Paylaş
İşletmecilerin, şeflerin beklentileri, arzuları, istekleri restoranlara şekil verirdi. Tüketici taleplerini yönlendiren arzın biçimi, yaratılan beğeni öznesinin kendisi olurdu.
Ancak Covid-19 salgını tüketicilerin restoranların yaşamlarındaki anlamını sorgulamalarına, beklentilerini yeniden ve bu kez belli ki daha titizlikle sorgulamalarına yol açtı.
Piyasayı artık arzdan çok talep belirleyecek. Arkadaş çevrelerimizde hissettiğimiz, gözlemlerimizle anlamlandırdığımız bu değişim yapılan araştırmalarla da destekleniyor.
Metro Türkiye’nin Nielsen’le beraber değişen tüketici eğilimlerini mercek altına alan araştırması ve Londra merkezli deneyim tasarım ajansı I-AM’in raporu tüketici tercihlerinin belirleyiciliğine işaret ediyor.
Metro'nun araştırmasında iş ve turizm otelleriyle, esnaftan ünlü şef restoranlarına kadar geniş bir skaladaki işletmelerin Ankara, İstanbul ve İzmir’de toplam bin 222 müşterisine ulaşılmış, ortaya sektörün tümünü ilgilendiren çarpıcı sonuçlar çıkmış.
Öncelikle restoran tercihinde hijyen en önemli kriter olmuş.
Çalışanların maske, eldiven gibi koruyucu malzemeler kullanması, müşterilere dezenfektan, maske, eldiven verilmesi, dışarıda oturma alanı olması, temassız ödeme seçeneği, çalışanların ve konukların ateşinin ölçülmesi restoran tercihinde rol oynamış.
Katılımcılar genellikle deneyimlerinden memnun olduklarını ve en beğendikleri önlemin mesafeli oturma düzenlemeleri olduğunu belirtmiş.
Restoran sektörü açısından en iyi haberse ankete katılanlar arasında 2021’e dek hiç gitmemeyi planlayanların oranının yüzde 14’te kalmış olması.
Zaten 10 kişiden 8’i eve kapanılan dönem sonrasında kendi önlemlerini alarak bildikleri, tanıdıkları bir restorana gitmiş.
Gitmelerine gerekçe olarak evde pişiremedikleri yemeklere özlemi, açık havada olmayı, dışarıya çıkmayı göstermişler.
Diğer yandan gıda çeşitliliğine verilen önem düşüş göstermiş. Evlere yakın mahalle restoranları ve kurumsal zincir restoranlar da bir diğer tercih nedeni olmuş.
En ilginç sonuçlardan biri de katılımcıların tamamına yakınının restoran fiyatlarının artacağı görüşünü paylaşması.
Bu durum karşısında alacakları tavır da gitme sıklığını azaltmak olarak ortaya çıkmış.
Katılımcıların yüzde 67’si zincir restoranlara, yüzde 65’i orta fiyat aralığındaki restoranlara, yüzde 33’ü yüksek fiyatlı lüks restoranlara gittiğini belirtmiş.
Bu arada lüks restoranlara gidenlerden bazılarının kendilerini daha özel hissetmek için fiyatların artmasına sıcak baktıklarını da belirtmem gerek...
Yarının müşterileri
için restoranlar
Londra merkezli deneyim tasarım ajansı I-AM de raporunda ‘yeme-içme sektöründe Covid-19 etkisiyle hız kazanan makro trendlere, değişen tüketici alışkanlıklarına ve yeni dönemde öne çıkacak senaryolara yer vermiş.
Rapora göre, birçok restoran modeli 2020 öncesi de çöküşe geçmiş, önemini yitirmeye başlamıştı.
Ancak restoranların yaşamdaki rolünü ve yemeğin bizler için ne ifade ettiğini salgın sırasında daha çok sorgulamamız süreci hızlandırdı. Araştırmaya göre hayatın anlamını düşünürken nerede ne zaman ne yediğimiz de önem kazanmaya başladı. Ön plana çıkan başlıkları özetleyecek olursam:
◊ Tüketiciler için alışveriş yaparken sürdürülebilirlik ve etik duruş çok daha önemli bir kriter olacak.
◊ Sağlıklı yemek hareketi, daha fazla sebze ile beslenmek ön plana çıkacak.
◊ Tarladan sofraya konsepti yaygınlaşacak.
◊ Piknikler, açık hava buluşmaları artacak.
◊ Evde pişiremeyeceğimiz yemekler için dışarı çıkmak isteyeceğiz.
◊ Restoranlardan bizlere evde gerçekleştiremeyeceğimiz bir deneyim sunmalarını bekleyeceğiz.
Kısacası restoranları zor bir dönem bekliyor.
Değişimi yakalayan, tüketici beklentilerini anlayan, makro eğilimleri gören ve bunlar için yaratıcı çözümler üretenler ayakta kalacak...
Organik ürünlere destek
30 yıl önce Türkiye’ye gelen Metro’nun yaptığı en önemli projelerden biri coğrafi işaretli yerel ürünlere verdiği destekti.
Bugün raflarında 160’a yakın coğrafi işaretli ürün bulunurken, 120 restoranın menüsüne bu ürünlerin girmesine destek oldular. Şimdi organik ürünlere de raflarında yer veriyorlar.
Metro Türkiye Pazarlama, Marka Yönetimi ve İletişim Grup Müdürü Seçil Demiralp’le tüketici beklenti ve davranış raporunu konuştuğumuz sohbette bireysel tüketici olarak organik ürünlerin ayrı bir bölümde yer almasını arzu ettiğimi söyledim.
Umarım raflarında sebze meyve başta olmak üzere organik ürünleri daha çok görür, daha kolay ulaşırız...
Yeni bir kültür sanat mekanı
Büyükyalı yaşam alanının kültür sanat etkinlikleri için ayrılan tarihi Fişekhane binasında etkinlikler yavaş yavaş başlıyor.
Resmi açılışı salı akşamı verilen bir davetle yapılan Fişekhane sinema, tiyatro, opera, bale, konser gibi birçok etkinliğe ev sahipliği yapacak. Özak GYO Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Akbalık burayı sadece bölgenin değil tüm İstanbul’un buluşma noktası yapmak istiyor.
Türkiye’nin önde gelen uluslararası sanat fuarlarından Contemporary İstanbul ile yapılan işbirliği de bunun sonucu.
Salı akşamı Contemporary İstanbul Vakfı’nın ilk mekanı yeni nesil sanat alanı Cocoon’un Fişekhane’deki açılışında CI Yönetim Kurulu Başkanı Ali Güreli’nin Akbalık ile aynı heyecanı paylaştığını gördüm.
5 milyon kişinin yaşadığı bir bölgede kurulan, Koza anlamına gelen Cocoon’da bölge halkını kapsayacak, sanata ilgisini artıracak projeleri hayata geçirmeyi, eğitim programları, paneller, sempozyumlar düzenlemeyi planlıyorlar. Vakfın ilk etkinliği ise Ali-Rabia Güreli Koleksiyonu’ndan seçilen 33 yapıtın yer aldığı “Yanılsama” sergisiydi.
Birbirinden değerli isimlerin çalışmalarının yer aldığı sergiyi kaçırmayın derim. Ben uzun bir süre çok sevdiğim ve özlediğim sanatçı Fahrünnisa Zeyd’in resminin önünden ayrılamadım. Bugünlerde sanatın iyileştirici gücüne hepimizin çok ihtiyacı var...
Paylaş