Teyzeleşmeye dair unuttuklarım

Evdeki torba sayısının artışı, çocukların size “abla” değil “teyze” diyebilmesi, gece çıkmaktan vazgeçmek, ergen kızları “bizim zamanımızda” hikayeleriyle kilitlemek gibi örnekleri konuşmuş, bir yandan neşelenirken bir yandan da yılların hızla geçtiğini fark ederek hüzünlenmiştik.

Meseleyi o gün noktaladığımı sanmıştım ancak çok önemli bazı teyze işaret ve işaretçilerini atladığımı fark ettim.

Şunları da hatırlatmadan geçemeyeceğim:

OTOMOBİLDE SEYAHAT EDERKEN: Arka koltuk ya da şoförün yan koltuğunda otururken tavanın yan tarafındaki tutmaçlardan sıkıca tutuyor ve arabadan inene kadar bırakmıyorsanız bal gibi teyzesiniz. Merkezkaç kuvvetinden korkmaya başlamak, teyzeleşme sürecinin önemli bir emaresidir.

KAPALI PAKETLERİ AÇARKEN: Kağıt mendil, pötibör bisküvi, draje sakız jelatini gibi, açma yerinden tutup yavaşça çektiğinizde tereyağından kıl çeker gibi açabileceğiniz pakedimsi oluşumları açamıyor, popo kısmını hırsla yoluyorsanız, hiç oyalanmayınız, doğru altın gününe.

DUŞ ALIRKEN: Şampuanı, kutusunu deforme edecek kadar hırpalayarak, tüm kol gücünü harcayarak sıkıyor ve şişeleri ortalarından hunharca ezilmiş şekilde bırakıyorsan, teyzecim, olduğun yerde kal da sırtını keseleyeyim.

TELEFONDA ADRES TARİF EDERKEN: Bir arkadaşınız telefonun ucundaki kişiye adres tarifi yaparken ve bu konuda bir sorun yaşamamakta iken siz
yüksek sesle “camiden sağa de, CAMİDEN SAĞA” diye bağırarak müdahale etmek konusunda kendinize hakim olamıyorsanız siz çoktan teyze olmuşsunuz. Yalnız bu,“unisex” bir emare. Bu konuyu amcalaşma yolunda ilerleyen Habitus okurları da üzerlerine alınabilir. Yine de iki kişilik telefon görüşmesine müdahale eden üçüncü kişinin bu arzusunun çıkış noktasını anlayabilmiş değilim.

Sorarım sana, benim o adresi yeterince iyi tarif edemeyeceğimi nereden çıkardın ha, a teyzem?

Açık adresi vermişim, sen demeden ben çoktaaan camiden sağa gir demişim, biz aramızda anlaşmışız, sen hâlâ orada çırpınıyorsun.

Bir de konuşturmazlar ha. Ne sen dediğini anlarsın, ne karşındakini duyarsın, o hâlâ “camiyi karşına al de, sağdaki sokak de, halk ekmeği bulsun önce, solunda kalacak de” diye söylenir.

BEBEK BAKARKEN: Bir bebeğe mama yediriyorsunuz. Bebecik yutar gibi yapıp mamayı aynen tükürüyor. İşte o ağzının kenarında kalan mamaları toparlarken kaşığı çeneden sıyırıyorsanız, unutmayın, bunu ancak bir teyze yapabilir.

Ve diğerleri...

ÇOCUK SARMALAMASI: Önümüz kış. Çocuğunuzu astronot gibi sarıp sarmalama, kapüşon içi bere, kaban içi 2 kat hırka, yün fanila altı normal fanila, yetmedi, atkıyla sımsıkı sarma dürtüsüyle yanıp tutuşuyorsanız teyze değil de nesiniz?

HACKER SEMPATİSİ: Mailinize gelen “Bill Gates servetini dağıtıyor”, “Hesabınız Mark Zuckerberg tarafından ele geçirildi/merhaba ben Harry Potter, zor durumdayım ve paraya ihtiyacım var, eğer, password ve ana kızlık soyadınızı göndermezseniz hem hesabınız kapatılacak, hem de bilgisayarınız gümm diye patlayacak”; yetmedi, “Bu maili 100 arkadaşına forward etmezseniz sizi lanetleyeceğiz” maillerine inanıyorsanız
teyzesiniz siz.

OTOMOBİL KULLANIMI: Otoyolda iş çıkış saatleri değilse ve bir kaza yoksa, olağandışı bir trafikle karşı karşıyaysanız bilin ki sebebi teyzeleşme süreci yaşayan bir genç kadındır. Kendisi direksiyona ağaca yapışmış koala dirayetiyle sarılmıştır. 30 km/s hızı geçmez. Üstelik korna seslerini duymaz, yapılan selektörleri görmez. Ooof of.