Gönüllü ve mutlu ineklerin markası
DOKUZ Eylül Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi’ni bitirir. Bir beyaz eşya firmasında bölge satış yöneticisi olarak iş hayatına adım atar. Ama bu iş deneyimi fazla uzun sürmez. Çünkü aklında bambaşka bir düşünce vardır. Süt ve süt ürünleri... E haksız da değildir. Ta 1919’da dede İbrahim Faik Vural’la başlayan süt üretimi yolculuğu, baba Mehmet Vural’la devam etmişti. Emre Vural da 3’üncü kuşak temsilcisi olarak bu öyküyü sürdürme kararı alır. Ama geçmişten ve mevcutlardan biraz farklı yöntem seçer. Oluşturduğu Emre Vural Çiftliği markasıyla Asya Kıtası’nın ilk gönüllü sağım çiftliğini Foça’da kurar. Vurallar Süt Ürünleri şemsiyesi altında faaliyetlerini sürdüren Emre Vural, gönüllü sağım yöntemiyle elde ettiği sütten ürettiği yoğurtlarla dikkat çekiyor. Ege Bölgesi’nde belirli noktalara ürün veren Vural, İzmir Karşıyaka’daki mağazasıyla da tüketiciyle buluşuyor. Emre Vural’ın gündemi yoğun. İlk hedefi yıl sonuna kadar İstanbul’da franchising sistemiyle bir mağaza açmak. Önümüzdeki yıl ise farklı bir süt ürünü piyasaya sürmeyi planlayan Emre Vural, 2016’da ise ürettiği yoğurdu yurt dışına göndermeyi kafasına koymuş...
Bir asırlık bir öykü
Dile kolay 95 yıllık süt üretim deneyimi olan Vurallar Süt Ürünleri, bugün Emre Vural Çiftliği markasıyla yoluna devam ediyor. Vuralar Süt Ürünleri Yönetim Kurulu Başkanı Emre Vural’la şirketin dünü, bugünü ve yarınını konuştuk. Ailenin süt üretimi yolculuğunun 1919’lara dayandığını hatırlatan Emre Vural, dede İbrahim Faik Vural’ın sektörle tanışma öyküsünü şöyle anlattı:
“Malum, savaş yılları. Köyün erkeklerinin çoğu cephede. Dedem küçük olduğu için evde kalmış. Tabii evin, köyün ihtiyaçlarının karşılanması gerekiyor. Dedem küçük yaşına rağmen iki inek alıyor. Zamanla da önemli bir noktaya geliyor. 1957’de ise ineklerde ilk kez uygulanan suni döllenme yöntemini kullanıyor. Yıllar sonra babam Mehmet Tevfik Vural ile dedem yollarını ayırma kararı alıyor. Dedem babama 5 inek veriyor. Babam da zamanla önemli adımlar attı. Büyük üreticilerin önemli süt tedarikçilerinden oldu. 1975’te süt sağımı konusunda teknolojiyle ilk buluşma gerçekleşirken, her on yılda daha modern sistemlerle, süt üretimini çok daha hijyenik ve kaliteli hale getirdik.”
Üçüncü kuşak işbaşında
Doğanlar Köyü’ndeki çiftliklerinin zamanla metropol içinde kalması nedeniyle taşınma kararı aldıklarını söyleyen Emre Vural, 1993’te Menemen’deki tesisin temellerini attıklarını belirterek, “Burası da uzun yıllar faaliyet gösterdi. Ben üniversite okudum. Farklı bir sektörde işe başladım. Tabii o zamana kadar hep süt üretiminin içindeydim. Bir beyaz eşya firmasında yöneticiydim. Ama aklımda hep süt üretimiyle ilgili düşünceler vardı. Bir süre sonra o işten ayrılarak baba ocağına döndüm. 2013’Te de Foça’da Vurallar Süt Ürünleri’ni kurduk. Üçüncü kuşak olarak ben ve kardeşim Baran Vural’ın katkılarıyla süt üretiminde son nokta olan ‘Gönüllü Sağım’ yöntemiyle sektörde kalite çıtasını üst seviyeye yükselttik” diyor.
VERİMLİLİK ARTIYOR
Foça’da geçtiğimiz yıl devreye giren ve son teknolojiyle üretim yapan çiftlik, mevcutlardan oldukça farklı. Çiftliği farklı kılansa gönüllü sağımla süt üretilmesi. Bu yönüyle çiftlik Asya Kıtası’nın ilk gönüllü sağım çiftliği... Foça’daki tesislerinde ürettiği süt ürünlerini, soğuk zinciri bozmadan mandıralarında işlediklerini belirten Emre Vural, ürünlerini Karşıyaka Girne Bulvarı’ndaki mağazasında ve a plus kategorisindeki şarküterilerde son tüketiciyle buluşturduklarını söylüyor. ‘Mutlu İnekler, Doyumsuz Lezzetler’ sloganıyla hizmet verdiklerini belirten Emre Vural, çiftliğin 30 dekar alana kurulduğunu anlatarak, şu bilgileri paylaştı:
“Holstein tipi 250 büyükbaş hayvanla üretim yapıyoruz. Gönüllü sağım tekniğiyle inekler strese girmiyor ve yüzde 10-15 arası verim sağlıyoruz. Nasıl insanlar sevdikleri işi yapınca, özgürce hareket edince başarılı oluyorsa hayvanlar da özgür iradeleriyle yem ve sularını tüketip kendi istekleriyle sağımları yapıldığında verimlilik artıyor. 30 dekarlık alanda çeşitli meyve ağaçlarımız bulunuyor.”
AMİRAL GEMİSİ YOĞURT
Emre Vural, sektördeki bilgi birikimlerini müşterilerle Emre Vural Çiftliği markasıyla buluşturmanın heyecanını yaşıyor. Vural, “Çömlekte, tam yağlı ve altın sarısı kaymakla sunduğumuz yoğurdumuzun tadına bakan İzmirliler, başkasını yemek istemiyor. Özellikle ballı yoğurdumuz için Girne’deki satış mağazamıza gelen müşterilerimiz var. Mutlu ineklerden gelen süt, özenle mayalanıyor. Avanos’ta özel olarak markamız için üretilmiş, Türk Gıda Kodeksi’ne uygun çömleklerde, nefes kesici kaymağıyla tüketiciye yoğurt olarak sunuluyor. Aldığımız olumlu geri dönüşlerle, yoğurtta markalaşmaya karar verdik” diyor.
2016’DA YURT DIŞI VAR
Emre Vural ile gelecek planlarını da konuştuk. Emre Vural Çiftliği’nin ürünleri şu anda ağırlıklı Ege Bölgesi’nde tüketiciyle buluşuyor. Burada 8 ana bayi ile yol aldıklarını belirten Emre Vural, “Mağaza konusunda da talepler alıyoruz. Ama daha sağlam adımlarla büyümek istiyoruz. Ama yıl sonuna doğru İstanbul’da ilk mağazamızı açacağız. Franchising modeliyle olacak. İzmir’de de düşünüyoruz. Önümüzdeki yıl ise farklı bir süt ürünü piyasaya sunacağız” bilgisini verdi.
Emre Vural’ın ayrıca, yurt dışıyla ilgili de düşünceleri var. Burada hedef ürettiği yoğurdu ihraç etmek, 2016’da hayata geçirmeyi planlıyor.
GÜZELLİK HAKEMİ
Emre Vural, ineklere bizim baktığımız gibi bakmıyor. Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı’ndan 1999’da morfolojik değerlendirme uzmanlığı ve ineklerde güzellik yarışması hakemliği sertifikası almış. İzmir’de bu konudaki tek hakem... “İneklerin Süha Özgermi’siyim” diyen Emre Vural, yurt dışındaki fuar ve yarışmaları yakından takip ettiğini söylüyor.
KISA KISA
* Gönüllü sağım yöntemiyle inekler özgürce dolaşıyor. İstediği zaman yem yiyor, su içiyor ve istediği zaman da kendini sağdırıyor. Emre Vural, “Bu sayede strese girmemiş mutlu inekler, lezzetine doyulmaz süt veriyor, hem de strese bağlı gelişebilecek bazı hayvan hastalıklarından korunmuş oluyor” diyor.
