Paylaş
Gölge yanımız orada bizim dönüşmeyi bekleyen parçamızdır. Gölge yanlarımızı dönüştürdüğümüzde daha erdemli bir birey olur ve bilgelik yolunda yol alırız. Gölge yanımız bizim nahoş yanlarımızdır. Dönüşmeyen gölge yanlarımız bunu fark edene, dönüştürene kadar mükerrer şekilde karşımıza çıkacaktır.
1-Eşimle oğlum sürekli çatışıyor ve tartışıyorlar. Her ikisi de inatçı ve anlayışsız. Birbirlerinin gölge yanlarını yansıtıyorlar. Onlara nasıl yardımcı olabilirim?
Ne kadar farkındalığı olan bir anne… Birbirlerinin en sivri yanlarını birbirlerine yansıtıyorlar ki fark edip dönüştürebilsinler ancak diğerleri bizim gibi bakamayabilir. Diğerlerinde neyden hoşlanmıyorsak bu bizde de var ve dönüştürülmeyi bekliyor. Anlayışlı ve hoşgörülü olmak birer erdem. Bilgelik yolunda bu erdemleri kazanabilmemiz ve toplayabilmemiz için farklı kişiler üzerinden bize deneyim olarak sunulur. Bu erdem şu anda baba üzerinden yansıyorsa ileride otorite, patron, öğretmen ve çeşitli eril figürler üzerinden yine yansıyacaktır. Sadece rol veriyoruz, aynı patenin tekrarını izleyeceğiz. Bu kadar farkındalıklı bir anne ve eşin onlara rehberlik edebileceğinden eminim. Esneklik, anlayış, hoşgörünün birer erdem olduğundan bahsedebilirsiniz ama inanın sadece hazırlar alabilir.
2- Gölge yanlarımı nasıl fark ederim?
Gölge yanımızı en kolay fark etme yolu, en çok neye sinirlendiğini fark etmen. Seni delirten şeyler neler? Seni en çok kimler sinirlendirir, neden? Öfke varsa bizim fark etmemiz gereken bir şey vardır. Bu şey de dönüşmeyi bekliyordur. Değişmek yeterli değildir, dönüşmek gereklidir. Değişim yatayına olur ve bazen hizmet etmeyen yönde de olabilir. Dönüşüm ise dikeyine, erdemlidir. Dönüştükçe daha bilgelik yolunda yol almış oluruz.
3- Gölge yanlarımı fark ettim, mesela dedikodu yapanlardan nefret ederim ve dedikodu yaptığımı fark ettim. Bunu değiştirmeye çalışsam da iş yerimde arkadaşlarım buna imkân tanımıyor. Kesmeye çalışsam da devam ediyorlar ve bir bakıyorum beni de içlerine almışlar. Bundan kurtulmanın bir yolu var mı? Acaba ben hâlâ bir şeyleri değiştiremedim mi?
Farkındalık yüzde 50 çözüm yaratır ancak buna bilinçli bir farkındalık koymalıyız. Neden etrafınızda bu durum devam ediyor? Aslında hâlâ beslenen bir tarafı olmalı. Bundan tamamen sıyrılmaya niyet edin ve devam ederse o ortamdan uzaklaşın. O ortamda sizi tutan ne? Bir hava almak için çıkabilirsiniz. Bunu yaptıkça diğerleri bundan beslenmediğinizi fark edecekler ve keseceklerdir. Aslına bakarsan biz dönüştüğümüzde bunu yapanlar da bize çekilmeyecekler. Bundan kendini serbest bıraktığında daha farkındalıklı ruhları kendine çekeceğinden eminim.
4- ‘Herkes bir gölge taşır’ der C.G.Jung… Gölgemizi tanımanın bize nasıl katkısı olabilir. Ben gölgemi tanıdım değiştim diyelim eşim ve sorunlar, yaşadığım ailesi nasıl değişecek? Onların değişmesi gerekirken yine iş benim başıma düşüyor. Bundan o kadar yoruldum ki onlar değişse nasıl olur?
Gölge yanımızı fark etmek ve dönüştürmek Jung‘a göre bireyleşme sürecinin temelidir. Bireyleşme bireyselleşmeden farklıdır ve karıştırılmamalıdır. Bireyleşmek, bir bütün olmak, tamamlanmak, ermek, bilgeleşme, insan-ı kamil olmak, üstat olmak, kendin olmak… Her kadim bilgide farklı isimlendirilse de yol aynıdır. Erdemli bir insan olmak tüm erdemleri tamamladığımızda ve ustalaştığımızda bireyleşir yani bilge insan oluruz. Tabii ki bu yol öyle kolay bir yol değildir. Bu yolda en zor erdemler olan sabır, adalet, kabul, teslimiyet, tevekkül, esneklik, hoşgörü gibi erdemler vardır. Mükemmel olmaya çalışmayı kastetmiyorum, tamamlanmayı kastediyorum. Onlar erdemlerde ne durumdalar? Belki daha çok toylar… Bunun yaşla ilgisi yok, bu erdemli ve değerlerine sahip çıkan bir insan olmakla ilgili… Diğerlerini kendin gibi düşünmeyi bırakıp insanı olduğu gibi kabul etmelisin. İlişkilerdeki mesafeni, değerini korumayı öğrenmelisin. Özsevgi, özdeğer, özsaygı hepsi birer erdem, bu erdemlerini geliştirdiğinde sana saygı göstermeyi, seni koşulsuz sevmeyi ve sana değer vermeyi senden öğrenecekler, öğrenemezlerse gidecekler ve kopuşlar olacak. Kendine dön, içine dön… Dönüş.
5- Gölge yanımı fark edip değiştirmek çabamdan sıkılmış ve yorulmuş durumda bir kadınım. Kendim üzerinde yıllardır çalışıyorum, bir mentörle 5 yıldır çalışıyorum. Eksikleri fark ediyor, elimden geleni yapıyorum ama etrafım bir türlü değişmiyor. Hatta o kadar başkalaştık ki eşimle aynı evde bile pek karşılaşamaz olduk. Bir çocukla yaşamak beni artık çok zorluyor. Eşimin ailesi hâlâ onun büyümesine fırsat tanımıyor ve arkasını topluyor. O kadar destek oluyorlar ki eşim hiç sorumluluk almıyor. Israrlarıma rağmen mentörle çalışmak istemiyor. Böyle bir çocuktan çocuk yapmak da saçmalık olur. Daha sorumluluğunu alamazken baba olma sorumluluğunu alamayacak. Ben anne olmak istiyorum ve çaresizim. Bana çare olur musunuz?
Bir mentörle çalışıyor olman, gölge yanlarını dönüştürme çabanı çok taktir ettim ama ne kadar kontrolcü olduğunu fark etmelisin. Belki diğerlerini kendi tekamüllerinde biraz daha serbest bırakmalısın. Bazen insanlar basitçe hazır değildir. İnsanlar hazır olduklarında dönüşebilirler. Bir çocukla yaşadığın aşikâr… Bir yetişkin olabilirsin ya da bilgelik yolunda biri… Ama bir bilge diğerlerinin tekamülünde ışık olur, rehberlik eder. Eşinin öğretmeni, annesi değilsin, kontrolü bırak. Bir çocukla bir bilgelik yolunda kişi yan yana pek olmaz. Senin yazışma stilinden anladığım ise sen de daha yetişkinlik evresindesin. Birlikte dönüşebilirsiniz ama bu zorla olmaz. Ona rehberlik etmelisin. Eşine ailesinin çok destek olması, arkasını toplamalarına senin öfkeleniyor olman senin gölge yanını işaret ediyor. Yani ne zaman desteksiz hissettin? Konu eşin olduğu için baban sana destek oldu mu? Otorite, baba, Tanrı, patron eril enerji konularına bakmalısın… Desteklendin mi? İlk ne zaman desteksiz hissettin… İlk ne zaman her şeyi senin yapman istendi ya da her şeyi sen üstlenerek ilgi, sevgi, saygınlık kazandın? Belki bu konulara mentörünle bakmalısın. Belki de daha ruhsal ve erdemleri bilen bir mentörle yol alman daha aydınlatıcı olabilir.
Paylaş