Paylaş
Müzik kliplerini pornodan saydı...
Eğlence programındaki Ça Ça Ça ve Mambo danslarındaki figürleri ‘erotik’, kadın dansçıların kıyafetlerini ‘müstehcen’ buldu...
Kadın programında sunucu, katılımcı kadına “Daha önce flört ettin mi?” türevi sorular sordu diye 234 bin lira ceza kesti.
Çizgi film yüzünden bir kanala uyarı geçti.
Bir dizideki dansözlerin ‘dans eden yarı çıplak kadınlar’ olduğunu söyledi, çocuk ve gençlerin olumsuz etkileneceğini yine yeni yeniden vurguladı.
Mustafa Keser TRT’de “Vibratör gibi adamım” dedi diye kanalı uyardı. Üst kurul değerlendirmiş, yetinmemiş uzman görüşüne başvurmuş. Uzman TDK’ya bakmış, meğer vibratör ‘titreşim yaratan araç’ demekmiş. Falan filan.
Bir televizyon kanalı bir basketbol takımının dansçılarını konuk etti diye cezadan kıl payı kurtuldu. Meğer dans gösterisi sırasında kameralar kadın dansçıların ‘bazı bölgelerine’ zum yapmış, çocukların gelişimi olumsuz etkilenecekmiş.
*
M.U.C.K dizisinin fragmanına “Erotik” dedi, 400 bin liralık cezayı dayadı.
Kızlar sahneye şort, mayo, külotlu çorap ve taytla çıkıyormuş.
Dansta büyük ölçüde cinsel hareketler tasvir ediliyormuş.
Şortlu kız yerde erotik hareket yapıyormuş.
Kızla erkek karşılıklı gelip birbirlerine doğru sallanıyormuş.
Tüm grup arka arkaya sıralanarak ileri geri sallanıyormuş.
Dans çiftlerin erotik bakış ve duruşlarıyla son bulmuş.
Çocuklar bunları izledikçe cinsel davranışları zarar görür, psikolojik travma yaşar, erken yaşta uyarılır ve cinsel tutkunluğa kapılabilirmiş.
*
RTÜK’ün en abes faaliyeti ‘Alt dudak-üst dudak’ raporuydu.
Kara Para Aşk dizisindeki öpüşme sahnesi gençler arasında yaygın olan lip-o-suction yöntemiymiş, bu da edebe aykırıymış.
Çiftlerden biri diğerinin alt dudağını emerken, diğeri onun üst dudağını emiyormuş.
Bu öpüşme stili cinsel adaba aykırıymış.
Burada öpüşmenin bir-iki adım ötesine geçiliyormuş.
Öpüşme sahnesinin uzun uzadıya ve öpüşmeyi aşan niteliklerle ve çekim teknikleriyle verilmesi dizinin akışına ve senaryoya nasıl bir katkı vereceği tartışılmalıymış.
Çocuk ve gençlerin fiziksel, zihinsel ve ahlaki gelişimine zarar verecek türde içerik taşıyormuş.
*
RTÜK’ün son bombası ise Kanal D’ye kestiği 410 bin liralık ceza.
Ben Bilmem Eşim Bilir adlı yarışma programı genel ahlaka aykırıymış ve Türk aile yapısını bozuyormuş.
Erkek yarışmacılar eşleri olmayan kadınlarla hareketli müzik eşliğinde dans ettirilmişler.
Ortaya çıkan tablo erkeklerin eşlerini aldatmasını teşvik edici ve aile huzurunu bozucu bir ortam sunuyormuş.
Bir erkek ancak karısıyla, bir kadın ancak kocasıyla mı dans edebilir?
*
RTÜK üyelerini çocuk ve aile psikoloğu, sosyolog falan sanıyorsanız fena halde yanılıyorsunuz. Aralarında bir anayasa profesörü var, birkaçı siyasal bilgiler, birkaçı iletişim mezunu. Biri coğrafya bölümünden mezun olmuş. Biri de elektrik-elektronik mühendisi.
Acaba bu zatlar hangi sıfatla koca bir milletin ahlak yapısını belirliyorlar?
Hangi uzmanlıkla çocukların ve gençlerin ahlaki, zihinsel ve fiziksel gelişimini nelerin etkileyeceğine dair görüş bildirebiliyorlar?
Hangi yeterlilikle çağdışı zihniyetlerini bize dayatabiliyorlar?
*
Tane tane söyleyelim o vakit: Türkiye İran değil, silkelenin ve kendinize gelin.
Diyanet İşleri Başkanı’nı oturtsak RTÜK’ün sandalyesine, emin olun o bile bu kadar ileri gitmez!
Paylaş