Aymazlıkta son nokta!

İşe geliş gidişimde ağacın dibindeki yığıntıyı her gördüğümde ‘ne erimez karmış’ diyordum. Derken en sonunda erimeyen karları görmek için ağacın yanına gittim. Bir de ne göreyim!
Buzlanmayı önlemek için yollara atılan yüzlerce kilo tuzun o canım ağacın dibine dökülmüş olduğunu görünce şok oldum! Meğerse ‘ne erimez karmış’ dediğim şey tuz öbeğiymiş. Civar esnafından sordum soruşturdum ‘bunu kim neden döktü diye?’ Öğrendim ki o tuzlar belediyemizin tuzlama yapan bir kamyonundan dökmüş. Hatta şu an yüzlerce kilo olan tuz öbeği meğerse yarım tondan fazlaymış. Şiddetli yağan yağmur sürüklemiş diğer kısmını!

GELİP ALACAKLARDI!

Esnaf sormuş o aymaz ekibe: “Neden bunca tuzu buraya döküyorsunuz? Hem döktüğünüz tuzlar bu ağacı öldürür. Toplayın onları derhal…” deyince o aymaz ekip de: “Aracımızda çok tuz var bu yüzden gördünüz gibi yokuşu çıkamadık. Buraya boşatıyoruz ama gelip alacağız…” diyerek gitmişler. Sonra ne mi olmuş? Bu zihniyette olan bir ekibin tekrar geri gelmeyeceği belli mi değil… Bugün itibariyle bir hafta doldu ve o ağaç her gün ölüme biraz daha yaklaşıyor. Belki de öldü bile... İlgiyle, takiple, samimiyetle uzaktan yakından bağı olmayan ilgisiz denetçiler; Allah rızası için bari olsa o çok kıymetli koltuklarınızdan kalkınız ve etrafınıza bir bakınız! Büyükşehir Belediyesi mi Osmangazi Belediyesi mi... Bu günah kimin?

BARİ ÇOCUKLARA DEĞER VERİN

Okurlarımızdan iş insanı Zeliha Can’ın: “Bari çocuklara değer verin” diyerek vurgu yaptığı e-postasını özetimle aktarıyorum: “Geçtiğimiz haftaydı. Mudanya’da ikamet eden kız kardeşimi ziyarete gitmiştik. O gün hava biraz güzel gibiydi. Covid-19 virüsüyle alakalı olarak aylardır evinden çıkartılmayan yeğenimi aldık ve birbirlerine çok yakın mesafede bulunan Pembe Panter Çocuk Oyun Parkı ile Misket Çocuk Oyun Parkı’na gittik. Misket Parkı’ndaki kaydırağın boyaları soyulmuştu. Sonucunda elleri kesmeye müsait olan bir zemin oluşmuştu. Salıncağın da emniyet tutamacı kopuktu.

Pembe Panter’de de basamaklarda cıva gibi oynayan karo taşları vardı! Bu esnada bir dönem kalite kontrol direktörü de olmuş biri olarak raporumu vereyim. Bu sorunlar kişilerden kaynaklı değildir. Tamamen kalitesiz işçilik ve eksik malzeme kullanımıyla alakalıdır. Mudanya Belediyesi’ni göreve davet ediyor ve bari çocuklara değer verin diyorum!”

ALIN SİZE MÜHENDİSLİK HARİKASI!

Adının açıklanmasını istemeyen pazarcı esnafı özetimle bakınız ne diyor: “Osmangazi ilçesi Çekirge Mahallesi Selvili Cadde (Çarşamba günleri halk pazarı kurulan cadde) geçtiğimiz aylarda harika bir mühendislik çalışmasına tanık olmuştu! Şöyle ki, giderin önüne set olarak dökülen asfalt sayesinde gidere yağmur suyu uğramaz oldu! Gidere gider yaptırmayan proje ve alın size mühendislik harikası!”

SORMAK İSTEDİĞİ ŞEYE BAKTIM DA...

Hürriyet Bursa gazetesi abonesi makine mühendisi Uğur Açıkel, diyor ki: “BUTTİM tanımlı belediye otobüs durağını ilgili yetkililerin hesap etmeden yaptıklarını düşünüyorum. Bu bazen olabilir. Ancak iş bitiminde bir kontrol mutlaka yapılır. Şunu sormak istiyorum. Bu durağı engelli aracı ya da benzeri engel teşkil eden araçları taşıyanlar / kullananlar nasıl kullansın? En azından bir rampa yapsaydınız! O da mı gelmedi aklınıza? BURULAŞ’a yakıştıramadım.”

MUTLU OLMAYA BAKIN!

Okurlarımızdan olan Hamdi Varlı’nın e-postasını özetimle aktarıyorum: “Osmangazi ilçesi Mudanya Caddesi Paşa Çiftliği önündeki kaldırımda yağmur sonrası su birikiyor. Buradaki sorunun giderilmesi mümkün müdür?” Hamdi Varlı, keyif almaya bakın lütfen. “Su birikiyor” sözünüz sonrası fotoğrafınıza baktım da… Sizin “Birikiyor” dediğiniz su birikintisi kentimizdeki on binlerce vatandaşımız için damla kadar bile değer görmez. Mutlu olmaya bakın. Orada su birikintisi falan yok! Dolayısıyla orada sorun yok ve giderilmesi de mümkün değildir!