Paylaş
Daha önce bir sorun yoktu, eğitim sistemi herkesin içindeki yeteneği çıkarmaya yarayan doğru bir sistemdi ve YGS, herkesin doğru üniversiteye yerleşmesini sağlayan doğru bir sınavdı.
Sınav sürecinde öğrenciler psikolojik olarak büyük zarar görüyordu. Fakat kimse ölmediği için bunda bir sorun yoktu. Hem birtakım ergen hezeyanları yüzünden koskoca sınav sistemini gözden geçirecek değillerdi ya. Çocuklar madem bu kadar bunalıyorlardı, sınavdan sonra biraz tatil yapsınlar, geçerdi.
Öğrencilerin gördüğü zarar, biri bu sebepten hayatını kaybedene kadar gerçek bir sorun olarak değerlendirilmedi.
Örnekler bir değil, beş değil
- 18 yaşındaki Kayak Milli Takım sporcusu Aslı Nemutlu, Erzurum’da antrenman yapıyordu. Kayağı ayağından çıktı ve pistin kenarındaki perdelere çarptı. Pistin kenarına ağlar yerine tahta perdeler çekildiği; üstelik süngerle kaplanmadığı için çarpma sonucu boynunu kırdı. Pist kenarında ambulans yoktu. ıhmal üzerine ihmal, bir cana mal oldu. Yetkililer uyandı. Ancak gencecik bir sporcu hayatını kaybettikten sonra hata yaptıklarını anladılar.
- 1999 depreminde yaklaşık 17 bin 500 kişi, binaların altında kalarak can verdi. Son olarak Van, yüzlerce insana mezar oldu.
Büyük depremlerden sonra yetkililer uyandı. Deprem bölgesinde yaşadığımızı fark ettiler. Bunu fark etmeleri için usulsüzce yapılan binaların altında kalarak ölmemizi beklediler.
- Türkiye’de her sene trafik kazaları 10 bin insanın ölümüne yol açıyor. Her büyük ölümlü trafik kazasından sonra yeni önlemler alınıyor. Can kaybı yaşanmadan, kimse trafiğin bu memleketin en ciddi sorunlarından biri olduğunu anlamıyor, algılamıyor. Zaten trafik kurallarını, bu kuralları yapanlar çiğnediği, üstelik bu yetmiyormuş gibi her direksiyon başına oturanın trafiğe kolayca çıkmasına yolu onlar açtığı için, uyansalar da pek bir işe yaramıyor.
Her gün yüz binlerce insan, sabah karısını ve çocuğunu öpüyor, kelle koltukta yola çıkıyor...
İki kuruş için!
Geçen ay Esenyurt’ta yapımı süren bir alışveriş merkezinin inşaatında, işçilerin kaldığı çadırda yangın çıkması sonucu 11 kişi hayatını kaybetti. Bunun sebebi de yine göz göre göre ihmaldi. ıki kuruş kâr için, aldığı riskin farkına varmayan zihniyetti.
ışçilerin kaldığı çadırlarda acil çıkışlar yoktu. Çadırlarda yangın söndürme araçları bulunmuyordu. Elektrik tesisatı kitabına göre yapılmamıştı.
şantiye alanının tamamında da iş güvenliği ve işçi sağlığı önlemlerinin yetersiz olduğu anlaşıldı... Yetkililer yine geç uyandı.
Bu canımızı acıtan olayları niye tekrar hatırlattım size, biliyor musunuz?
Evvelki gün “gelişmemişlik belirtileri”nden konuşmuştuk ya...
Eğer yetkililer, ancak can kayıplarından sonra yolunda gitmeyen işlerle ilgili önlem almayı akıl ediyorlarsa...
ışte esas orası gerçekten gelişmemiş bir ülkedir. Bu koşullarda güvenle yaşamak için tek yapmanız gereken, her gün uyandığımızda “Umarım bugün, yetkililerin göz göre göre önlem almadıkları bir konuya emsal olacak bir kaza geçirmem” diye dua etmektir...
Paylaş