Paylaş
Derken bir konuşma duyuldu. Bir kişi, “Vaziyete bakılırsa etli pilav verecekler sanırım. Masaların altlarına sıcak tutan kapları yerleştirdiler” deyince gayri ihtiyari olarak ben de baktım keyifle bakılan istikamete! Bir firma açık büfe standı kuruyordu hemen yanı başımıza... Ayranlar ve ekmekler masa üstünde! Derken duaların okunması bitince ‘mezarlık açık büfe standı’ cıvıl cıvıl oldu.NASIL AKLA GELİYOR?Gerçekten de masa altından sıcak etli pilavlar çıkıyordu! Cemaat keyifli, sohbetler neşeli, etti pilav yanında ekmek ve ayran yiyin gari. Ya, arkadaş 55 yaşıma geldim şu iki şeyi bir türlü anlayamadım gitti... Bir; canını, canından daha çok sevdiğini, eşini, dostunu, sevdiğini söylediği arkadaşını ve komşusunu kaybeden kişi nasıl oluyor da böylesi tarifi mümkün olmayan bir acıya rağmen bu tür organizasyonu aklına getirebiliyor?ETRAFA DA SAÇTILARİki; kişi sevdiğini iddia ettiği kişiyi toprağa gömer gömmez daha dakikası dolmadan nasıl bir iştah zuhur ediyor ki tarifsiz üzüntüye rağmen o an ve hem de az önce toprağın altına koyduğu cenazenin yanında yiyip içebiliyor? Biri bana bunu anlatsın ne olur? Ayrıca iştah açıcı manzara karşısında yediklerinden arta kalan; tabak, poşet, ayran kutusu, poşet ve kâğıt gibi çöplerini mezarlığa saçanları da candan tebrik etmek istiyorum lütfen. Yarasın!
BİLMEM BU İŞE NE DEMELİ
ADININ açıklanmamasını rica eden bir kamu çalışanı, özetimle şöyle diyor: “Nilüfer sakiniyim. Fotoğrafımı kayda aldığım yer de İzmir Caddesi üzeri olup Ataevler Metro İstasyonu yanıdır. Gördüğünüz gibi kaldırım otopark gibi kullanılıyor. Hem böyle olmasa bile kaldırımın zemini yapılış aşamasında mühendislik hesabına dahil edilmediğinden üç dakikalık yağmur çiselemesi sonrasında bile üzerinde havuzlar oluşuyor. Bu esnada burada da ‘Görme engelli vatandaşlarımıza özel olarak yalandan yere serilmiş olan özel taşlar’ döşeli. Bilmem bu işe ne demeli?”Ağzına, yüreğine sağlık kıymetli okurumuz. Ancak bir şey deme. Çünkü desen de bir şey olmaz. Olmayacağına da kefilim.
KARŞISINDA VARKOMŞUSUNDA YOK
OKURLARIMIZDAN olan Dörtçelik Çocuk Hastanesi hemşirelerinden E.D. “Hastanemizin önünde bulunan belediye otobüs durağına kapalı kabin yapılması zorunluluğu var. Çünkü burada bekleyen yolcuların çoğu bebekli ve çocuklu anneler oluyor. Üstelik burası kabin montajı için uygun genişliğe ve rahatlığa sahip. Ayrıca aynı durağın karşısındaki durakta kapalı kabin var. Komşusunda neden yok? Bu talebimizi çok kez BURULAŞ’a yaptık. Dikkate alınmadık” diyor.BURULAŞ’ın dikkatine...
BİRAZ SABIRPOLİS KARDEŞİM
BURSA Emniyet Müdürlüğü, Çekirge Polis Merkezi’nde vazifeli olan bir polis kardeşim, özetimle şöyle diyor: “Muhammet Bey. Büyükşehir Belediyesi Osmangazi ilçesinde bulunan polis merkezimizin önündeki yeşil alana bırakılan binlercesi kilitli parke taşının akıbeti ne olacak? Bir yıl geçti ve o taşlar orada duruyor. Taşların ezerek yok ettiği yeşil alana mı şaşayım, yoksa milli servetimizin böylesine yok edilmesine mi yanayım?”BİR YIL GEÇTİ AMA...Sevgili polis kardeşim. Gereksiz düşünce insanı çok yıpratır. Bence şaşılacak ve yanılacak bir durum yok ortada! Diyorsun ki; “Bir yıl geçti ve o taşlar orada duruyor.” Ben de, Şeyh Edebali’nin, “Sabretmesini bil, vaktinden önce çiçek açmaz” sözüyle yanıt vermek isterim size. Mesela, 6 ay içinde 27 metreye ulaşan bambuyu düşün. Yani 9 katlı bir bina boyu bu. Özetle diyorum ki, biraz sabır lütfen. Daha bir sene olmuş. Bu taşlar da birden büyüyüp gökdelen oldukları vakit bu ihbarından utanacaksın bence! He, yeşil alanın yok edilmesine gelince de... Onu da dert etme. Ekerler, dikerler yine!
ÜRRİYET BURSA YAZIYOR, SORUNLAR ÇÖZÜLÜYOR
O ‘KUYU’YA MÜDAHALE EDİLDİ
OYULDU Kesildi ve O Gün Bu Gündür Böyle başlıklı yayımımızdan sonra Osmangazi ilçesi Çekirge Mahallesi’nde bulunan Bağlan Caddesi üzerindeki “ruh hastası” üreten kuyuya müdahale edilmiş olduğunu gördüm. Özellikle araç sahibi olanlara geçmiş olsun diyorum. Bizi takip eden yetkilileri de hep yoruyoruz. Ne olur kusura bakmayınız! Zahmetlerinizi görmezden gelemeyiz! Teşekkür ediyorum.
Paylaş