Kimsenin umurunda değil mi?

Yetmemiş her metreye atılan onlarca çuvalı dolduracak çöpler... Yıllar önce törenle açılışı yapılan süs havuzunun hali ise perperişan... Suyu da kesilmiş olan havuzun elektrik aksamları havuzun her yerine sarmış, sarmalanmış...

Tıpkı kentimizdeki diğer anlamsız havuzlar gibi! Hem boşa giden yüzlerce milyon lira; kimin umurunda?

FOTOĞRAF ÇEKEMEZMİŞİM!

İşim gereği ilgili fotoğrafları çekerken havuzun en üst noktasına baykuş misali konuşlanan 15 – 17 yaşlarında olan bir genç, yudumlamakta olduğu içeceğiyle birlikte havuzun basamaklarından uçarak indi! Yanıma geldi.

Nerelidir, kimdir?.. Bilmiyorum; ama telaffuzunda rezil ettiği Güzel Türkçemizle: “Bana bak sen kimsin buralarının fotoğrafını çektin? Çektiklerini hemen sil sonra sildiğini de bana göster...” demesin mi!

SERT BİR ÜSLUPLA!

Ardından kaba bir seslenişle: “Bana hemen kimliğini göster, hem de çabuk. Hadi bekliyorum, hadiiii...” diye emir verince ben de sert üslupla: “Hadi, işine bak” diyerek onu terbiyesizliğiyle başbaşa bırakıp oradan ayrıldım. Ama gel gör ki asıl mesele başka... 53 yıllık yaşamımda çocukluk yıllarımı çok hatırlayamadığım için net 43 yıldır dünyanın yer kabuğuna zerre de olsa çöp atmayan ve ailemin de bu çizgide olan yaşamlarına tanık olan biri olarak; o çöplük görüntüsüne “gel de kahrolma” dedim kendime...

ZABITA BİLE KARIŞMADI!

Bir de işin diğer yönü var. O esnada yolun karşısında bulunan zabıta ekibine kendimi tanıtarak bu duruma müdahale etmelerini rica ettim. (Ekibin aracı fotoğraflarımda) Rica ettim de ne oldu? Yine kocaman bir hiç! Zabıtanın umuru dahi olmadı... İşin en üzücü yanı buradan tatil günleri harici her gün üst düzey yetkililer de geçiyor. Bu vaziyet ne Büyükşehir Belediyesi’ni, ne Osmangazi Belediyesi’ni ilgilendirmiyor sanırım.

FOTOĞRAF HER ŞEYİ ANLATIYOR

OKURLARIMIZDAN olan Hemşire H. S., “Dörtçelik Çocuk Hastanesi girişinde bulunan yangın söndürücüsü süs olsun diye mi var? Öyle ise şayet maketi kullanılsın. O daha ucuza gelir!” diyor. Fotoğraf her şeyi anlatıyor. Bu nasıl bir ilgisizliktir böyle? Onca yangınlar da mı sizleri etkilemedi? İl Sağlık Müdürlüğü’nün dikkatlerine. Hastane yönetiminin temizlik ve bakım işlerinden sorumlu olan müdürlüğünü uyarmak gerek sanırım...

ARAÇ MUAYENESİ TRAJEDİSİ

ADININ açıklanmasını istemeyen bir iş insanı, özetimle diyor ki: “Geçtiğimiz günlerde şirket araçlarımızdan birinin muayene zamanı gelmişti. Aracı çalışanımız götürmüştü. Randevu saati belliydi. Dolayısıyla fazla zaman kaybı olmayacaktı. Ancak çalışanımız 3,5 saat sonra gelince sorduk ve uyardık; ‘nerede kaldın?’ diyeb Çalışanımız da; “Sıra gelmedi. Ne yapmamı bekliyordunuz?” yanıtını verince kendisine bir şey demedik ama ‘Bu kadar süre olması mümkün değil. Kendi özel işlerini mi halletti acaba?’ diye aklımızdan geçirmedik de değiliz. Derken iki gün sonra diğer aracımızın muayene zamanı gelmişti.”

MERAK EDEN VAR MI?

“Aklımda kalan sorulara cevap bulmalıydım. Aracı bizzat götürüp durumu göreyim istedim. Ne oldu biliyor musunuz? Muayene randevu saatimden 20 dakika önce orada oldum ve randevu saatimden 2 saat sonra sıra bana geldi. Şirkete gidince çalışanımdan özür diledim. Sizlerin huzurunda da çalışanımdan özür dilerken sosyal mesafe zorunluluğunu dahi kontrol altına almayı başaramayan Tüvtürk Tüv Süd A.Ş.’yi disiplinsiz iş planlarından dolayı kınıyorum. Not: Muhammet Bey, bir ilgili çıkar da bu kim diye merak ederse numaramı verin lütfen.”
Pek sanmıyorum çıksın!

HÜRRİYET BURSA YAZIYOR, SORUNLAR ÇÖZÜLÜYOR

ASKILAR ÇÖP KUTULARIYLA BULUŞTU

‘ÇÖP naylonlarını asmak için mi yaptınız’ başlıklı yayımımızda bahsi geçen sorunun akıbetini kontrol için gittim. (Nilüfer ilçesi Uğur Mumcu Bulvarı üzeri) Gördüm ki askılar çöp kutularıyla buluşturulmuş. İlgililere teşekkür ediyorum!