Paylaş
Bu yıl da farklı olmadı. En çok üzerinde durulan konu olmasına karşın gıda israfı ve çöpleri azaltma gibi hedeflerin konduğu ‘sıfır atık’ konusunda maalesef pek bir ilerleme kaydedilemedi. Hâlâ dünya genelinde üretilen gıdaların yüzde 40’a yakını, yani 2.5 milyar tonu yenmeden çöpe gidiyor.
Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü /FAO tarafından hazırlanan Dünya Gıda Güvenliği Raporu’na göre ise 2030 yılında açlığı ortadan kaldırma hedefinden çok uzaktayız. Dünya genelinde hâlâ 733 milyon kişi açlıkla mücadele ediyor.
Ukrayna Rusya çatışması, Suriye’deki iç savaş, yaptırımlar, karşı yaptırımlar, göçler, aşırı sıcak-soğuk, sel baskını ve kuraklıkla kendini hissettiren iklim krizi, tedarik zincirindeki kesintiler beklentilerin gerçeğe dönüşmesini engelledi.
Gıda israfının önüne geçmek, sürdürülebilir bir dünya yaratmak için çaba harcansa da gıda endüstrisinin aldığı pozisyon, ülkelerin politikaları ve tüketici alışkanlıkları değişmediği sürece bu krizin aşılması zor görünüyor.
Ülkemiz özeline dönecek olursak bu yıl gastronomi sektörüne farklı dinamiklerle ortaya çıkan birkaç gelişme damgasını vurdu denebilir.
İlki ürüne erişmekteki zorluk, artan fiyatlar ve bunun kimi restoranlarda yiyecek ve içecek fiyatlarına abartılı bir biçimde yansıması ve pahalılık tartışmasıydı.
İçecek sektöründe 35. Yılını kutlayan ADCO’nun kurucuları Figen ve Randolph May’in de vurguladığı gibi “menülerde fiyatlandırma konusunda daha dikkatli olmalıyız.
Onlar bunu şarap ve içecek listeleri için söylüyorlar ama yemek menülerine de uygulamak bence çok akıllıca.
Bir diğeri ise uluslararası rehberler hakkındaki yorumlar ve sistemlerinin uygulanışına dair yapılan eleştirilerdi. Bu konuya İncili Gastronomi Rehberi nedeniyle taraf olduğum için diğer rehberler hakkında yorum yapmayı etik bulmuyorum.
Ancak bu çeşitliliğin, hatta tartışmaların ülke gastronomisinin gelişmesine, yurt dışında Türk mutfağının ve restoranlarının tanınmasına katkısının büyük olduğunu düşünüyorum.
Hepimize mutlu, huzurlu ve daha iyi bir yıl dileklerimle...
YILIN EN GÜZEL HABERİ
Perşembe akşamı yılın en güzel haberi çalışmalarını 25 yıldır ekoloji ve tarım alanında sürdüren Güven Eken’den geldi. Kurucusu olduğu ve annesinin adını verdiği, İzmir’in Seferihisar İlçesi, Orhanlı köyünde yer alan Sevilma Zeytin Bahçesi Türkiye’nin ilk Slow Food Çiftliği oldu.
Dünyadaki 25 Slow Food Çiftliğinden biri olmaya hak kazanan Sevilma Zeytin Bahçesi’nde İzmir’e özgü erkence zeytini yetişiyor ve yine Slow Food tarafından ‘Presidium’ olarak tescillenen zeytinyağları üretiliyor.
Güven Eken “Büyük çoğunluğu yabani zeytinlere aşılanarak yapılan bahçemizde zeytinler sulanmıyor, sürülmüyor, herhangi bir kimyasal zehir ya da gübre kullanılmıyor. Bir yandan sürdürülebilir tarım için örnek oluştururken diğer yandan biyolojik çeşitliliği desteklemeye çalışıyoruz” diyor.
Dileğim, çok önemli olduğunu düşündüğüm bu uluslararası unvanın diğer doğaya saygılı üretim yapan, yapmak isteyen küçük üreticilere örnek olması ve yaygınlaşması...
YILIN SON FESTİVALİ
Yaratıcı fikirleriyle etkinlik dendiğinde ilk akla gelen oluşumlardan olan Hybrid Community, Minoa iş birliğiyle HoHoHo & More adlı ilk kez düzenlenecek yılbaşı dönemine özel olarak tasarlanan yeni bir festivale imza atıyor.
Gözde Yolaç bu festivali düzenlemedeki amacını “Yeni yılı karşılarken bir ilk olan, sanat, alışveriş, gastronomi ve müziği harmanladığımız, İstanbul’un kültürel ve sosyal hayatına artı değer katmak, yılbaşı ruhunu yaşatmak” olarak özetliyor.
Tarihi Minoa Pera binasında 26 Aralık’ta Jabbar’ın sahne performansıyla başlayan festival, yarın akşam sona eriyor. Bugün ve yarın yetişkinler ve çocuklar için workshop’lar, söyleşilerin de yer alacağı festival umarım yıllar içinde gelenekselleşerek keyifli bir yıl sonu buluşmasına dönüşür...
İNCİLİ GASTRONOMİ REHBERİ ÜÇ İNCİLİ RESTORANLAR
İki hafta önce 2024-25 İncili Gastronomi Rehberi’nde yer alan İstanbul’un 3 İncili restoranlarının listesini yayınlamıştık.
Bu hafta ise sıra İzmir ve Bodrum’da.
Paylaş