Bir yaz da Instagram’da böyle geçti

Her şey o “kol boyu fotoğraf” ile başladı.

Haberin Devamı

Belki daha önce böyle değildi, her gün “ne kadar güzelsin/karizmatiksin/seksisin/etkileyicisin” iltifatı duymak kolay değildi. Fakat insan bu, arsız işte istiyor. İnsan bir kere “like”a alıştı mı da vazgeçemiyor.
Her gün övgü alma, her gün pışpışlanmanın yeni yöntemi “Instagram’da işin suyunu çıkarmadan kendini fotoğraflamak” biliyorsunuz. Bu işe “sanat” dersek yeridir zira bu konuda en az profesyonel fotoğrafçılar kadar yetenekli kadın ve erkekler var. Başka bir canlı ya da objenin fotoğrafını o kadar iyi çekemiyorlar ancak iş kendilerine gelince... Auvvv, işte o konuda uzmanlar.
Geçen sene ayak fotoğrafı zulmü vardı hatırlayacak olursanız, en son bu sene Instagram’a video özelliği geldiğinde ayak VİDEOSU görüp can vermiştim. O günden beri ayak fotoğrafına az rastlar oldum.
Sebebi belli: Denize uzanmış parlak bronz bacak is the new black sevgili kol boyu fotoğraf sevdalısı Habitus okuru. Artık denize doğru uzanmış ayak değil, sosis mi bacak mı belli olmayan bir çift uzvun manzaralı halleri akıyor timeline’ımızda. Ayaktan daha mı iyi? İşte bakın onu bilemedim.
Fakat ikisinden de kötü olan varsa...
Ayak ve sosis bacak fotoğrafından daha kötüsü nedir biliyor musun sevgili Instagramcı Habitus okuru. Durmadan kendini kol boyundan çeken erkek. Aynısının kadınını kabul ediyoruz, “Ay canııım, yine kendini çekmiş, canı like istiyor” diyoruz ama bunun aynısını erkek yapınca en nazik tabirle “sakil” duruyor.
Hadi Kıvanç Tatlıtuğ olsan tamam, çek kendini, büstünü yaptır, hatta evine koy ama güneş gözlüğü takmış bir kıl torbasını veya sürekli yüz ifadeleri yapan burma bıyık bir egosantrik yarı-ünlüyü her dakika telefonumda görmek zorunda mıyım ben arkadaş.
Değilim tabii. O yüzden ne yapıyoruz, unfollow ediyoruz, rahat bir nefes alıyoruz.

Flu yemek fotoğrafçıları, nazarcılar, Google Images’cılar

Haberin Devamı

Ha, bir de -şimdi dostlar darılmasın ama- o yemek fotoğrafları ne ola kuzum? Eğer bir gıda reklamı için styling yapılmış bir tabak değilse, -mesela- 3 santim yukarıdan çekilmiş bir türlünün, kabak yemeğinin, pidenin veya fasulyenin nasıl bir görsel çekiciliği olabilir?
Hayır illa timeline’ımı flu-titrek yemek fotoğraflarıyla doldurmaya kararlıysan, az biraz yukarıdan çek, ne bileyim etrafı filan görelim, o kadar girme tabağa. Güzel değil, mide bulandırıcı görünüyor sadece. Yanılıyor muyum canım? Neresini layklayayım lapa gibi görünen tabak fotoğraflarının?
Yemek bir yana, sürekli kendi fotoğrafını koyup BANA SÜREKLİ NAZAR DEĞİYOR diyenler var ki, hayır madem değiyor koyma fotoğrafını? Bana kalırsa bu biraz da “KISKANILIYORUM” demenin ya da kıskanılma özlemi içinde olmanın tercümesi.
Düşünsenize, demek ki biz sürekli Instagram’a bakıp “BEN NEDEN ONUN GİBİ DEĞİLİM, ÇOK KISKANIYORUM” filan diyoruz ve bu arkadaşımıza sürekli nazar değiyor.
Neyse, toparlayalım şimdi, çok dağıldık. Demek neymiş, kelle, yemek, sosis bacak ve ayak fotoğraflarımızda azıcık dozu bilmek lazım. Sürekli kem gözlerden şikayetçiysek de, kedi fotoğrafı koyalım, kuş fotoğrafı koyalım, masa koyalım, sandalye koyalım.
Son olarak, Google Images’cıları da anmadan bu yazıyı bitirmek istemem. Turkuaz sahil fotoğrafı al, Instagram’a koy, altına da “Gününüz en az bu sahildeki denizyıldızı kadar ışıltılı geçsin, peri tozu konsun yüreğinize” gibi ağzımı beş karış açarak esnememe sebep olan bir cümle yaz, tamam.
Onu Facebook’ta yapacaksın anacım. Zaten canım turkuaz sahil görmek istiyorsa, Google Images araması yapabilirim? “Biutiful biiç” yazarım, önüme -aha buraya da yazıyorum- 851 MİLYON fotoğraf gelir. Hayır şimdi, Instagram’a bu fotoğraflardan birini niye koyayım ki? Değil mi canım. Hmm?

Yazarın Tüm Yazıları