Paylaş
Son “panik dalgası” Facebook timeline’larını silip süpürdü geçen hafta. “Yarın son teslim tarihi” diye başlayan ve kah “Jandarma Genel Komutanlığı Bilişim Suçları Sosyal Ağ Bildirgesi”nden, kah Roma tüzüğünden dem vurarak uzuun uzun yazılmış bir metin, Facebook duvarlarını süsledi.
Şimdi “Roma tüzüğü” filan deyince böyle bir “bilirkişi edalı”, böyle bir “havalı” oluyor ya metinler... Metin içinde terör konusu geçtiği için de pek çok Facebook kullanıcısının inanması hayli kolay oldu.
Oysa “Hı-hı, Roma tüzüğü, dur ben bir çay koyup geleyim, sen anlat...” deyip geçmeliydiniz.
Peki...
Facebook kullanıcılarının terör ile ilgili sahip oldukları korkuları kullanarak “Vay be, nasıl da inandırdık” diye bilgisayarları başında zevkle sırıtan bu sahte mesajların üreticileri, acaba bunu neden yapıyor?
Gerçekten bize bir zararı var mı bu mesajların? Jandarma komutanı merkezden yola çıktı, birazdan bizi evimizden almaya mı gelecek?
Öncelikle, ben de Jandarma Genel Komutanlığı Bilişim Suçları Sosyal Ağ Bildirgesi’ne dayanarak bu yazıyı sağlam bir temele oturtmak isterdim ancak bu bildirgeyi yayınlayan jandarma değil, ancak Şirinler Köyü Jandarma Genel Merkezi olabilir.
Böyle bir belge yok, zaten Facebook’a da jandarma bakmıyor. O yüzden rahat olun.
Gelin, bu işin uzmanları ne diyor, onları dinleyelim.
Hürriyet Teknoloji Editörü Selim Öztürk, “Facebook’un ya da WhatsApp’ın paralı olacağı yönünde bir içerik vardı aylar aylar önce.
Bunu uydurana bir faydası yok; ama trend olduğunda ‘Vay be atıp tuttuk, herkes paylaşıyor, ne saf millet’ diye bu olayı uyduranlar şöyle bir koltuklarında gerinip mutlu oluyorlar” diyor.
Tabii sadece bu saçmalıkları yayan kişinin ego tatminine yaramıyor, bunu yayanın ekonomik sebepleri de var. Olmasa şaşardık, öyle değil mi?
“Şöyle düşünün, etkileşim ve takipçi kazanıyor bu ‘uyarı’ların yayıldığı sayfa, hem de organik olarak. Bot hesaba bile ihtiyacı yok, çünkü insanlar bu uyarıların yer aldığı sayfaları paylaştıkça o sayfanın takipçisi artıyor.
Ve sıkı durun, işin kalbi de şu: Bu sayfaları sonra satıyorlar, satılan sayfa da artık yeni sahibinin elinde hangi amaçla kullanılırsa” diyor Öztürk.
Resmileşti, dikkat!
Evet “Facebook’a bakmazsa ölecek” hastalığından mustarip Habitus okuru, bu tip “Birazdan Facebook müdürü sizi gelip evden aldıracak” tipi saçmalıklar, insanların en temel korkularını suistimal ederek kendine fayda sağlayan üçkağıtçıların eseri.
Şimdi, bu paragrafı alıp, Facebook timeline’ınıza yapıştırın, çünkü yarın teslim tarihi. Yoksa Roma tüzüğü!
Mark Zuckerberg gelip size “cıss” yapacak!
Resmileşti, dikkat!
Şaka bir yana, teknolojinin hızla ilerlediği, değiştiği, değişimleri takip etmenin neredeyse olanaksız olduğu günümüzde, teknoloji okuryazarlığı da düşüyor. Sosyal medya sayesinde söz konusu olan ve içinde yalan haberlerin de bol miktarda bulunduğu bilgi bombardımanı içindeyiz. Bu bombardımanın içinden doğru olan bilgiyi seçerek doğru yorumlayabilmek herkes için çok zor. Dolayısıyla bu “Resmileşti, dikkat!”, “Yarın teslim tarihi” gibi saçmalıkları eğitim seviyesi yüksek olan tanıdıklarımızın, arkadaşlarımızın, büyüklerimizin de paylaştığını görebiliyoruz.
İşte bu sebeple, bilenler, bilmeyenlere bu konuları sıkılmadan, usanmadan anlatmalı. Teknoloji okuryazarlığını elden ele yayalım efendim!
Tanıdıkları bilgilendirme meselesini “bireysel sosyal sorumluluk projesi” olarak görebilirsiniz dilerseniz...
Paylaş