

Bakanlık projeye 100 bin liralık "tekno girişim" desteği vermiş. Aracın AR-GE ve prototip çalışmaları bitmiş. Alakuş şöyle diyor:

“Aracımız ilk testlerden başarılı şekilde geçti. Hastanelerde ameliyathane ile sterilizasyon odası arasında, ecza deposu ile ecza odaları arasında, hastalara yemek dağıtılması gibi işlerde kullanılabilecek.

Araç, çizgi izleyen robot şeklinde tasarlandı. Hastane koridorlarına ve asansörlere yerleştirilen çizgileri takip edecek. Yazılan kodlarla verilen talimatları yerine getirecek.”

Araçtaki sensörler dışındaki tüm malzemeler yerliymiş. Sanayideki tornacı gibi esnaf da yapımına katkıda bulunmuş.

Alakuş, “TÜBİTAK'tan alınacak destekle seri üretime geçmeyi planlıyoruz” diyor.

* * *

Gençlerin çıktıkları yolda sonuca ulaşmasını diliyorum.

Bu konuda bilgi ve ilgisi olanlar onlara destek olsun.

Eskişehir sanayisi için büyük

güneş ve rüzgar enerjisi yatırımı

Geçen hafta ziyaret için gittiğim Almanya’da dikkatimi çeken şey elektrik üretimi yapan rüzgâr gülleri ve çatılardaki güneş panellerinin çokluğuydu.

Almanya gibi güneşi az bir ülkede polis karakolu çatısı dahil bir çok yerde yaygın bir şekilde güneş paneli görmek şaşırttı.

“Keşke bizde de böyle olsa” dedim.

* * *

Bu arada, bunun Türkiye’de yaygınlaşması için çalışan Greenpeace’e selam göndermek boynumun borcu.

Çünkü Türkiye’de 1 milyon çatıya güneş paneli kurularak elektrik üretimi yapılması için başlattığı kampanyaya dikkat çekmek için Greenpeace’in efsane gemisi Rainbow Warrior geçen hafta İstanbul Boğazı’na geldi.

Umarım, bu kampanya etkili olur.

* * *

Gelelim Eskişehir haberine…

AA muhabiri Emrah Yaşar’ın haberi de bu haftanın iyi haberlerinden biriydi.

Eskişehir Sanayi Odası (ESO), yatırımcılar için en büyük maliyet olan enerjiyi ucuzlatmak ve olası enerji açığını azaltmak için bir süredir gündemindeki yatırım planları için çalışma başlatmış.

ESO tarafından kurulan Eskişehir Endüstriyel Enerji AŞ, 50 milyon Euro’luk yatırımla 50 megavat gücünde Rüzgâr Enerji Santrali (RES) kurmak için değerlendirme onayı, Eskişehir Organize Sanayi Bölgesi (OSB) sınırlan içinde 1 megavat gücünde güneş enerjisinden elektrik üretimine yönelik Güneş Enerji Santral (GES) projesi için de yine onay bekliyormuş.

Oda Başkanı Savaş Özaydemir, hazırladıkları RES'in ölçüm ve projelerinin hazır olduğunu, sanayi odası ile 4-5 yatırımcının onay beklediğini, en büyük isteklerinin kendilerine fırsat verilmesi olduğunu söylemiş.

Eskişehir sınırlarında 50 megavat RES yatırımı yapmak üzere Elektrik Piyasası Denetleme Kurumu'na (EPDK) ön lisans başvurusu yapıldığını anlatan Özaydemir şöyle diyor:

“Başvurumuz diğer başvurular ile inceleme aşamasında. Aynı bölgeye ve sahalara yapılan çoklu başvuruların Türkiye Elektrik İletim AŞ'nin (TEİAŞ) Sistem Bağlantı Tahsisi İçin Yarışma Yönetmeliği’ne göre değerlendirilmesi bekleniyor.

TEİAŞ bir yarışma takvimi açıklayıp, sistem kapasite tahsisi için birim megavat kurulu güç başına fiyat teklifi usulüyle yarışma düzenleyecek.

Bu yarışmaya katılan ve en yüksek fiyatı verenler ilgili bölgeye tahsis edilen kapasiteye ulaşıncaya kadar TEİAŞ tarafından sıralanacak ve en yüksek fiyattan başlanarak kapasite tahsisi yapılacak.

Başvuru yaptığımız saha Eskişehir, Bilecik, Kütahya bölgesinde olup, toplam tahsis edilen yarışma kapasitesi 50 megavat, yapılan ön lisans başvurusu yaklaşık 900 megavattır."

Bir diğer enerji yatırımı OSB sınırları içinde 1 megavatlık GES’tir. Bunun için de başvuru yapıldı. Proje TEDAŞ'a teslim edildi, o da onay sürecinde.

Daha sonra OSB ile sistem bağlantı ve kullanım anlaşması, yatırım teşvik başvurusu ve malzeme tedarik süreci başlayacak. Malzeme temini ve montajı ile devreye alınması planlanıyor."

* * *

Ne kadar bürokrasi var değil mi?

Okudukça işlemlerin ne kadar zor ve uzun sürdüğünü görüyorsunuz.

* * *

Keşke bu işleri yapacak birileri çıkınca önleri açılsa.

* * *

Buna rağmen Eskişehir’lilerin bu işi başaracaklarına inanıyorum.

Yolları açık, rüzgâr ve güneşleri bol olsun.

15 kilogram nardan bir

kilogram nar ekşisi çıkıyor

Nar ekşisi diye aldığınız şişenin üzerindeki yazılana dikkat edin. ‘Nar ekşisi sosu’ olmasın.

Yani çakması…

Çünkü 15 kilogram nardan bir kilogram nar ekşisi elde edilebiliyor ve kilosunu üretici 20-30 liradan satıyormuş.

Onun için pazarda veya markette gerçek nar ekşisini daha ucuza bulmanız mümkün değil.

* * *

Gelelim yapılışına…

Osmaniye’den AA muhabiri Menderes Özat’ın haberine göre, bugünlerde toplanan narlar önce bıçakla ikiye bölünüyormuş.

Leğenlere konulan narlar, sopa yardımıyla dövülerek taneleri kabuğundan ayrılıyormuş.

Çuvala doldurulan nar taneleri ezilerek suyu çıkarılıyormuş.

Elde edilen nar suyu süzüldükten sonra bakır kazanlarda koyulaşıncaya kadar kaynatılıyormuş.

Nar ekşisi daha sonra soğutularak şişelere konuluyormuş.

Zahmetli bir uğraşın ardından elde edilen nar ekşisi, çorba ve salata başta olmak üzere yemeklere ayrı bir tat vermesi için mutfaklarda yerini alıyormuş.

Kadirli Ziraat Odası Başkanı Hanifi İspir, önceki yıllarda devlet desteğiyle yörede ekim alanı genişleyen narın ekşisine talebin fazla olduğunu söylüyor.

15 kilogram nardan bir kilogram nar ekşisi elde edildiğini anlatan İspir, "Ev kadınları imece usulüyle nar ekşisi yaparak kışa hazırlanıyorlar. Bu arada kilosunu 20 ile 30 lira arasında satarak aile bütçelerine katkı da sağlıyorlar" diyor.

Ekşisi çıkartılan narların kabukları kurutularak yakacak veya dünyaca ünlü Karatepe kilimlerinin ipine renk vermek için de kullanılıyormuş.

* * *

Bir bilgi daha.

Bu yıl narın verimi fazla olmasına rağmen hava şartlarına bağlı olarak suyu azmış.

* * *

Herkesin, her zaman iyi haberler alması dileğiyle…