Girişimin ‘igi’ hali

Öyle de olur... Tekstil mühendisliğini bitirir bitirmez profesyonel iş hayatına adım atar. Ama, Yiğit Sürücü’nün aklında farklı şeyler vardır. Çalıştığı firmanın desteğiyle bunların bir kısmını hayata geçirir. Bir süre sonra da eşi Deniz Sürücü ile organik bebek giyim markası ‘igi’yi kurar. Bir yandan profesyonel olarak kariyerine yön veren Yiğit Sürücü, öte tarafta ‘igi’nin ilk mağazasını İzmir Alsancak’ta açtı. Sürücü şimdi organik bir şekilde büyümek istiyor.

ÇİÇEĞİ burnunda bir girişim öyküsünün meyvesi, igi... Yiğit Sürücü’nün başlattığı, eşi Deniz Sürücü’nün de katkı koyduğu bir yapı. Ama, arkasında da bu girişimi destekleyen gönüllü bir el var. Ferdi Kaygusuzer... igi’nin kuruluşu öyküsünü ve gelecek planlarını bu üçlüden dinledik. İlk söz girişimin fitilini ateşleyen Yiğit Sürücü’nün... Öğretmen olan Samsunlu anne ve babasının ticarete, girişimciliğe hep temkinli yaklaştığını anlatan Yiğit Sürücü, ‘Aman oğlum yapma, sigortan yatsın, maaşını al. Başka bir şeye gerek yok’ sözleriyle büyüdüğünü söyleyerek, şöyle devam etti:

Annesinin istediği oldu

“Üniversite sınavına girdiğim dönem, İzmir’de bir aile dostumuz Egedeniz Tekstil’in genel müdürüydü. O, ‘Yiğit tekstil yazarsa, okulu bitirdiği zaman bizim şirkette çalışabilir’ gibi bir şey söyledi. Tabii annem bunun duyunca çok sevindi. Hem iş garantisi, hem de ağabeyimin de İzmir’de bulunması benim üniversite tercihimde belirleyici oldu. Ege Üniversitesi Tekstil Mühendisliği’ni kazandım. Bir süre sonra da Egedeniz’in genel müdürü aile dostumuz Ferdi Kaygusuzer’e verdiği sözü hatırlatmaya başladım. Ve 3’üncü sınıfta Egedeniz’in Almanya’da ürün verdiği bir firmada Erasmus kapsamında staja başladım. İşte burada hem organik tekstille tanıştım, hem de ilerde bireysel bir şeyler yapmam gerektiği fikri ortaya çıktı. Okulun ardından da annemin istediği oldu ve Ege Deniz Tekstil’de işbaşı yaptım.”

Hem girişimci hem profesyonel

Kariyerine profesyonel olarak devam eden Yiğit Sürücü’nün aklında bireysel olarak da farklı şeyler yapma istediği vardır. ‘Bir gün bir yoldan gidiyorsan, ertesi gün başka bir yolu kullanmalısın” diyen Yiğit Sürücü, 2012’de çalıştığı firmaya Almanya’da da gördüğü bir proje sunar. Sürücü, hikayenin devamını şöyle anlattı:
“Proje özel hastaneleri kapsıyordu. Burada da hastanelerin, bizim hazırladığımız organik yeni doğan setlerini bir farkındalık olarak konuklarına vermesini amaçlıyordu. Projeyi özel hastanelere sundum. Çok çalıştık, ama sonuç alamadık. Ve proje rafa kalktı. Eşim Deniz Sürücü, biyolog. Bir firmada satış şefiydi. İşinden ayrılınca birlikte bir şeyler yapalım diye konuşmaya başladık. Ve geçtiğimiz yıl, 2012’de yaptığımız projeyi daha profesyonel bir bakışla hayata geçirmeye karar verdik. Yoğun bir çalışmanın ardından da organik bebek giyim markası igi ortaya çıktı. Geçtiğimiz hafta, Alsancak’ta ilk mağazamızı açtık. Eşimle birlikte bu işi yürütüyoruz. Ben, hem girişimci, hem de profesyonel olarak yoluma devam ediyorum.”

UÇMADAN ORGANİK BÜYÜME

igi markasının ortaya çıkış öyküsü de biraz ilginç. Yabancı müşterilerin ismini telaffuz etmekte zorlandığını ve Yiğit yerine İgit dediğini söyleyen Yiğit Sürücü, “Marka için isim araştırırken bu, bir çağrışım yarattı. ‘inga’, ‘agu’ gibi bir etki uyandırdı. Böylece İgit’ten ‘igi’ ismi çıkmış oldu. İsimden sonra logo arayışında da bir süre müze ve hayvanat bahçesi gezdik. Ve sonuçta Yeni Zelanda’nın kivi kuşu ile tanıştık. Kivi kuşu uçamıyor, ama çok hızlı koşabiliyor. Bu yapısı, bizim marka mantalitemize uygun olduğunu düşündük ve logo olarak kivi kuşunu belirledik. Biz ayaklarımız yere bassın ve emin adımlarla yürüyelim istiyoruz” diyerek uçmadan, organik büyüceklerini aktardı.

YOL HARİTASI ÇİZİLİYOR

igi bugün tüketiciye iki kanaldan ulaşıyor. Mağaza ve internet. Deniz Sürücü, “Mağazacılık çok yeni bir süreç. Buradan edineceğimiz deneyimle bu alandaki yol haritamızı ortaya koyacağız. Her yerde olalım gibi bir kaygımız yok. Kendi mağazamız dışında çeşitli firmalara da markamızla ürün vermeye başladık. Cornerlar olabilir. Bayilik talepleri alıyoruz. Ama tüm bunları ilk mağazadan alacağımız geri dönüşle şekillendireceğiz” diyerek, satış ve pazarlama stratejilerine ilişkin bilgi verdi.

KAMU SPOTU

Yiğit Sürücü, organik tekstile gönül verdiklerini ve bu alanda kamu görevi üstlendiklerini belirterek, “Olaya ticari bakmıyoruz. Bizim ürünlerin bir kalitesi ve buna bağlı daha uzun süreli kullanımı var. Ama bebeklerin fiziksel gelişimi hızlı olduğu için kullanım süresi çok az. Bizde ilk kullanıcıdan sonra bu kıyafetlerin başkalarıyla paylaşılması. Bizim amacımız tüketimi artırmak değil, aksine daha da düşürmek. Bunun yolu da kaliteli üretimden geçiyor” bilgisini paylaştı.

STANDARTLARIN DIŞINDA

igi’nin üretimini organik tekstilde sertifikalı bir kurum olan Egedeniz Tekstil’in yaptığını paylaşan Yiğit sürücü, tasarım konusunda da bir ajansla yol aldıklarını söylüyor. Standartların dışında bir çizgilerinin bulunduğunu söyleyen Sürücü, “Şu an 5 tane yaz koleksiyonumuz var. 16 parçalık bir set. Kış koleksiyonunda bunu yüzde 50 büyüteceğiz. Bir sonraki sezonda da iki katına çıkarmayı planlıyoruz” dedi.

BU AMCA BİR BAŞKA

igi’nin ortaya çıkmasında önemli bir pay sahibi de hiç kuşkusuz markanın amcası ve Egedeniz Tekstil’in Genel Müdürü Ferdi Kaygusuzer... Kaygusuzer, “Egedeniz Tekstil, organik konusunda Türkiye’nin ilk sertifikalı kurumu. Bugün ağırlıklı yurtdışındaki birçok markaya organik tekstil ürünleri üretiyoruz. Yiğit Sürücü de bizim için önemli bir mesai arkadaşımız. Bir takım girişimcilik planları olunca biz de destek olduk. Hem firmadan kopmadı, hem de kendi işini kurmuş oldu. Egedeniz büyük firma olduğu için bu tip bir organizasyonu yönlendirmesi zor olurdu. Şimdi Yiğit Sürücü, hem çalışanımız hem de üretim yaptığımız bir müşterimiz. igi ile iç piyasada onlar yol alacak, bize de markanın kullanım hakkını verdi. Biz de Avrupa’daki butik mağazalara ihracat yapacağız” diyerek, igi ile olan bağını aktardı.

NEDİR BU GOTS

Yiğit Sürücü, ürünlerinin ‘GOTS’ standartlarına uygun üretildiğini söylüyor. GOTS ile ilgili ise şu bilgiyi verdi; “Tarımda, zararlı kimyasallar, böcek ilaçları ve GDO’lu tohumlar kullanılmaz. Çalışanlar için standartlara uygun adil çalışma koşulları sağlanır. Su ve enerji kullanımı kontrol altındadır. Üretim ve ambalajlamada ise zararlı kimyasallar, klorin, toksik ağır metaller, PVC içeren ambalajlar kullanılmaz. Ürünlere en az yüzde 95 organik elyaftan üretilir. Çevre dostu üretim yapılır. Atıklar minimuma indirgenir. Sonuç olarak, çevreye ve insan haklarına saygılı bir üretim süreci, temiz ve yaşanabilir bir dünya. Sağlıklı nesiller” diyor.

KISA KISA

* igi’de müdür, başkan gibi pozisyonlar yok. Onun yerine, şirketin kurucuları Yiğit Sürücü baba, Deniz Sürücü de anne unvanına sahip. Bugüne kadar her türlü desteği sağlayan Ferdi Kaygusuzer ise amca pozisyonunda. 

* igi ile birlikte bir de sözlük oluşmuş. Yiğit Sürücü, “Artık bizim dünyamızda iyinin yerini igi aldı. Yeni bir fiil ortaya çıktı” diyor.