Orduların tek görevi savaşmak mı?

TEDGlobal’de NATO Başkumandanı James Stavridis’i görmek ilginçti. Stavridis, 21’inci yüzyıl savunmasına çok farklı bakıyor.
Yakın geçmişin savunmaya dair örneklerini anlatırken Stavridis, I. Dünya Savaşı’nda Verdun cephesine ait bir fotoğrafı ekrana yansıtıyor. Verdun’da 300 günde 700 bin kişi ölmüştü. II. Dünya Savaşı’nda Stalingrad’da aynı sürede 2 milyon kişi hayatını kaybetti.
Ve insanlık durmadan yeni duvarlar inşa etti: Maginot Hattı, Berlin Duvarı, Demir Perde... Ama Stavridis’in dediği gibi, “Duvarlar işe yaramıyor.” Stavridis’e göre farklı bir modele ihtiyacımız var: “Savunma amaçlı duvarlar dikmek yerine, köprüler yapmalıyız.”
Stavridis “Açık kaynak savunması uluslarla kurumları, özelle kamuyu birbirine bağlamakla ilgili. Ve daha çok sosyal ağlarda yürütülen stratejik iletişimle...” diyor.

21’inci yüzyılda tehditler neler?

Stavridis dikenli telle çevrili bir gemi resmi gösteriyor.
Akordeon şeklindeki dikenli telin orada bulunma nedeni korsanlardan korunmak. (Geçtiğimiz yıl 20 gemi korsanlara esir düştü.)
Tabii ki siber denizden de gelen tehdit büyük. Stavridis, 10 milyar dolarlık kredi kartı dolandırıcılığına imza atan iki adamdan söz ediyor. 2 trilyon dolar civarında kâr eden devasa bir dolandırıcılık sektörü var.
Stavridis’ı endişelendiren diğer bir tehdit yasa dışı kaçakçılık: Narkotik, silah, ve insan kaçakçılığı... Bunların hepsi evrensel ortak varlıklarda gerçekleşiyor: “Kaçakçılık daha çok denizde yapılıyor ancak aynı zamanda küresel ekonomilerin farklı yerlerinde...” Stavridis bir denizaltı fotoğrafı gösterip şöyle diyor: “Keşke bunun uyuşturucu kaçakçılığını önlemek üzere ABD tarafından kullanılan bir denizaltı olduğunu söyleyebilseydim. Ama değil. Bu, Kolombiya’nın ormanlarında yapılmış, 6 ton kokain ve 4 mürettebat taşıyan bir denizaltı.” Ve son olarak Afganistan’daki haşhaş tarlalarının fotoğrafı geliyor ekrana. Stavridis, El Kaide’nin küresel bir ağ olduğuna ve terörizmin evrensel ortak varlıkların bir parçası olduğuna işaret ediyor.
“Sadece silah namlusuyla kendimizi savunamayız” diyor. Askeri güce ihtiyacımız olduğundan ve gerektiğinde gücün kullanılacağından söz ediyor. Ama 21’inci yüzyılda savunma çok daha karmaşık bir konu. Afganlar arasında okumamışlık oranının yüzde 85’i bulduğunu ve NATO’nun askeri eğitimin bir parçası olarak onlara okuma yazmayı öğrettiğini anlatıyor. Bugüne dek 200 binin üzerinde kişiye eğitim vermişler. (Konuşmanın Afganistan’la ilgili kısmını epey önyargılı dinlediğimi söylemeliyim.)
Stavridis hastane gemisi Comfort’ı örnek gösteriyor. Bu bir askeri gemi ancak askeriye, hükümetten siviller ve birçok kuruluştan gönüllüler olmak üzere 500 mürettebatı var. Bu mürettebat 4-5 aylığına denize açılıp 400 bin kişiyi tedavi ediyor. O gemide “çok farklı bir şekilde savunma yaratmanın gücünü görüyorsunuz.”
Stavridis orduların gerektiğinde savaşa hazır olması gerektiği kanısında ancak bunun dışında insanlığa katkıda bulunmak için daha birçok farklı yol olduğuna inanıyor. �
Sözlerini Wikipedia örneğiyle tamamlıyor: Wikipedia bir odadaki 12 dahi tarafından yaratılmadı. Her gün, onbinlerce kişi buraya bilgi ekliyor, onbinlercesi de bilgiyi buradan alıyor. Hiç kimse, hepimizin toplamı kadar akıllı olamaz. Paylaşım ve bağlantı kurma 21’inci yüzyıl savunmasını mümkün kılıyor.”