Paylaş
Kamp finalinde, Bundesliga’nın klasiklerinden VfL Bochum ile oynanan maçı da Colman’ın penaltı golüyle kazandı. Özellikle Giray, Ferhat, Tjikuzu’nun öne çıktığı bir çalışma döneminde forvetlerin sessizliği dikkat çekti. Teknik Direktör Broos’un yerleştirmeye çalıştığı bol paslı, sabır isteyen, disiplinli oyun anlayışı, zaman alacak besbelli. Ortak akıl ve sabır mümkün olursa, keyif veren bir Trabzonspor izleyecek futbolseverler.
Final maçındaki görüntü, diğerlerinden çok farklı değildi. Trabzon takımı, geçmişin aksine sahada kavga etmeyi değil, futbol oynamayı düşünüyordu. Bu, takımın özgüveni, kazanmaya olan inancıyla doğrudan ilgili. Ofansif özellikleri yüksek Colman, Engin, Selçuk, Gökhan ve hatta ön libero Tjikuzu, Karadeniz ekibinin hep ileri bakmasını sağlıyor. Ancak bu isimlerin forvetle olan ilişkilerinin yetersiz düzeyde oluşu, Trabzonspor’un önemli sorunu.
Geçen sezon kurulan takımın gün geçtikçe birbirini tanıması, oyuncuların birbirlerini daha iyi anlamaları mümkün olduğunda, tüm eksiklerine karşın iyi futbol oynama çabasında bir ekip çıkıyor.
Tekke nostaljisi
Eksiklere gelince, zorlama sol açık Engin’in daha verimli olabileceği sağ kanada veya forvet arkasına gelmesi ve sol kanada can getirecek iyi bir isim bulunması gerekiyor. Klasik anlamda bir sağbek gerekliliği de ortada. Stoper Tayfun ve orta saha Serkan’dan uyarlama sağbek ancak bu kadar oluyor.
Ve elbette bir iyi santrfor. Hani şu her vurduğunu gol yapan cinsinden! Özellikle ligde gol kralı olmuş Gökhan Ünal ile Umut’un Bochum maçında yapamadıklarını gördükten sonra, bir golcü şart oldu. Yoksa Avni Aker’de bu sezon sıkça Fatih Tekke nostaljisi yapılır.
Hollanda kampında Trabzonspor’un moral kazanmak dışında, başardığı en önemli iş ise gurbetçiyi mutlu etmek oldu.
Paylaş