Hakem klasmanları açıklandı. Tarihe geçecek benzersiz işlere imza atmaya devam ediyoruz.
1- Üç FIFA hakemini aynı sezonda yok eden tek ülkeyiz: Ali Palabıyık’a bıraktırıldı, Yaşar Kemal Uğurlu ve Erkan Özdamar A klasmana düşürüldü. TFF’lerin yıllardır hakemlik mesleğini yönetme çarpıklığının çok somut göstergesidir. FIFA mertebesine çıkarırken, hakemleri değerlendirirken veya kulüp rüzgarlarıyla karar alırken yapılan hatalar silsilesi. A’ya düşürülen diğer isimler Sarper Barış Saka, Yiğit Arslan ve Yasin Kol.
AVRUPA'DA VAR, TÜRKİYE'DE YOK
2- Mete Kalkavan’ın önce FıFA VAR kokartı elinden alındı, ardından hakemliği bitirildi. Akademi’de VAR Sorumlusu görevine getirilmesini ‘isteği üzerine’ diye belirten TFF’nin cümlesini revize edeyim: Avrupa’da VAR görevi aldığı halde VAR kadrosuna dahi alınmadı.
3- Sezon başında VAR kadrosuna alınarak, çok sevdikleri hakemliğe devam edeceklerini mutlulukla açıklayıp TFF’ye minnet ve şükranlarını ileten iki hakeme 4 ay tahammül edilmedi, evlerine yollandı: Hüseyin Göçek ve Suat Arslanboğa. 30 yıla varan kariyerlerine TFF sitesinden bir teşekkür çok görülmemeli.
BARAJI AŞAN HAKEM SAYISI ÇOK AZ
4- Avrupa liglerinde en üst seviyeye her sezon genelde bir ya da en fazla 2 hakem terfi eder. Bizde doldur-boşalt taktiğiyle 7 yeni hakem terfi ettirebilmek için MHK Talimatı değiştirilmiş, TFF 1.Lig’de maç yönetme sayısı 20’ye düşürülmüştü. Çünkü yeni alınan 7 isimden barajı aşan hakem sayısı çok azdı. Bu nedenle tecrübe kıstasını takdirlerinize sunuyorum.
FIFA KOKARTLI OLSAN BİLE KÜME DÜŞÜRÜLEBİLİRSİN
Zorbay Küçük, Kadir Sağlam ve Bahattin Şimşek, FIFA kokartı takan yeni hakemlerimiz. Ali Palabıyık, Yaşar Kemal Uğurlu ve Erkan Özdamar listeden çıkarılan isimler. Halil Umut Meler, “Elit kategori”de yerini korurken, 33 ülkeden hakemin yer aldığı 1. Kategori’de ne yazık ki bizden kimse yok.
Diğer 6 hakemimiz 2. Kategori’de. Sadece 3 sene önce, takvimler Aralık 2020’nin ilk haftasını gösterirken üç hakemimizle Şampiyonlar Ligi’nde boy gösteriyorduk. Cüneyt Çakır Lazio-Brugge, Ali Palabıyık Lokomotiv Moskova-Salzburg, Halil Umut Meler de Manchester City-Marsilya maçında düdük çalmıştı.
Avrupa sahnesinde bugün gelinen nokta üzüntü verici... Halil Umut Meler... Saldırının ardından kariyerine devam edip etmeyeceğini ailesine danışacağı... Avrupa Şampiyonası’na katılıp katılamayacağı... Atilla Karaoğlan... U17 Dünya Kupası ve U17 Avrupa Şampiyonası’nı gayet başarılı geçirmesine rağmen 1. kategori’ye yükselememesi... 2.kategori’deki Abdulkadir Bitigen’in ve Arda Kardeşler’in ışık vermemesi...
YÖNETİCİBECERİKSİZLİĞİ, HAKEMLERİN GAYRETSİZLİĞİ
Türkiye’deki hakemliği yönetenlerin yaman çelişkisine çarpıcı örnek:
- Yaş 35... Cüneyt Çakır ile Halil Umut Meler “FIFA Elit” kategoriye yükselmişti
- Yaş 40... 2020’de Nihat Özdemir/Servet Yardımcı TFF’si tarafından, İngilizcesi yetersiz olduğu halde Yaşar Kemal Uğurlu’ya FIFA kokartı takılmıştı.
Konferans Ligi elemelerinde 3; U21 Avrupa Şampiyonası elemelerinde 2; Gençlik Ligi’nde 1 maçla 3 yıllık muazzam(!) FIFA kariyerini noktaladı Uğurlu.
Halil Umut Meler, Abdulkadir Bitigen, Atilla Karaoğlan, Arda Kardeşler, Zorbay Küçük, Kadir Sağlam, Bahattin Şimşek yeni yılda FIFA kokartı takıp dünya futbol sahnesinde maç yönetecek hakemlerimiz olacak. Geçen yıldan Ali Palabıyık, Yaşar Kemal Uğurlu ve Erkan Özdamar ise listeden çıkarıldı. Listede en dikkat çeken isim iki yıl sonra dönüş yapan Zorbay Küçük...
FIFA’daki 7 hakem kontenjanımızda 2024 itibarıyla değişimler yaşandı. Ali Palabıyık, Yaşar Kemal Uğurlu ve Erkan Özdamar listeden çıkarılırken yerlerine Zorbay Küçük, Kadir Sağlam, Bahattin Şimşek dahil oldu. Özellikle bu sezon üst düzey müsabakalarda görev alarak dikkat çeken Zorbay Küçük, FIFA listesine girme yolunda ikinci kez şans yakalayan hakem oldu. 2022 Ocak ayında, henüz 30 yaşındayken FIFA kokartını takmıştı. Ancak 2022 Mayıs ayında Nyon’da yapılan testlerde başarısız olunca sezon sonunda listeden çıkarılmıştı.
HAKEMLİĞİ VE FİZİK PERFORMANSI BÜYÜK GELİŞİM GÖSTERDİ
İKİ senelik süreçte gerek hakemliğinde gerek fiziksel performansında olumlu yönde değişimler olması Küçük’ün 2024 FIFA listesi kapısını aralamasına fırsat sağladı.
1992 Adana doğumlu Zorbay Küçük’ün yaş olarak listedeki hakemlerimiz içlerinde en genç isim konumunda olması önemli. Ümit edelim ki İngilizce seviyesini daha da ilerletir.
Cüneyt Çakır ve Halil Umut Meler’in 35 yaşında FIFA Elit kategoriye yükseldiği düşünüldüğünde, başarılı bir performans göstermesi durumunda Şampiyonlar Ligi’nde maç yönetme şansı hayli fazla.
FIFA ELİT KATEGORİDE YER ALAN TEK İSİM HALİL UMUT MELER
FİFA 1. Kategori’de yer alan Ali Palabıyık’ın listeden çıkarılmasıyla, 33 ülkeden hakemin yer aldığı FIFA 1.kategoride ne yazık ki hakemimiz kalmadı. Geçtiğimiz haftalarda maç sonrası fiziki saldırıya uğrayan ve hakemliğe devam edip etmeme konusunda kararsız olduğunu dile getiren Halil Umut Meler elit kategoride yer alırken, diğer 6 hakemimiz 2. Kategori olarak konumlandı. FIFA VAR kadrosunda ise 6 hakemimiz yer alıyor: Alper Ulusoy, Serkan Tokat, Hakan Ceylan, Koray Gençerler, Mustafa İlker Coşkun ve Erkan Engin.
“Hillsborough faciası benzeri bir olay yaşanması mı bekleniyor!” diyerek olası durumda neşteri vuracak bir Margaret Thatcher bizden çıkar mı diyerek şüphelerimi belirtmiştim. Ve o hazin gün geldi, çattı. Ne mutlu ki Halil Umut Meler ölmedi. Tarihe önemli notlar düşüldü:
SÜS DERNEĞiNDEN iSTiFA ETTiLER
1- Türkiye’de hakemler ilk kez birlik olup elle tutulur bir tepki gösterdi. Tekrar ediyorum, ilk kez hep birlikte ve fire vermeden! Türkiye’nin dört bir yanından Ankara’ya koştular. Bildiri yayınladılar, sonucunun maddi manevi ne zarar getireceğini düşünmeden yüreklerini ortaya koyup mazeret girdiler, maçları oynatmadılar. Süs hakem derneğinden de istifa ettiler.
2- İlk kez devlet erkanı elle tutulur bir tepki gösterdi. Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, olay sonrasında sadece tepkisini dile getirmekle kalmayıp, hemen soruşturma başlatıldığının altını çizdi. PFDK’nın komik cezalarına emanet edilmedi, Türk Ceza Kanunu kapsamında incelenmesi sağlandı.
3- Ankara 3. Asliye Ceza Mahkemesi’nde 9 Ocak’ta yapılacak duruşmaya kadar 3 sanığın tutukluğunun devamına karar verildi.
BU SAHALARDA NELER YAŞANMADI Ki...
· Unutulmasın ki bu ülkede:
· Gece 03.30’a kadar hakem triosu statta mahsur kaldı. Sayın Cumhurbaşkanı’nın telefonuyla olay çözüldü.
iFAB CEO’su Lukas Brud, yeni cezayla ilgili olarak, “Oyuncular, hakeme uygunsuz bir söz söylediklerinde ‘sarı kart alır mıyım’ diye çok endişelenmeyebilirler, ancak 90 dakikalık bir maçın 10 dakikalık bölümünde dışarıda kalacaklarını düşünürlerse yaklaşımları büyük fark yaratabilir. Ayrıca, sadece kaptan hakemle diyaloğa geçerse, takım arkadaşlarına olanları anlatabilir. Bu çözüm, rugbyde ve basketbolda olumlu sonuç verdi” dedi.
Avrupa’nın 5 büyük ligi ile Süper Lig arasında temel fark, sadece saha içindeki oyun kalitesi değil. Tribün doluluk oranları, tezahürat ve tribün kültürü gibi kriterlerle birlikte saha içi ve yedek kulübelerinin etik seviyesi... Bu anlamda açık ara son sıradayız. Çünkü 5 büyük ligde sadece hakeme değil, futbola saygı mevcut. Bu saygının dışında otoriteye karşı korku da var. Yaptığı hareketin yanına kalmayacağını net cezalarla biliyor. “Tedbirsiz sevk edildi” veya disiplin kurulunda “... hareketi nedeniyle ceza tayinine yer olmadığına” cümlesine pek rastlamazsınız.
Hakemi basit bir taç kararından kritik penaltı tartışmasına kadar 90 dakikanın her anında etkilemek, “azarlamak”, baskı altında bırakmak için her yolu deneyen oyuncu topluluğu bizde yeterince mevcut.
iŞTE ETiK KARNEMiZ:
· Doğru/yanlış fark etmeksizin kritik kararlarda vakit kaybetmeden itiraza koşanlar,
· Bir karara tepki için yedek kulübesinden sahaya depar atanlar,
· Her pozisyonda hakeme bir çift laf etmeyi marifet sayanlar,
· Ne kadar çok bağırırsak hakemi o kadar etkileriz diye düşünenler,
Ali Koç, Divan Kurulu’nda MHK Başkanı Ahmet İbanoğlu hakkındaki konuşmaları; Trabzonspor Başkanı Ertuğrul Doğan da F.Bahçe maçı çıkışı hakemler hakkındaki söylemleri nedeniyle dün PFDK tarafından 45’er gün hak mahrumiyeti cezasına çarptırıldı.
Koç, MHK Başkanı'na "karakteri zayıf", "omurgasız"; Doğan da hakemlere "sahtekar", "ahlaksız", "terbiyesiz" şeklinde ithamlarda bulunmuştu.
HASSAS OLDUĞU BİLİNİYORDU
PFDK sevkleri dışında MHK Başkanı’nın ve hakemlerin adli yollara başvurup başvurmayacağı merak ediliyordu. Önceki ve bugünkü MHK dönemi itibarıyla görüşmelerimden Ahmet İbanoğlu’nun bu konulara hassas olduğunu tahmin ediyordum ki dün Ali Koç’u hakaret gerekçesiyle mahkemeye verdiği haberi düştü.
BİR İLK GERÇEKLEŞİYOR
Yanılmıyorsam sadece Zekeriya Alp’in, Karagümrük Başkanı Süleyman Hurma ile bir maçtan sonra yaşananlar nedeniyle mahkeme süreci olmuştu. Bunca yıldır herhangi bir MHK Başkanı’nın 3 büyüklerden bir kulüp başkanını mahkemeye verdiğini hatırlamıyorum. Bir ilk gerçekleşiyor. Futbol iklimi aşikar bir ülkede, şampiyonluk yarışındaki 3 büyük takımdan biriyle ülkenin hakem kurulu başkanının mahkemelik olması nasıl yorumlanacak?
BUNDAN SONRA NELER YAŞANACAK?
1- MHK Başkanı, Profesyonel Müsabaka İcra Kurulu (PMİK)’nun 3 üyesinden biri. PMİK normalde yapay zeka yokken Süper Lig maçlarını atayan 3’lüydü. Şu anki durum bu işleyişe ciddi bir etkisi olmayacak gibi gözükse de Fenerbahçe maçlarına yapılan atamalar daha fazla sorgulanacak. Yapay zeka/manuel atama kavgası büyüyecek.
Premier Lig’de 6 Kasım Pazartesi akşamı oynanan Tottenham-Chelsea maçı VAR incelemesi olarak bir rekora imza attı.
Hatta ilk 45 dakikaya sığanlar unutulacak gibi değil. İşte rekorun satırbaşları:
· 14. dakika: Ofsayt gerekçesiyle Tottenham’dan Son’un golünün iptali.
· 18. dakika: Udogie nin potansiyel kırmızı kart incelemesi.
· 21. dakika: Sterling in golünün elle oynama gerekçesiyle iptali.
· 21. dakika: Tottenham’dan Romero’nun potansiyel kırmızı kart incelemesi.
· 28. dakika: Ofsayt gerekçesiyle Moises Caicedo’nun golünün iptali.
· 28. dakika: Gol iptalinden önce Romero’nun faul/kart incelemesi.
Bazı kulüpler yaşananların ardından VAR’ın kaldırılmasını, teknolojinin gol çizgisi ve ofsayt gibi ölçülebilir pozisyonlarda kullanılmasının yeterli olacağı yönünde görüş bildirmişler. Diğer kararlar için eski günlerdeki gibi sahadaki hakeme saygı gösterilsin denilmiş. Hatta atak başlangıç fazı kapsamında, neredeyse birkaç dakika öncesinde ihlal taraması yapılan pozisyonlara geri dönüşün gereksizliğini dile getirmişler. VAR’ın hayatımıza girmesine karar verildiğinde başkanlar, yöneticiler, teknik direktörler neler diyordu hatırlıyor musunuz?
Artık hakem hatası olmayacak.
Nihayet adalet geliyor.
Sadece futbol konuşacağız.
Hakemin arkasına kimse sığınamayacak!
SENARYO VE ENTRİKA BİTMİYOR
Takdir edersiniz ki ne bizde ne de Avrupa’da VAR’dan memnuniyet beklendiği seviyede değil. Hakeme tepkide biz ezelden beri kronik hasta bir ülkeyiz, peki ya Avrupalı? Hakeme genelde gülüp geçen, tartışmaya çok az vakit ayıran, otoritenin yaptırım korkusuyla eleştirisi seviyeli sınırlarda kalan ülkelerde alışılmadık tepki söz konusu. Premier Lig’de VAR nedeniyle özür üstüne özürler; LaLiga, Serie A ve Bundesliga'da skandal kararlar...
İŞİMİZE GELİRSE IFAB ÇITASI, GELMEZSE 'TURKISH VAR'