Paylaş
HER ne kadar son dönemde enflasyonu olsa da girişimcilik hiç ama hiç kolay bir hadise değil. Girişimci dediğin fikir üretecek, risk alacak, fark yaratacak, yenilikçi olacak, liderlik edecek. Bazen de çok yönlü olması gerecek. İzmirli Gökhan Alagaş da böyle biri. Sporla başlayan, sonra dansa evrilen, sunuculukla şekillenen, pilates eğitmenliğiyle farklı boyut kazanan kariyer yolculuğuna yeni bir halka daha eklemiş. Çocukluğundan itibaren en büyük tutkusu olan denizden yeni bir girişim çıkarmış. Barbunaki markasıyla deniz ürünleri üzerine tadım etkinlikleri yapan Gökhan Alagaş ile hem kariyer yolculuğunu hem yeni girişimini hem de yarınlara dair hedeflerini konuştuk.
BİRÇOK KULVARDA YOL YÜRÜDÜ
Dünyaya 1977’de İzmir’de ‘merhaba’ diyen Gökhan Alagaş, denizci bir babanın evladı olarak küçük yaşta bu alana büyük merak ve tutkuyla bağlanmış. Suyun altındaki büyülü dünyaya kapılmış. Önce babasıyla ardından ise tek başına avladığı balık ya da ahtapotları annesinin de yönlendirmesiyle kimi zaman evin mutfağında, kimi zaman deniz kenarında kendince yorumlayarak pişirmiş. Gökhan Alagaş’ın tek tutkusu denizle sınırlı kalmamış. Yeşil sahada top koşturmuş, hatta lisanslı bir futbolcu da olmuş. Futbol alanında kariyer planları yaparken Gökhan Alagaş’ın karşısına bu kez tamamen tesadüf eseri dans çıkmış. Alagaş, o süreci şöyle anlatıyor:
YEŞİL SAHALARDAN DANS PİSTİNE
“Bir gün arkadaşımla birlikte İzmir Cumhuriyet Meydanı’nda düzenlenen dans etkinliğini izlemeye gittik. Sahnenin en önünden yer kaptık. Bir süre sonra da sahnede yapılan dans figürlerine eşlik etmeye başladık. O zaman farkında olmasam da etrafımızda da dans dünyasında önemli isimler varmış. Dans ettiğimizi gören İzmir’deki bir dans okulunu sahibi; yeni bir takım kurduğunu, bizi de o takımda görmek istediğini söyledi. Arkadaşım kabul etti ama ben futbol nedeniyle ilk başta bu teklifi reddettim. Tabii bir süre sonra beni de ikna ettiler. Yeşil sahadan dans pistine transfer oldum. Yeni dünyamda da ekip olarak başarılı işlere imza attık. Ödüller aldık. Sporla iç içe olan biri olarak da üniversite eğitimini de ‘beden eğitimi ve spor yüksekokulunda’ yaptım.”
O HOBİSİNİ GİRİŞİME DÖNÜŞTÜRDÜ
Dansla birlikte kitleleri kimi zaman harekete geçiren kimi zaman heyecanlandıran Gökhan Alagaş’ın aklında başka bir kulvar daha varmış. Bu kez izleyiciyi sunuculuk yaparak da harekete geçirmek istemiş. Futbol, dans derken bu kez Gökhan Alagaş, kariyer yolculuğuna sunuculuğu eklemiş. Birçok markanın ya da organizasyonun tanıtımında görev almış. Tüm bu koşuşturmaca içerisinde de ilk resmi girişimi hayat geçirmiş. Ortaklı bir yapıyla spor merkezi açmış. Süreç içinde bu merkezi devretmiş ve eşi Özlen’le İzmir Bostanlı’da ‘Studio Master Of Pilates’ ismiyle stüdyosu açmış. Alagaş, “Çoklu kulvarda koşuştururken pandemi gerçeğiyle yüzleştik. Herkes gibi biz de eve kapandık. Her iki iş kolu da pandemiden olumsuz etkilendi. Bu kez evde mutfakta daha fazla vakit geçirmeye başladım. Eşimin ailesi Yunanistan doğumlu. Anneannemiz de deniz ürünlerine çok hakimdi. Onun tariflerinden hareketle çalışmalarımı sürdürdüm. Ve paylaşmayı seven biri olarak da bunları çevreme tattırdım. Çok güzel geri dönüşler alınca, hem deniz ürünlerini anlatmak, hem tanıtmak, hem de tattırmak hedefiyle harekete geçme kararı aldım. 2021’de Barbunaki markasıyla yolculuğumuz başladı. Aslında hobimi işe dönüştürdüm de diyebiliriz” şeklinde konuşuyor.
BU İŞİN BİR
FELSEFESİ VAR
BARBUNAKİ, felsefesi olan bir tadım etkinliği. Deniz ürünlerinde Yunan mutfağının ritmini taşıyor. Hızlı tüketime karşı deniz ürünlerinin arka dünyasını da anlatmayı kendine misyon edinen Gökhan Alagaş, “İşbirliği yaptığımız mekanda gerçekleştirdiğimiz tadım etkinliğinde deniz ürünlerini tüm yönüyle anlatıyoruz, bilgilendirici sunumlar paylaşıyoruz. Her tadım etkinliğinin de bir adı ve teması oluyor. Bazen de o etkinliğe özel bir konuğumuz oluyor. Anneanneden aldığımız tariflerin de etkisiyle tamamen Yunan mutfağı odağında ilerliyoruz” diyor.
PLANLARDA BİR DE
MEKAN FİKRİ BULUNUYOR
TADIM etkinliklerinin yanı sıra taverna organizasyonları da yapan Gökhan Alagaş, tüm bunları da işbirliğinde olduğu çözüm ortaklarının mekanlarında yapıyor. Gelecek planlarını sorduğumuzda ise şu yanıtı veriyor:
“Bir restoran açmak gibi niyetim yok ama tüm bu organizasyonları yapabileceğim bir mekanı hayata geçirmeyi çok istiyorum. Bunun bir süresi var. Şahıs şirketimin markası olan Barbunaki’nin ilk etapta kendini tanıtması gerekiyor, ilerleyen süreçte bu mekan projesi hayata geçecek. Öte taraftan ise organizasyonlar, etkinlikler ve pilateste de yolculuğumuz emin adımlarla ilerleyecek. Gündemde ayrıca, Barbunaki’yi diğer kentlere taşımak da var.”
KISA KISA
* Gökhan Alagaş tadım etkinliğinde sunduğu balıktan ahtapota birçok ürünü kendisi avlıyor. Avlanma kriterlerine de özen gösteriyor.
* Barbunaki aslında Gökhan Alagaş’ın hobisinin girişime dönüşmüş hali. Burada eşi Özlen’in de payı büyük. Gökhan Alagaş, “Aslında bu yolu eşimle ve oğlumla birlikte yürüyoruz. Birçok ürünü de tadım öncesi evimizin mutfağında hazırlıyoruz” diyor.
Paylaş