Paylaş
Belki de bu yüzden tüm çevremdekilerin ‘deli misin kırık ve alçılı ayakla gidilir mi?’ demelerine karşın çok önceden planlanmış, Gamze Cizreli’nin organize ettiği Cumhuriyet’in 100’ü yılını Ankara’da kutlama ve döner dönmez de Kültür Eğitim Kurumları’nın başında olan üç özel kadının Cumhuriyet yemeği davetlerine katılmamayı aklımdan bile geçirmedim.
İyi ki de gitmişim, Ankara’daki etkinlik de İstanbul’daki yemek de coşku doluydu. İşini iyi yapan, yaptığını sahiplenen, kendini ilke ve prensipleriyle özdeşleştiren kadınlarla birlikte olmak bana iyi geldi. Tabii özellikle kadınların bu coşkusunda Mustafa Kemal Atatürk’ün sayesinde elde ettiği kazanımların da payı büyük.
Ankara’daki etkinlik Bir Ankara klasiği olan Trilye’de akşam yemeğiyle başladı. Ertesi gün benim alçım nedeniyle katılamadığım Anıtkabir ziyaretiyle devam etti.
Ardından Velux AVM’de açılan100’üncü Big Chefs’te ilk yemek ve kitap imzasıyla sürdü. 100’üncü yıl balosuyla doruk noktasına ulaştı, iki günü boyunca kendimizi büyük bir aile gibi hissetmemizi sağladı.
Kısacası, bir masa etrafında toplanıp yemek yediğimiz, marşlar, şarkılar söylediğimiz kutlamalar her anlamda doyurucu ve unutulmazdı. Şimdi önce Ankara, sonra İstanbul...
ATEŞLE OYNAYAN BİR KADIN: GAMZE CİZRELİ
Gamze Cizreli’yi anlatmak hem kolay hem de zor. Big Chefs’in kurucusu ve iş kadını olarak tanımlarsanız kolay. 1993 yılında Ankara’da ilk cafe’sini açtı. 2007 yılında kurduğu Big Chefs markası 15’inci yılında 7 ülkede 100 şubeye ulaştı.
Mayıs ayında da halka açıldı. Bu süreçte birçok kez yılın girişimcisi seçildi, bu yıl da Dünyaca ünlü FORBES dergisi tarafından ’50 Over 50 Europe, Middle East and Africa 2023’ listesinde fark yaratan kadınlar arasında yer aldı.
Ama gerçek Gamze Cizreli kim dersiniz onu anlatmak zor. Sevgili Gamze’yi gerçekten tanımak için geçtiğimiz günlerde yayınlanan “Ateşle Oynayanlar” kitabını okumak, hayata bakışını ve dünyayı algılayışını anlamak gerekiyor.
Kitabın tümü ama özellikle de giriş bölümü çok çarpıcı. “Ateşle Oynayanlar”ı okumanızı içtenlikle öneririm. Çünkü Gamze okuyucusuna samimiyetle ve yapmacıksız içini dökmüş, hayatında çok ayrı bir yere sahip babaannesinden başlayarak aile öykülerini anlatmış.
Ben kitabı kimi zaman ağlayarak kimi zaman gülerek kimi zaman da entelektüel bilgi ve birikimine hayran kalarak okudum.
“Ateşle Oynayanlar”, hangi alanda olursa olsun her yaşta girişimcilik ruhu taşıyanlar, fark yaratmak, hayallerini gerçekleştirmek isteyen yolun başındaki gençler ama özellikle de genç hemcinslerimiz için bir ders kitabı niteliğinde.
Ayrıca kitabın geliriyle de ‘kız çocuklarının’ eğitimi için fon yaratılacağını, burs verileceğini de vurgulamam gerek...
EĞİTİMDE 64 YIL
Gerçek bir Cumhuriyet aydını, spora ve sanata aşık idealist eğitimci Fahamettin Akıngüç’ün kurduğu Kültür Koleji bugün 64 yaşında. “İşimiz eğitim, durmayalım düşeriz” diyen Akıngüç, 26 yıl önce de 70 yaşında zeytin ağacı diker gibi İstanbul Kültür Üniversitesi’ni kurdu.
Büyük saygı, sevgi ve hayranlık duyduğum, tanıdığım en vizyoner insanlardan biri diye düşündüğüm Fahamettin Bey’in üç kızı da aynı sorumluluk duygusuyla babalarının yolundan ve izinden gittiler.
Üstlendikleri görevleri mükemmel bir biçimde yerine getiriyorlar. Halen Kültür Üniversitesi Mütevelli Heyeti Onursal Başkanı olan Fehamettin Bey de kızlarının çalışmalarını gururla izliyor. Bundan hiç kuşkum yok.
Hafta başında İstanbul Kültür Eğitim Kurumları (İKEK) Yönetim Kurulu Başkanı, İKÜ Mütevelli Heyeti Başkan Yardımcısı Ful Akıngüç, Kültür Koleji Vakfı Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı, İKU Mütevelli Heyeti Üyesi Lale Akıngüç ve İKÜ Mütevelli Heyeti Başkanı, İKEK Yönetim Kurulu Üyesi Bahar Akıngüç Günver’in Kültür Koleji Mezunlar Derneği’nde verdikleri davette Cumhuriyetin 100’üncü yılını beraber kutladık.
Yemekte birlikte oturduğumuz ve sohbet ettiğimiz üniversitenin rektörü Prof. Dr. Fadime Üney Yüksektepe ve rektör yardımcısı Prof. Dr. Gülce Öğrüç Ildız’ın pozitif enerjilerinden de çok etkilendim. Kadının olduğu yerde eğitim de yönetim de farklı oluyor diye düşündüm.
GERÇEKLEŞEN BAŞKA BİR HAYAL: İZMİR GASTROFEST
Yedi yıl kadar önce Hürriyet Gazetesi ve TÜRSAB iş birliğiyle yapılan Hürriyet’le Keşfet’lerin İzmir Ayağında İtal Tur’un kurucusu İzmirli arkadaşım Hande Arslanalp ve Metin Suerkan ile konuşurken “Neden İzmir’in yeme-içme kültürünü ön plana çıkaracak, marka kent yapacak gastronomi festivali yok?” sorusunu ortaya atmamızdan kısa bir süre sonra aramıza Yemek Kültürü Araştırmacısı Gamze İneceli’yi alarak yola koyulduk.
21 Ekim 2018’de ‘Göç Mutfağı’ temasıyla ilk etkinliğimizi düzenlendik. 20 Ekim 2019’da ikincisi gerçekleşen festivalin konusu ise ‘Pazarlar’dı. 2020 yılının teması ‘Yemek ve İletişim’ oldu. Konusunun uzmanı dünyaca ünlü isimler ve şefler pandemi koşulları gereği online olarak bir araya geldik.
2021’de ‘Geleceğe Miras: Yaşayan Toprak’ konusunu işledik. Çevresel sürdürebilirlikten, küresel ısınmaya, küçük ölçekli tarımdan atıksız mutfağa geleceğimizle ilgili tüm başlıklar sektörün önde gelen isimleri ile tartıştık.
Geleceğe Miras’ı sadece toprakla sınırlayamayacağımızın, suyun da yaşamın olmazsa olmazı olduğu düşüncesinden yola çıkarak kurguladığımız ‘Geleceğe Miras: Tatlı ve Tuzlu Su Kaynaklarımız’ ise geçen yılın temasıydı.
Bu yıl “Değişimin Öncüleri ve Gıdanın Geleceği” temasını işliyoruz.
12 Kasım Pazar günü, Gamze Cizreli, Maksut Aşkar, Sabiha Apaydın, Gözdem Gürbüzatik, Ayşin Işıkgece, Ömür Akkor, Sinem Türüng, Sinem Özler, Eleanor Henson, Osman Sezener, Verane Frediani, Murat Koç, Claudio Chinali, Çiğdem Seferoğlu, Murat Deniz Temel, Koray Özcan, Osman Serdaroğlu ve Serhat Doğramacı gibi yiyecekten içeceğe gıda markalarının temsilcileri, konusunda uzman kanaat önderleriyle, öncü şefler ve tüm yeme-içme severlerle Alsancak Tarihi Havagazı Fabrikası’nda buluşuyoruz...
Paylaş