2 yıl aradan sonra...

Düşündüğümde bu süre bazen çok uzun, bazen de daha dün gibi geliyor. Tuhaf, tanımlaması, anlaması zor zamanlardan geçtik, hâlâ da geçmeye devam ediyoruz. Ama geleceğe umutla bakmaktan, sorumluluklarımızı yerine getirmekten başka çaremiz yok gibi geliyor bana, her durumda ve her koşulda...
İncili Gastronomi Rehberi projemiz için de bu düşünceden yola çıkarak 2020’nin mayıs ayından itibaren kolları sıvayıp çalışmaya başlamıştık.
Dileğimiz 2021 yılı mayıs ayında dördüncü rehberle yeme-içme severlerin karşısına çıkmaktı. Ancak hepimizin bildiği gibi ardı ardına gelen kapanmalarla bu mümkün olamadı.



Fakat Karaca Grubu ve Hürriyet Gazetesi’nin maddi manevi desteğiyle ekip olarak çalışmalarımızı sürdürdük. Listeler hazırlandı, gizli müfettişlerimizle bağlantı kuruldu ve yolumuza devam ettik. Ankara, İzmir, Bursa, Antalya ve Bodrum’a uçağa binmekten korktuğumuz dönemlerde arabayla gittik. Rehberimizin en yenisi Gaziantep içinse baharı bekledik. Yol arkadaşım Gamze İneceli ile her seyahatimiz unutulmazlarımız arasına girdi.
Bazen kaygılı bazen umutla geçen ama heyecanımızı hiç yitirmediğimiz 2 yılın ardından dördüncü rehberimiz ortaya çıktı.
Bu yıl tasarımından içeriğine her detayını beğeneceğinizi umduğumuz, pandemi döneminin dayatmalarıyla hayatımıza giren yeni alışkanlıkları da içeren, yeni açılanlar kadar kapananlara da yer verdiğimiz kapsamlı bir rehberle karşınızda olacağız.
7 Mart Pazartesi akşamı düzenlenecek gecede hem sonuçlar açıklanacak hem de rehberimiz ilk kez yeme-içme severlerle buluşacak.
Kısa bir nefes almanın ardından yeni açılan yerlere, yeni kentlere yolculuğumuz tekrar başlayacak. Yeter ki koşullar elversin...

Gina yeni yerinde

Kanyon’da iş yemekleri, sinema sonrası ve öncesi buluşmaları dendiğinde ilk akla gelen yerlerden biri Gina’ydı. 2 yıl önce COVID ile boğuşmaya başladığımız günlerde kapsını kapadı ve uzun süre açmadı.
Doğrusunu söylemek gerekirse İtalyan mutfağını sevmeme karşın ve birçok kez iş yemekleri nedeniyle davetli olarak gitmeme rağmen Gina özel tercihlerim arasında bir yer değildi.
Hafta içinde Galata Port içinde açılan Gina’ya gittim. Kapısından adım attığım andan itibaren mekân yeni dekorasyonuyla, güler yüzlü zarif ekibiyle beni etkiledi, listeme girdi.
Gina, 1950’lerde Toskana’da yaşayan, kendi adını taşıyan bir aile lokantası işleten Gina’dan alınan ilhamla tasarlanmış ilk açıldığı dönemde. Şimdi ise bu klasik İtalyan trattoryası havası duvar aplikleri, bölgeye ve o döneme ait fotoğraflarla daha lüks bir biçimde de olsa tekrar yansıtılmış. Menü sadeleşmiş, yemeklerin lezzet çıtası da yükselmiş.
Başlangıç olarak istediğimiz, yanında bebek roka, çıtır parmesan, acılı sarımsaklı ev yapımı mayonez ve ekşi krema eşliğinde gelen dana karpaçyo, kuşkonmaz, rezeneli ızgara enginar, tartar sosuyla kızarmış deniz ürünleri, kuşkonmazlı, trüf mantarı ezmeli risotto beklentilerimizin üstünde, gerçekten de çok lezzetliydi.
Ama hangi yemeği için bir daha gidersin derseniz provolone peynir ve trüf mantarlı Napolitan pizza derim. İstanbul başarılı bir İtalyan restoranına daha kavuştu.
Mutfağın başındaki genç şef Altan Ülker ve tüm mutfak ve servis ekibini kutluyorum. Yemek fiyatları ise 145 ile 345 lira arasında değişiyor. Bu arada Gina Kanyon da yenilenerek açılmış...

Bir ilk...

İletişim dünyasının önde gelen isimlerinden Berna Sağlam, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü öncesi Aslı Pasinli, Birce Akalay, Dilara Koçak, Ceyda Düvenci, Emek Külür, Jaklin Güner, Jülide Ateş, Balçiçek İlter ve Gül Ağış gibi farklı mesleklerden bir grup kadını Ritz-Carlton’da bir araya getirdi.
Bu otelin seçilme nedeni ise, yönetim kurulunun sekiz üyesinden yedisinin kadın olması.


Yönetim kurulunda kadın ortalamasının ülkemizde yüzde 16 olduğu düşünülürse bu büyük bir başarı. Ayrıca bu tarz lüks kategorideki otellerde genel müdürün kadın olması dünya genelinde az rastlanılan bir durum ama Ela Ergin’in bu pozisyonu üstlenmesi Türkiye’de bir ilkmiş.
Yemek öncesi uğrayıp ‘Kadınlar Günü’müzü kutlayan otelin sahipleri baba-oğul Mustafa ve Baran Süzer hepimizin takdirini kazandı. Dileğim bu örneklerin çoğalması...

ATÖLYE

Yönetim kurulundaki tek erkek olan Selami Güleryüz ise Ritz-Carlton’ın baş aşçısı. Kısa bir süre önce de ‘Atelier’ Real Food olarak bildiğimiz otelin ana restoranının konsepti ve adı değiştirilmiş.
Atelier’in Türkçede kullanımı ‘Atölye’ adıyla hizmet verecek restoranın menüsünde farklı yörelerden geleneksel yemekler hem orijinal tarifleriyle hem de şef yorumuyla yer alıyor. Yurtiçinden olduğu kadar yurtdışından konukları da ağırlayan bu tarz uluslararası otellerde Türk mutfağı sunan bir restoran olması çok önemli.
İsabetli ve zamanın ruhuna uygun bir karar olmuş. Şefin Kadınlar Günü’ne özel hazırladığı menüde yer alan kızılcık tarhana çorbası, ıspanak kökü ve kızarmış yoğurt topları, kök sebze mücveri, kaz tandırlı arpa şehriye pilavı, kestane mantarlı ızgara levrek ve kaymaklı kıtır kadayıf çok çok başarılıydı...

Hatay mutfağına büyük katkı

BigChefs’in kurucu ortağı, yeme-içme sektörünün en faal ve yaratıcı isimlerinden Gamze Cizreli yine gastronomi kültürümüze, Türk mutfağının yurtdışında tanınmasına katkısı büyük olacak bir projeye imza attı.
Gastronomisiyle UNESCO Dünya Mirası Listesi’ne dahil olan kentlerimizden Hatay’ın yemeklerine yurtdışındaki yedi restoranının menüsünde yer verecekmiş.
Hatay Büyükşehir Belediyesi’yle yapılan iş birliğiyle Antakya mutfağından seçilen humus, babagannuş, zahter salatası, semirsek, oruk, sıkma peyniri, Firik pilavı, kâğıt kebabı, tahinli çıtır kabak tatlısı gibi çeşitler BigChefs’in 2022 ilkbahar-yaz menüsünde yer alacakmış...