Paylaş
Dış turizmde ise tesislerimizin yabancı acentelerle yaptığı işbirlikleri nedeniyle beklenen ve istenen rakamlara ulaşılacak gibi görülüyor. Milas-Bodrum Havaalanı’nın Dış Hatları Almanya’nın, İngiltere’nin, Fransa’nın ve hatta İtalya’nın charter uçaklarıyla biri iniyor, biri uçuyor. Bu hareketlilik çok ama çok özlediğimiz bir hareketlilik. Çünkü Orta Doğu, Körfez ülkelerinden, Rusya’dan uçakları inerdi ama bu yıl özellikle Avrupa’dan geliyor olması turizmimizin kalitesinin yükselmesi açısından da son derece mühim. Demem o ki turizmimizin dinamosu Bodrum’da genel hava gayet güzel. Malum konu Bodrum olunca tek bir bölgeyi ya da yöreyi ele almak doğru olmaz. Gümüşlük’ü ayrı, Gündoğan’ı ayrı, Yalıkavak’ı ayrı değerlendirmek gerek. Her birinin seveni ve müşterisi ayrı ne de olsa. Bitez’inden Ortakenti’ne Bodrum genelinde istenen ve beklenen turist görülmekte. Kimi yerde yerli, kimi yerde yabancı ağırlıklı… Benim favori mekanımsa yeşiliyle, mavisiyle doğanın en güzel şekilde kendisini sergilediği Yalıçiftlik. Çünkü yerleşim hayli az. Böyle olunca da deniz deniz gibi, yeşili yeşil gibi kalabilmiş. Bu yarımadada öyle tesisleşme ya da imara açılma hikayeleri dinliyoruz ki, en azından burayı koruyup kollayandan Allah razı olsun. Zaten yabancı turistler de ağırlıklı olarak Yalıçiftlik’i tercih etmekte.
FRANSIZ VE RUSLARDAN SONRA İTALYANLAR DA BURADA
Bu talebin artmasında, tabii memleketimizdeki güven ortamının devamlılığı, sunulan hizmetlerin kalitesi ve leziz dünya mutfaklarından örneklerin olması da çok ama çok etkili. Ve pek tabii ki doğayla uyumlu tesislerin varlığı. Son dönemde Bodrum gibi gözde merkezlerimizde boy gösteren doğayla uyumsuz kimi çarpık yapılaşma ile oluşturulmuş otel anlayışı Yalıçiftlik’in bu tarafına hiç ama hiç uğramıyor. Bu duyarlılığı gösteren tesis yönetimlerinin mutlak suretle teşvik edilmesi şart. Yıllardır Fransız turistin varlığına orijinal yapısıyla sizi Fransız Rivierası’ndaymış gibi hissettiren kayalıkların ve çam ağaçların arasına konumlanmış Club Med Palmiye’den aşinayız. Bir de üstüne üstlük güney kıyıları meşhur mu meşhur üç bir yanı Akdeniz’le çevrili İtalya’nın tatil severlerinin bu yıl Türkiye’yi defterlerine yazmaları gayet olumlu bir gelişme. Zira bol deniz tatili seçeneği olan bir ülke. İşte o İtalyanlar’ın önemli bir bölümü Yalıçiftlik’e tatile geliyor.
TARIM-TURİZM BULUŞMASI ŞART
Bir düşünsenize, Ege’de olduğunuzu hissettiren zeytinleri, mis kokulu incir ve keçiboynuzu ağaçlarının, onlarca farklı türde bitkinin bir arada olduğu şahane bir yerdesiniz. Kırmızılar, pembeler, fuşyalar, turuncu ve beyazlarla aklınızı başından alan begonvillerle, onlara eşlik eden renkli mi renkli Japon gülleri… Yaseminler ve melisalar… Ve pek tabii ki dalgaların muhteşemliği… Ha bu arada böylesine devasa, yeşille uyumlu yapılaşmanın yer aldığı tatil mekanlarında örneğine Antalya’da rastladığım “bostan alanı” fikri şahane olacaktır. Agriculture ya da Agri-tarım uygulaması diyebileceğim ve örneklerine Yunanistan’da, İtalya’da, Fransa’da rastlayabileceğimiz bu tür turizm hareketinde tarımla turizm buluşmasını izliyoruz. Nane, biber, domates gibi özellikle çocukların fazlaca seveceği, sebze-meyveleri tanısın, onlara dokunabilsin, toprağı öğrensin beslenmeyi bilsin diye oluşturulan bu alanlarda tatil sadece tatil olmaktan çıkıyor, öğretici şahane bir meşgaleyle beraber müthiş bir keyfe de dönüşüyor. Tesislerimizde artık böylesi duyarlılıklara yer açmamız ülkece turizmimizi birkaç basamak yukarı taşıyacaktır.
Paylaş