Baharda ortaya çıkan bazı “illet”ler

Onlar sokaklara döküldü mü, baharın iyiden iyiye geldiğini anlıyoruz.
Müsaadenizle onları “Göt-meme izleme timi” olarak isimlendirmek isterim.
En az iki, en fazla yedi kişilik gruplar halinde geziyorlar, kişi sayısına göre kendilerine güvenleri artıyor.
Mesela önlerinden geçen kadınlar gözden kaybolana kadar popolarına bakan, aralarında “HÖEÖAHÖAE” naralarıyla gülüşüp laf atan iki adama “Nereye bakıyorsun, kime laf atıyorsun sen rezil herif, burası insanların spor yaptığı, temiz hava aldığı bir alan, belediye park hizmetini sen cinsel dürtülerini tatmin edesin diye vermiyor” diyebilir, güvenliğe şikayet edebilir parkta gezen kadınları rahat bırakmalarını isteyebilirsiniz.
Kabahatlerinin farkında ve sayıca az oldukları için tırıs tırıs geldikleri yere geri dönerler.
Fakat yedi kişilik izleme timi öyle mi?
Bir defa, yanlarından geçen istisnasız tüm kadınlara temas ederler.
“Yanlışlıkla” çarparlar, olmadı diğer arkadaşı iter, yine “yanlışlıkla” çarpar...
Laf atmadan zaten durmalarına imkan yok.
Haydut gibi, grup halinde gezdikleri için aynı zamanda güvenlik veya çevredeki insanların uyarılarına da kulak asma gibi bir dertleri de bulunmaz.
Ellerindeki kutu biraların verdiği özgüven zaten bambaşka...
İstanbul’da belediyenin açtığı plaj varsa, veya spor yapmak için uygun parklar, sahiller, alanlar eğer, orada şortlu, mayolu, spor giyimli insanlar da var, olacak.
Ve bu haydut kılıklı genç adamlar, kadın izlemeye geliyorlar.
“Şort veya spor taytı giyiyorsa kadın, bakılmayı hak ediyor” vaziyetinde bu kılıksız insan müsveddeleri.
HAK var yani ortada ve bu hakka kendileri sahipler.
Kadınlar spor yaparken bu pis herifleri ya görmezden gelecek, ya da uğraşacaklar.
Kadın konusunda dertli memleketimizde kafaları değiştirmek zor: Birçok kişi için, eğer baştan aşağı örtünmemişsen, adamların bakmasını hak ediyorsun.
Erkekte sorun yok yani, kadında var. Ondan bu kadar rahatlar.
Fakat hiç endişe etmesinler, kadınlar da kendi haklarının farkındalar.
Bu pis adamları “Görmezden gelmek” çözüm değil.
Kadınlara gözle ve fiziksel olarak sarkıntılık yapabileceklerini normalleştirmişler, görmezden gelmek onlar açısından durumu da normalleştirmek demek.
Banklara çöküp kadınlara rahatsızlık veren adamları gördüğünüzde, şikayet edin.
Gerekiyorsa polis çağırın, belediyeye haber verin, park görevlilerini uyarın.
Bu ülkede kadının gördüğü muamelenin hiçbir türlüsünü hafife almayın.

Havai fişek belası

Baharın geldiğinin diğer bir işaretçisi ise siz tam gece yatmışken kah uzaktan, kah yanınızdaki düğün mekanından gelen havai fişek sesleri.
Her seferinde silah atıldığını sanırsınız fakat esasında o sırada görgüsüz ve çevresine, doğaya zırnık saygısı olmayan biri evleniyordur.
Havai fişekler patladıktan, düğün sahibi ve konuklar 18 saniye boyunca bundan çok zevk aldıktan sonra kuşların, martıların seslerini de dinliyorlar mu acaba?
Etraftaki insanları gecenin 1’inde yataklarının içinde korkuttuklarının farkındalar mı, doğal düzenin içine çomak soktuklarının bilincindeler mi?
Değiller.
Yazın sonuna kadar her gün bir çift havai fişek patlatacak yurdumun çeşitli bölgelerinde.
Kimseye hayrı yok bu havai fişek denen illetin ama patlatın kardeşim...
Yarın yokmuş gibi patlatın.