Geçen hafta seyahat yazarı Saffet Emre Tonguç’la konuştuğumuzda, Oprah Winfrey’in gezi boyunca rehberliğini yaptığını söylemişti.
İmzaladıkları gizlilik sözleşmesinden ötürü seyahat bitene kadar “Ee, naaptınız, anlatsana, anlatsana” minvalindeki sorularımı “Fakat sözleşme, fakat gizlilik” diye diye geçiştirmek mecburiyetinde kalmıştı tabii.
Seyahat pazar günü bitti, Saffet sözleşme prangasından kurtuldu, üstüne bir de ben “Bana neler yaptığınızı anlat, yoksa seni ‘Melike’nin Saffet’e Avrupa’da çektirebileceği 101 işkence’ kitabımın kahramanı yaparım” diye tehdit edince bülbül kesildi efendim.
Size Oprah’nın Türkiye’deki maceralarından bir takım notları da ben aktarayım: * Alışveriş için, 13 yıl önce geldiğinde gezip çok beğendiği Kapalıçarşı’yı değil, küçük dükkanları tercih etmiş. şöyle ki: Alışveriş günü birkaç arkadaşıyla birlikte Kapalıçarşı’nın yolunu tutmuş. Otoparka vardıklarında kalabalığın içine karışmaktan son dakikada vazgeçmiş, Sultanahmet’e dönmüş, “ıznik Classics” mağazasından alışveriş yapmış. * Biliyorsunuz bu geziye Winfrey’nin şirketi Harpo Inc. çalışanları davetli olarak katılmıştı. Oprah onları davet etmekle kalmamış, ayrıca her çalışanının bütün tatil harcamasını da kendisi karşılamış. Boşuna demiyorum böyle patron dostlar başına diye... * Bu tatilde korumasına bile izin vermiş. Koruması onunla birlikte gemi seyahatine katılırken, geçici olarak başka bir korumayı işe almış. * Ve enteresan bir hikaye: Saffet’in uzun süre kanser tedavisi görmüş ve sağlığına kavuşmuş bir arkadaşı var. Tedavisi boyunca, Oprah Winfrey’i çok ilham verici bulduğu için programını takip etmiş.
Saffet’e, tüm bu zaman boyunca kendisini ne kadar iyi hissettirdiğini, iyileşme sürecinde ona ne kadar faydası dokunduğunu anlatmış bir vakit. Üstelik Oprah için bir şiir de yazmış o dönemde! Saffet bu hikayeyi anlatınca, Oprah “Arkadaşını da davet ediyorum partime” demiş. Tabii Saffet imzaladıkları gizlilik sözleşmesinden ve bunun özel bir parti olmasından ötürü çekincesini dile getirmiş ancak Oprah partide onu muhakkak görmek istediğini söylemiş. Malum gece arkadaşı gelmiş, Oprah gece boyunca onu yanından ayırmamış, en yakın arkadaşı Gayle King ile tanıştırmış ve diğer arkadaşlarına hikayesini anlatmış, durmuş. Şöhret ve güç insanı her zaman yamuk yumuk bir insana dönüştürmüyor yani...
Amerikalılara Türkiye’yi anlatacak
The Oprah Winfrey Show’un eylül ayında yeni sezonu başlayacak. Oprah’nın yakın arkadaşları “Yeni sezonda hep Türkiye konuşulacak” diyorlarmış. Bu cümle önemli. Çünkü Amerikalılar Oprah’yı hipnotize olmuş gibi izliyor. O ne dese onu yapıyor, onunla yatıyor, onunla kalkıyor. Obama’ya verdiği destek sayesinde kampanyanın nasıl şahlandığını hatırlayın...
Her alanda bir “Oprah etkisi” söz konusu. Programında bir ürün öneriyor, ertesi gün milyonlarca satılıyor, depolar boşalıyor... “Zengin olmanın yolu senin ürününü önermesidir” deniliyor. ıki ay önce CNBC bu konuyla ilgili “The Oprah Effect” (Oprah etkisi) isimli özel bir program hazırladı, iş bu boyutta yani. Time dergisi tarafından her sene hazırlanan “En etkili 100 insan” listesinin demirbaşı olduğunu da ekleyeyim. Herkes onun ağzının içine bakıyor, dolayısıyla bu geziye kendi programında yer verecek olması önemli. Sürekli kendimizi sınırlarımız dışında doğru anlatma derdinde değil miyiz?
Hadi buyurun, Oprah bunu kendi ülkesinde bizim adımıza eylülde yapacak işte.
Çok sıkıldım!
Erkekler, canları bir şeye sıkıldığında ya da düşünürken işaret ve başparmaklarının ucu arasında sakallarını döndürmesin. Daha itici bir görüntü olamaz, çok sıkıldım! Sakallarımızla oynamayalım.
Birileri Nejat ışler’e müsekkin versin. Magazine alerjik olunur da bu kadar değil yahu! Çok sıkıldım onun bu hallerinden. Fotoğrafını çekenlere “Buradan sağ çıkamazsınız” demiş. Allah göstermesin, adam yarın boğulsa senden bilirler Nejat!
Santana şapkasını çıkarsın. Takke düşsün, kel görünsün. Altında tavşan mı saklıyor, nedir? Bir kerecik de aksesuvarsız görelim. Eda Taşpınar artık daha fazla yanmasın. Güneş bile sıkıldı Eda’dan. Meşin topa döndü derisi. Vallahi çok üzülüyorum, erken yaşlanacak. Ivana Sert karın bölgesinde ıskandinavya haritası gibi deseni olan mayokinisiyle nasıl izsiz yandığını açıklasın. Açıklasın, alacağım, giyeceğim o mayokiniyi. Bir de 5000 Euro’ya sattığı tasarımlarında taksit yapıyor mu, bankadan kredi alıp biner biner ödeyerek almak istiyorum da.