Paylaş
1-Bilinç dışı ve bilinçaltı ikisi de kullanılıyor hangisi daha doğru?
Freud bakış açısında olan kişiler genelde ‘bilinçaltı’nı kullanırken benim gibi Carl Gustav Jung ekolünü benimseyenler ise ‘bilinç dışı’nı kullanır. Aslına bakarsanız doğru çeviri ve doğru kullanım ‘bilinç dışı’dır. Bilincin dışı vardır.
2-Bilinç dışı ve bilinç bizi nasıl etkiliyor?
Bilincimiz hemen altında bilinç dışımız ve daha altında kollektif bilinç dışımız var. Bilincimiz yüzde 3’ümüzken bilinç dışı ve kolektif bilinç dışımız bizim yüzde 97’mizdir. Hayatımızda aldığımız kararlar, verdiğimiz tepkiler, hislerimiz bilinç dışımızın yansımasıdır. Yani farkında olmadan yaptığımız çoğu şeyden bilinç dışımız sorumludur.
3- Bilinç dışımızda yüklü olanlar hayat boyu mu yükleniyor yoksa bahsedildiği gibi çocukluğumuzda yaşadıklarımızla mı oluşuyor?
Bilinç dışı kayıtlarımızın yüzde 85’i 0-7 yaşta kayıtlanıyor. Yüzde 70’i ise 0-3 yaşımızda kayıtlanıyor. Yani zannedilenin aksine erken çocukluk dönemi, bebeklik ve anne karnı kayıtlarımız bilinç dışımızın tamamına yakınını kapsıyor.
4- Bilinç dışı kayıtlarımızı nasıl fark ederiz? Yani bir kısmı muhakkak bizim için iyi iken, bizi zora sokan, bizi yoran, üzen olaylardaki kayıtlarımızı nasıl fark ederiz?
Bilinç dışı kayıtlarımızın çok önemli bir kısmı bize hizmet eder. Bize hizmet etmeyen kayıtlarımız ise bizi üzen, yoran, inciten, zarar veren deneyimleri yaşamamıza sebep olur. Bizim sürekli yaşadığımız, başımıza tekrar tekrar gelen olumsuz deneyimlere dikkat etmeliyiz. Bu bir paterni işaret eder. Hep aynı zorlukları yaşıyorsak bunun altında muhakkak birden fazla hizmet etmeyen bilinç dışı kaydı vardır. Hep aynı bizi üzen, değersiz hissettiren, aldatan, kandıran, inciten, yoran insanı kendinize çekiyorsanız bunun muhakkak bir sebebi vardır. Bu insan sizin bilinç dışınızın tezahürüdür. Burada bilinç dışı kayıtları yaşayan kişi tarafından fark edilmesi bazen zor olabilir. Ama çok tekrar olduğunda bunu fark edebilir. Bazen de bir yakını bunun altını çizebilir. İnsan blender’ın içinde dönerken başına gelenlerde farkındalığı olamayabiliyor. Zor bir deneyimi tekrar tekrar yaşıyor, zorluğun içinden bir türlü çıkılamıyorsa buna yukarıdan geniş bir perspektiften bakılmalıdır. Kişi kendi sırtını göremez o yüzden deneyimli bir dost ya da bir danışmanlıkla çözüm bulunacaktır. Buna imkânı olmayanlar için şunu rahatlıkla söyleyebilirim; olayın farkına varmak bir sorunun yüzde 50’sini çözmektedir. Bilinçli bir farkındalıkla olaya yaklaşmak çok iyi bir çözüm olacaktır. Daha sonra ise bunu bir egzersizi yapar gibi dönüştürmeye başlamak sorunu ortadan kaldırır bu olamazsa destek almak çözecektir.
5- İnsanlar hemen hemen aynı deneyimleri yaşıyor ama çok farklı hissedebiliyorlar, kimi çok üzülürken kiminin umurunda bile olmuyor, kimi mahcup hissederken kimi de değersiz hissediyor bunun sebebi ne olabilir?
Nedeni bilinç dışı kayıtları... İçimizdeki yaralı, yetim çocukla ilgili... Yaşadığımız deneyim bizim bir tuşumuza basıyor ve adeta bir dosya programını açıyor, bu olay bize çocukluğumuzda yaşadığımız bir deneyimi çağrıştırıyor ve sonucunda o zamanda ne hissetiysek o hissi hissediyoruz. Bu bizim genetik kayıtlarımızdan ya da kollektif yani görünmez ağlarla bağlı olduğumuz, diğerlerinden de bize kayıtlanmış olabilir. Her ne olursa olsun mutlak kaderimiz değişmez ancak diğer her şey dönüşmeye açıktır. Dönüşüm cesaret ister konu cesaretin var mı? Bilin istedim... Sevgimle...
Paylaş