Paylaş
Kadıköy Şifa Hastanesi Klinik Mikrobiyoloji ve Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Dr. Aylin İzat Liceoğlu’nun verdiği bilgiye göre, bebekler, çocuklar, yaşlılar, gebeler veya kronik hastalığı olan kişiler seyahatle ilgili riskler açısından özel olarak değerlendirilmeli. Özellikle aşılama, ilaç kullanımı, havayolu seyahatinin riskleri, kronik hastalıklarda kullanılan ilaçların doz ayarlamaları gibi pek çok durum gözden geçirilmeli.
Dünya Sağlık Örgütü (WHO), Orta ve Uzakdoğu, Afrika ve Latin Amerika’yı seyahat enfeksiyonları açısından en riskli bölgeler olarak tanımlıyor. Neyse ki Türkiye düşük riskli bölgeler arasında. Dr. Liceoğlu, “Unutmamak gerekir ki, seyahatin amacına göre gelişmiş bir ülkenin bile bazı bölgeleri riskli olabilir. Ya da Afrika’ya iş için gitmekle, safariye gitmenin riski aynı değil” diyor.
Diğer bir önemli nokta da seyahatin yapılacağı zaman. Örneğin grip mevsimi kuzey yarımküre için kasım-mart, güney yarımküre için nisan-eylül arasında. Seyahat edenler genellikle kalabalık taşıtlarla yolculuk yaptıkları ve kalabalık yerleri gezdikleri için grip açısından risk altında.
ENFEKSİYON BULAŞMA YOLLARI
Seyahat enfeksiyonlarından, bulaşma yolu engelenerek korunmak mümkün. Başlıca enfeksiyon bulaşma yolları şunlar:
* Vektörler (sinek, böcek vs.): Eğer şartlar uygunsa vücudumuzu kapatacak giysiler giymeliyiz. Giysilerin kapatamadığı bölgeler için böcek uzaklaştırıcılar işe yarar. Etkisinin devamı için mutlaka 6 saat arayla tekrarlanmalı. Cibinlik kullanmak, cibinlikleri ilaçlamak da etkili. Hava akımı sineklerin uçmasını zorlaştırdığından klimalı otellerde bu önlemlere gerek yok.
* Su ve yiyecekler: Yiyecek ve içeceklerle ilgili temel kural ‘kaynatın, pişirin, soyun veya unutun’ olmalı. Bu nedenle birkaç saattir oda sıcaklığında bulunan pişmiş yiyecekler yenmemeli, tamamen pişmiş ve hala sıcak olan yemekler yenmeli. Çiğ ve az pişmiş yumurta içeren yemekler yenmemeli. Kabuklu sebze ve meyveleri ancak kendimiz soyarsak yemeliyiz. Sokak satıcılarından yemek ve dondurma almamalı, suların güvenliğinden emin olmadığımız yerlerde ya ağzı kapalı ticari sular ya da kaynatılan sular tüketmeliyiz. Böyle bölgelerde buz küpleri de hastalık bulaşma riskini artırabilir. Diş fırçalarken dahi mutlaka temiz olduğu bilinen sular kullanılmalı. Temizliği şüpheli havuz ve deniz sularında kesinlikle yüzülmemeli.
* Solunum yolu: Özellikle geri kalmış ülkelere uzun süreli seyahatler için önemli. Aktif tüberkülozu olan kişilerin uçakla seyahatine izin verilmemeli. Seyahat sırasında kalabalık ortamlardan ve öksüren kişilerden uzak durulmaya çalışılmalı.
* Cinsel yol: HIV ve cinsel yolla bulaşan diğer hastalıklar risk teşkil ediyor. Bu nedenle yeterince tanınmayan kişilerle cinsel temastan kaçınmak veya kondom kullanmak öneriliyor. Ancak kondomda dahi yırtılma veya dökülme nedeniyle yüzde 3-5 oranında risk bulunduğu unutulmamalı.
* Kan yolu: Seyahat sırasında herhangi bir nedenle sağlık kuruluşuna başvurmak gerektiğinde kullanılacak iğnelerin mutlaka tek kullanımlık olmasına dikkat edilmeli, dövme gibi işlemlerden kaçınılmalı.
Seyahat kliniklerine başvurabilirsiniz
Seyahat klinikleri, seyahatle ilişkili hastalıkların önlenmesi için seyahat edecek kişilere seyahat öncesi danışmanlık hizmeti vermeyi amaçlar. Seyahatin kişiye getireceği riskler değerlendirilir. Seyahat riskleri kişinin yaşına, cinsiyetine, sağlık durumuna veya seyahatin yapılacağı yere, amacına, süresine bağlı olarak değişir. Türkiye’de de bazı özel hastanelerin seyahat hastalıkları kliniği bulunuyor.
Paylaş