Paylaş
1.Evliliğimde bu sene 25 yılımızı tamamladık. Bir zorbanın elinde oyuncak olduğum 25 yıl. Eşimin zulümlerine katlanmak zorundaydım çünkü üç tane güzel evladım var. Onlara bakabilsem inanın bir gün bile durmam. Beni buradan birilerinin çıkarması için yıllarca yalvardım. Arkamda güçlü, zengin bir ailem olsaydı beni kurtarırlardı. Bu kurtarıcı kim olabilir?
Bir kurtarıcıyı sadece bir kurban bekler. İnan daha çok beklersin. Bu kurtarıcı sadece sen olabilirsin. Ailece tekamülünüz ne ise onu yaşayacaksınız. Benim yönlendirme yapmam doğru olmaz. Sana kuracağım birkaç kelime ile senin kurtarıcın da olamam bunun da farkındayım. Senin için farkındalık yaratabilirim. Her kaostan sonra bir kozmos olur. Bu dualite yani ikiliktir. Her zorluktan sonra bir kolaylık vardır. Ayette de geçtiği gibi “Rahmân ve Rahîm olan Allah'ın ismiyle. 1- Senin için bağrını açmadık mı? 2- İndirmedik mi senden o yükünü? 3- O sırtında gıcırdamakta olan (ve bu şekilde sana eziyet veren) yükünü? 4- Senin şanını yüceltmedik mi? 5- Demek ki, zorlukla beraber bir kolaylık var. 6- Evet o zorlukla beraber bir kolaylık var! 7- O halde boş kaldığında yine kalk yorul! 8- Ve ancak Rabb’inden ümit et, hep O'na doğrul!”Kur’an-İnşirah. Her zorlukta bir kolaylık vardır’ı iki kez tekrarlaması elbette daralmış göğsümüzü daha hafifletir. Evlilik bağımlılığından serbest kalman için önce kendin ve evlatların için yeterli olmalısın. Daha sonra kurtarıcı beklemek yerine, güçlü bir ailem olsaydı diye kurbanlığı seçmek yerine kendi kurtarıcın olmayı seçmen gerekiyor. Yüce Yaratıcının gücü her daim seninle. Hatırla…
2.Gastronomi bölümü mezunuyum. Yıllardır ünlü bir restoranda bulaşıkçı olarak çalışıyorum. Benim ne kadar yetenekli olduğumu fark eden şefim, ben ne kadar yaparsam o kadar beni eziyor. Burada tıkandım, kaldım. Buradan kurtulmamın tek çaresi bolca param olması ve iş kurmam. Buradan çıkmam için bir mucizeye ihtiyacım var ve sizi okudukça mucizelere beni inandırdınız. Bu mucize benim için de çalışır mı?
Bir yerde çakılıp kalıp orada kurtarıcı bekleyerek elbette ki mucize gerçekleşmez. Mucizelerin gerçekleşmesi için gereken adımı ve gereken çabayı göstermelisin. Orada çalışarak ne kadar çaba gösterdiğinin farkındayım. Büyük bir sıçrayış yerine bebek adımı bile bir adımdır. Şefinle konuşmak iyi bir adım olabilir. Bu sırada belki farklı bir restoranda çalışmak da bir başka adım olabilir. Bulaşık yıkayarak yeteneğini gösteremeyeceğin kesin. Hazır bu motivasyonun varken aşkla bu işi yapmak istiyorken adım atmalısın. Sen enerjini ortaya koyduğunda doğaüstü yardımlar seni bulacak emin ol. Rehberler de seni bulur elbette… Birileri gelir bir yol açılır. İlk başta yapıcı olmalısın eğer olmuyorsa yer değişikliği yapabilirsin. Bu tip kararlar almadan önce bir ay üstüne uyumanı sana tavsiye ederim. Önemli kararlarımızda bir ay sakince üstüne uyursak ve ondan sonra aynı kararımız da netsek ancak o zaman yer ve yön değişikliği yapmalıyız. Mucize sensin…. Kendi kurtarıcın da sensin. Bu yolda doğaüstü yardımlar seni bulacak emin ol.
3.Üniversiteden mezun olduktan sonra bir hocam maddi olarak çok zor bir durumda olduğumu biliyordu ve yurt dışı eğitimlerimde burs alabilmem için en az benim kadar çaba gösterdi. Sayesinde yurt dışında master yaptım ve burada iş kurdum. Hayatımda bana evrenin elinin direkt değdiğini hissetmiştim. İki yıldır bir hastalıkla savaşıyorum, yürümekte zorlanıyorum ve bana evrenin yine elinin dokunmasına öyle ihtiyacım var ki. O zamanlar inancım tamdı, şu an ise her gün inancımı yitiriyorum. Bana yeniden el uzatması için ne yapmalıyım?
‘Yaradan’, ‘Evren’, ‘Enerji’ ismini her nasıl öğrendiysen zaten eli her an senin üzerinde ve hatta hep seninle. Elini senin üzerinden hiç çekmemişken incinerek, gücenerek belki bu bağı sen hafifletiyorsundur. Şifana en kısa zamanda ulaşmanı diliyorum. Ruhun mucizeler yaratmayı o kadar iyi biliyor ki bunu unutmuş olamazsın. Çekim yasasını çalıştırmak için yüzde 100 inanıyor olmalısın. Rezonans yasasını çalıştırmak için ise hak ettiğine inanmalısın. Hak ettiğine inanırsan rezonans yasası çalışır ve olmaması için bir sebep yoktur. Hastalıkların en önemli sebebi duygusal hafızaların birikimidir. Hastalığının detayları konusunda bilgi vermediğin için duygusal sebebini yazamasam da bu konuda destek alırsan iyi geleceğinden eminim. Bilinçli bir farkındalık koymanı rica ediyorum. Hastalığın ne zaman başladı? Hastalık başlarken hayatında neler oluyordu? Bu soruların yanıtını bulmanı istiyorum. Neler hissetmiştin? Hastalığı duygularınla yarattığına göre kendi şifacın da olabilirsin. Yine de haddimi bilerek bazen de kadersel olarak hastalık gelir ve bizi bir yere, bir yöne alır. O evren seninle ve her zaman iyileri senin üzerinde.
4. Masallarda olduğu gibi bizim de hayatımızda her zaman bir kurtarıcı, kahraman olsa da kurtulsam diyorum. İzlediğim Hollywood filmlerinde de öyle. Benim için de bir kahraman bir kurtarıcı var mı? Beyaz atlı prens falan olsa şu aralar hayatım nasıl da değişir? Yoksa kurbağayı öpmek zorunda mıyım?
Öyle güzel bir soru ki… Mitler ve masallar arketipler üzerine kurulmuştur. Carl Gustav Jung kuramına göre bu arketipler kollektif bilinçte hep vardı ve var olacak. Aslında bilinç dışında bu arke tipleri o kadar iyi biliyorsun ki masalları ve mitleri okudukça içselleştirebiliyorsun. Hollywood filmlerinde de hep bu arketipler kullanılıyor. Kurban arketipi, kahraman arketipi, zorba arketipi ve sonrasında doğaüstü yardımlar, rehberler geliyor… Balinanın karnından hayatın dilinden zor deneyimlerden ve süreçlerden çıkış kahramanın sonsuz yolculuğu… Bu hep var oldu ve var olacak. Beyaz atlı prensine kavuşabilmek için evet kurbağayı öpmelisin! Bilinç dışında kurbağayı öpmek gölge yanını fark etmek ve dönüştürmeyi seçmektir. Yani en çirkin, en kötü, en karanlık yönün ve yönlerin neler? Kurbağa öpmek bunları kabul edip dönüştürmek demektir. Bunları dönüştürdükten sonra hayatında büyük sıçrayış olacağından eminim. Kahraman da kurtarıcı da sensin.
5. Hayatta hep zorluklar beni mi bulur? Bundan çok sıkıldım artık. Etrafımdaki herkesin hayatı çok yolunda giderken benimki tersliklerle dolu. Ben talihsiz miyim bu kader mi bilemiyorum? Kader mi yoksa benim seçimim mi, nasıl ayırt edebilirim sizce?
Kuantum fiziğine göre her şey sıkıştığı kadar genişler. O yüzden sıkıntı çektiğin kadar rahat edeceksin bu kesin bilgi. Mutlak kaderimiz söz konusu olduğumuzda basiretimiz bağlanır. Ne olması gerekiyorsa aynı şekilde olur. Seçime bağlı kaderimizi ise bilinç dışımızla, inançlarımızla, bilinç dışı kayıtlarımızla seçiyoruz. Kimse talihsiz değildir. Bazı talihsizlikler bizi bulabilir ama bundaki hikmeti biz göremiyor olabiliriz. Ya da talihsiz olduğuna inandığın için talihsizlikleri çekiyor olabilir misin? Bilinç dışı kayıtlarımıza göre deneyimler çekiyoruz biliyorsun. İnan mutlak kaderle seçime bağlı kaderi benim de ayırt etmem mümkün değil. Benim de aklım almayacak kadar yetilerim yetmeyecek kadar karmaşık bir konu. Bunu kimse bilemez. Biz sadece çalışırız daha iyi bir ben yaratmaya, daha iyi bir hayat yaratmaya niyet ederiz. Gereken ne varsa yaparız. Bilinç dışı hizmet etmeyen kolilerimizi değiştiririz, hayatımızdaki dönüşümü izleriz. Çoğu zaman hayatımızda muhteşem değişiklikler, dönüşümler olur. Ama bazen de olmaz. Mutlaka derse yaşanması gereken zaten yaşanacaktır. Bu şansızlık talihsizlik konusunu bence bir düşünmelisin. Bilinçli bir farkındalık koyarak belki destek alabilirsin.
Paylaş