Çikolatanın mimarı

12’sinde arkadaşı Banu’yla lokantacılık oynayabilmek için yemekler pişirir... Taş gibi şeyleri lezzet küpüymüş gibi arkadaşına yedirir. Hayatı mutfakta geçen İpek Yatmaz, üniversite tercihini ise mimarlıktan yana kullanır. Kariyerine mimarlık alanında devam etse de mutfakla bağını hiç koparmaz. 2006’da da bu merakını ticari bir yapıya dönüştürmenin ilk adımını atar. Mimarlık bürosunun bir odasını mutfak haline getiren İpek Yatmaz, bir yandan çizim öte tarafta ise pasta ve çikolata yapar. Bugün mimarlığın yanı sıra İpeksi Tatlar markasıyla pasta ve çikolata üreten Yatmaz’ın gündeminde farkındalık yaratan kurslar var...

İPEK Yatmaz... Sevdiği uğraşı, mesleği haline getirenlerden... Hatta ‘iki karpuz bir koltuğa sığmaz’ atasözüne inat aynı anda iki işi bir arada yürütme başarısını gösteren başarılı bir girişimci. Atelye Mimarlık ile İpeksi Tatlar’ın kurucusu yüksek mimar İpek Yatmaz, hem mutfak merakının nasıl işi haline geldiğini hem de geleceğe dair planlarını anlattı. Aslında her şeyin dış hekimi babasının yemek konusunda gösterdiği titizlikle başladığını aktaran İpek Yatmaz, şöyle devam etti:

DERS TEKRARLARI BİLE MUTFAKTA
“Babam öğlen yediğini akşam, akşam yediğini de başka öğününde yemezdi. Her öğüne yeni bir yemek ve zengin bir sofra isterdi. Durum böyle olunca da resim öğretmeni olan annem mutfakta sürekli yemek yapardı. Ben de annemin yanında mutfakta olmayı, ona yardım etmeyi çok severdim. Tezgaha boyum yetişmediği için de ayağımın altına konan küçük sandalyeyle tezgaha erişip kek tenceresinin dibini sıyırma karşılığında kekleri karıştırırdım. Ders tekrarlarımı bile mutfakta yapar hale gelmiştim. İlk kekimi 8 yaşımda yaptıktan sonra, farklı arayışlara girdim. 12 yaşında arkadaşım Banu’yla lokantacılık oynayabilmek için yemekler pişirdim, undan hamur yapıp kızarttım. Ve bu taş gibi şeyleri lezzet küpüymüş gibi hem kendim hem de arkadaşıma yedirdim.”

BEKAR ARKADAŞLARINA YEMEK
İzmir’de ticaret lisesinde okuyan İpek Yatmaz, üniversiteyi kazanabilmek için bir süre mutfaktan uzak kalır. Dokuz Eylül Üniversitesi Mimarlık Bölümü’nü dereceyle kazanır. Üniversiteden dereceyle mezun olduğunu aktaran Yatmaz, daha sonra master için İstanbul’un yolunu tutar. 22 yaşında evlendiğini söyleyen Yatmaz, “Bir yandan master, bir yandan iş bir yandan da bekar arkadaşlarıma devamlı yemek yaptığım bir dönem yaşadım. O dönem catring kurmayı bile düşündüm. Doktora aşamasında İzmir’e geri döndüm. İlk etapta İzmir’de iş bulamadım. Bir süre sonra da boşandım. Uzun bir süre mutfakla yollarımı ayırdım. Ağırlığımı mimarlığa verdim. Dekorasyon ve mimari projeler üzerinde çalıştım” diyerek, 1999’da kendi mimarlık bürosunu açtığını söyledi.

‘MİMAR EKMEK SATAR MI?’ DEDİ
2000’li yılların başında bir arkadaşının ‘peynir nasıl yapılır’ sorusu, Yatmaz’ın mutfağa olan ilgisini yeniden canlandırır. Yoğun araştırmaların ardından, evde peynir üretir. Yatmaz, şöyle devam etti:
“Ama bu işin astarı yüzünden pahalıydı. Ben de peynir yerine ekmek yapmaya karar verdim. Bir anda sürekli ekmek yapar hale geldim. Çevremden ciddi talep gördüm. En son bir arkadaşım bunları satmamı önerdi. ‘Mimarım, ekmek mi satacağım’ diye karşı çıksam da yönlendirdiği bir kafeye gittim. Onlar da ekmek yerine cheesecake istedi. Bu istek İpeksi Tatları doğurdu. Her ne kadar mimari alanda yoğun olsam da öteki tarafta yemek yapmayı özlediğimi fark ettim. Yemek ve pasta kurslarına gittim. Yaptığım pastalara bir talep oluştu. Sonra çikolata fikri doğdu. Uzun araştırımlar sonunda bu işi de öğrendim. Bunun bir diploması olmalı düşündüm ve Belçika’da Advance Pralin Çikolata Kursu’na katıldım. Ve mimarlıktan sonra ikinci işim İpeksi Tatlar ile çikolata oldu.”

ÖNCE EVİN MUTFAĞI SONRA OFİSİN BİR ODASI

ÇİKOLATA ve pasta için bir süre evinin mutfağını kullanan İpek Yatmaz, “Mutfaktan çıkamaz olmuştum. Bu da mimarlık alanındaki işlerimi olumsuz etkiler hale gelince, mimarlık ofisimin bir odasını mutfağa çevirdim. 2013’te ofisin alt katından İpeksi Tatlar ismiyle mağaza açtım. Dört yıllık sürenin ardından da fiziki şartlardaki sıkıntı nedeniyle mart ayında Alsancak’ta yeni bir atölye kurdum. Artık cadde üstünde değilim ama sağlıklı beslenmeye takık olanlar bizi yine buluyor” diyor.

BU DA ÇİKOLATA

ÇİKOLATAYI çoğu insanın çocukluk anılarında yer etmiş masalsı bir mutluluk olarak tarif eden İpek Yatmaz, “Bir çocuğun çikolata yemesi hiçbir yasakla engellenemez. Sütlü ve fildişi çikolatalar şeker ve yağ miktarının çok olması nedeniyle çocukların tercihi oluyor. Ben de bunun yerine çocuklara bitter çikolatayı sevdirmek adına hareket geçtim. Ve Çocuklata ortaya çıktı. Bu seride sevimli karakterlerle bitter çikolatayı çocuklara sevdirmeye çalışıyorum. Yüksek oranda kakaodan oluşan bitter çikolata, içerisinde barındırdığı kalsiyum, fosfor, magnezyum, demir, çinko ve bakır mineraller nedeniyle çocuklarda bağışıklık sistemini güçlendirir, zeka ve kemik gelişimini destekler” diyerek, çocukların çikolata kültürünü bitterle öğrenmesini istediğini paylaştı.

HOCASIYLA TARTIŞTI
İPEKSİ Tatlar’da amiral gemisi çikolata. İpek Yatmaz, “Migren ağrılarımı mısır şurubunun tetiklediğini öğrendiğim gün ‘ürettiğim hiçbir ürüne türevi ne olursa olsun katkı maddesi koymayacağım’ dedim. Belçika’da hocamla bu konu yüzünden tartıştım bile. O ısrarla ‘içine glikoz şurubu ve sorbitol koymadan çikolata yapamazsın ve satamazsın’ dedi. Ben de ısrarla ‘yaparım’ dedim. Adamın satamazsın dediği şeyin ne olduğunu Türkiye’ye döndüğümde, yani dükkanım olunca anladım. O 10 ton çikolata üretiminden bahsediyordu” diyerek üretim süreciyle ilgili bilgi verdi.

DENEYİMLERİNİ PAYLAŞIYOR
İPEK Yatmaz, bugün pasta ve çikolata üretiminin yanı sıra bu alanda kurs, atölye ve etkinlik adı altında farklı çalışmalar içerisinde. “Alsancak atölyesiyle birlikte biriktirdiklerimi insanlarla paylaşma kararı aldım” diyen İpek Yatmaz, şöyle devam etti: “Burada seviye seviye çikolata yapımıyla ilgili kurslarımız oluyor. Sağlıklı ekmek nasıl yapılır onu öğretiyorum. Pratik yemekler nasıl yapılır temalı kurslar gerçekleştiriyoruz. Farklı yemek kurslarımızda var. Bir de buluşma noktası eski kulüp havasında etkinlerimiz oluyor.”

ÖZGÜN TATLAR

TAZE, katkısız ve şık çikolatalar ürettiğini söyleyen İpek Yatmaz, “10’a yakın çeşidimiz var. Bunların hepsi benim tarifime göre yapılıyor. Bunların arasında özgün çikolatalarımız da var. Bildik olanları da yine özgünleştiriyoruz. Tüm bunları da bir yardımcımla yapıyorum. Tabii işin boyutuna göre imece usulü büyüme kabiliyetimizde var. Bu yapıyla devam edeceğiz. Şu an çikolataların üstüne baskı yapabiliyoruz. Şirket logolarını ya da doğum günü, yıl dönümü kutlamalarını özel bir teknikle çikolataya aktarabiliyoruz. Bu alanda çalışmalarımızı geliştirmek istiyorum” diyerek, insanların kendilerini özel hissetmesini sağlamaya çalıştığını paylaştı.