Tatlı bir girişim

Onlar ise iş yaşamına ilk adımı burada atar. Kimi işletme, kimi de mimarlık okur. Tuba, Tansu, Yasemin, Teoman ve Selin kardeşlerin her biri kariyerine profesyonel olarak ayrı kent ve ülkelerde devam eder. Annelerinin vefatıyla tekrar bir arada olmak isterler. Fitili büyük abla Tuba Gürgan ateşler ve Fransa’da 2 yıllık pastacılık eğitimi alır. 2011’de de İzmir’de Fransız tatlılarının sunulduğu ve annesinin ismini verdiği Leone’yi kurar. Zamanla tüm kardeşler Leone çatısı altında toplanır. Bugün tek bir noktayla lezzet yolculuğuna devam eden Léone Patisserie & Boulangerie, 2019’da ise şubeleşmeye hazırlanıyor.

LEONE Patisserie & Boulangerie... Kardeşler arasındaki dayanışma, uyum ve görev paylaşımıyla İzmir’de marka olmayı başarmış bir durak. Zor olanın peşinden giderek kentte Fransız tatlarıyla kendini kanıtlayan bir marka. Yasemin Gürgan Deniz ile hem Léone Patisserie & Boulangerie’nın kuruluş hikayesini, hem de gelecekle ilgili planlarını konuştuk. Hem Türk, hem de Fransız kimliği taşıyan bir ailede büyüdüklerini anlatan Deniz, şöyle devam etti:

İLK İŞ DENEYİMİ AİLEDE

“5 kardeşiz. Anne Fransız, baba Türk. Hepimiz İzmir doğumluyuz. Annem ve babam turizmciydi. Kuşadası’nda acenteleri vardı. Tabii babamın geçmişte halıcılık ve bir dönem otelcilik macerası da oldu. Kardeşler olarak aslında ilk iş deneyimlerimizi buralarda öğrendik. En büyük ablam Tuba ile bir küçüğü Tansu işletme mezunu. Ben mimarlık, en küçük kardeşim Selin ise finans okudu. Sonra herkes işleri gereği dünyanın çeşitli yerlerine dağıldı. Tansu ablam Tunus’ta, ben uzun süre Libya, sonra Rusya’da çalıştım. Erkek kardeşim Teoman ise Fransa’da yaşadı.”

ANNELERİNİN HAYALİYDİ

Tuba Gürgan’ın 10 yılı aşkın süren profesyonel iş hayatının ardından yeni arayışlara girdiğini ve bu süreçte Fransa’da 2 yıl pastacılık eğitim aldığını söyleyen Yasemin Gürgan Deniz, “Biz annemin pasta ve börekleriyle büyüdük. Eli çok yatkındı ve hep bununla ilgili hayali vardı. Ama annem 2011’de vefat etti. Tam o dönemde ablam da İzmir’e geri dönmüştü. Annemin vefatıyla bizde tekrar bir araya gelme isteği canlandı. Çünkü birbirimize çok düşkündük. Bu süreçte hem annemin hayali, hem de kardeşleri bir arada tutmak adına ilk adım büyük ablam Tuba ile en küçük kardeşim Selin’den geldi. 2011’de İzmir Alsancak’ta Léone Patisserie & Boulangerie kuruldu. İlk etapta da hepimizi besleyecek bir model olmadığı için iki kardeş dümene geçti. 3 yıl İzmir’de gerçek Fransız tatlılarını tanıtmak için zorlu bir mücadele verildi” diyerek, markanın doğuş hikayesini paylaştı.

İKİ KİŞİYLE BAŞLAMIŞLARDI

Zamanla markanın kendini kanıtlamasıyla birlikte işler de büyür. Yasemin Gürgan Deniz, hikayenin devamını şöyle anlattı: “İşlerin büyümesiyle eleman ihtiyacı arttı. Ve sırayla hem ben, hem de diğer ablam ve kardeşim de Léone’de çalışmaya başladık. Garson olduk, imalatta çalıştık. Çok idealist bir yapımız var. Geleneksel yöntemlerle, el yapımı olarak atölyemizde hazırladığımız her gün onlarca çeşit pastayı İzmirlilerin beğenisine sunuyoruz. 2 kişiyle başlayan hikaye bugün 19 kişiyle devam ediyor. Buraya gelenler kendini mutlu etmek için geliyor. İnsanları mutlu ettiğimiz için biz de mutlu olarak yola devam ediyoruz. Ticari kaygılarla hareket etmiyoruz.”

 
MAHALLENİN BAKKALI GİBİ
UZUN süre tek nokta olarak yol aldıklarını anlatan Yasemin Gürgan Deniz, “İzmir’de yaz dönemi olduğunda işlerimizi durağan döneme giriyordu. Alaçatı’dan bize ciddi talep vardı. 2015’te ikinci şubeyi açtık. İşler iyi gitti ama sezonun kısa olması nedeniyle yıl sonunda verimli bir yapı olmadığını gördük. Alaçatı maceramız 1 yıl sürdü. Şimdi atölyemizi büyütüyoruz. Bununla birlikte 2019’da iki şube açmayı planlıyoruz. Bunlardan biri Urla’da, diğeri Bostanlı’da açılacak bir AVM’de yer alacak. AVM’deki mağaza mahallenin bakkalı gibi olsun istiyoruz. AVM açılış kapanış saatlerinden bağımsız olacak” diyerek, müşterilerine dokunmayı sevdiklerini söyledi.

 
HERKESİN GÖREVİ BELLİ
ABLA Tuba Gürgan’ın 7 yıl boyunca yoğun bir tempoyla geceleri çalıştığını söyleyen Yasemin Gürgan Deniz, şöyle devam etti: “Şimdi Tuba ablam bizimle daha rahat bir döneme geçti. Kardeşler arasındaki görev paylaşımıyla rahat bir nefes aldı. Ben finans, sipariş ve organizasyon kısmından, küçük ablam Tansu ise mağazadan sorumlu. Üretim ise Teoman ve Selin’e emanet. Ama herkes her birime hakim. En ufak sıkıntıda destek çıkabiliyoruz. Bunun yanı sıra herkes bulunduğu göreve 2 yıllığına seçiliyor. 2 yılın sonunda kardeşler konseyindeki değerlendirmeye göre görev dağılımı güncelleniyor.”

KISA KISA
* Kruvasan konusunda çok iddialı olduklarını söyleyen Yasemin Gürgan Deniz, “Tabii tatlı ve pastalarımız, ekmeğimiz de var. Burada seri üretim yok. Bu çizgiyi koruyarak hareket ediyoruz” dedi.