Paylaş
Bu haberi okuduğunda yüreğine acı saplanmayan oldu mu?
“Ah Be Kishi, değer miydi” demeyen oldu mu?
Sorumluluk almayan pişkinlerin ülkesinde hele, “Değer mi canına kıymaya” demeyen oldu mu?
İnsan ister istemez tüm sorumluluk omuzlarında olmasına rağmen eli cebinde ıslık çalarak yürüme rahatlığında yaşayan cibilliyetsiz adamları düşünüyor.
Bu adamlara “Nerede vicdan?” diye sormaya gerek yok zira esasında vicdanları yerli yerinde duruyor. Kafaları sadece “Bu işte benim çıkarım nedir?” sorusuna cevap aradıkları anda çalıştığı, beyinleri “Bu olayla senin ilişkin yok, aman işler bozulmasın... Bu olayla senin ilişkin yok, aman işler bozulmasın... Bu olayla senin ilişkin yok, aman işler bozulmasın...” diye robot gibi tekrarlayıp durduğu için, ilk hareketleri olaydan kendilerini soyutlamak oluyor. İnsan eliyle yaratılmış bir facia söz konusu olduğu zaman, “Bu benimle ilgili bir durum değil” diyor ve buna can-ı gönülden inanıyorlar.
Bir insanın vicdanen kendini rahatsız hissetmesi için öncelikle bir suçun, bir haksızlığın, bir yanlışlığın parçası olduğuna inanması gerekir. Aksi takdirde kendini “hem vicdanlı, hem de faciayla ilişkisi olmayan masum insan” hissetmesi gayet mümkündür.
Zaten bizim adamlar istifanın çözüm getirmeyeceğini düşünüyorlar. Sistem hep yürüyecek ya... Kendisinden sonra gelen kişinin de aynı kendisi gibi çarpık çarkların bir benzer dişlisi olacağını biliyor. “Ben de olsam, başkası da olsa, insanlar öldü, zaten ölümler benle ilgili değil, e neden istifa edeyim madem” diyor. Rahatlık bundan.
Düşünsenize Soma’da maden 301 kişiye mezar oldu, istifa bile eden olmadı. Ölüleri bile halının altına süpürecek kadar yozlaştığımız için bu facia da geldi, geçti. Gündemde değil.
Gezi’de polis, biber gazı kapsülü ateşleyen silahını insanlara doğrulttuğu için ölen ve yaralananlar oldu. Safi insan hatasından suçsuz insanlar hayatlarını kaybetti. Veya Lobna gibi yaralandılar, hayatları kendilerinden çalındı.
Sorumluluk alan, istifa eden, hatasından bahsedeni gördünüz mü? Çıktığı mahkemede kendini kurtarmak için belki biraz vicdanlı konuşmalar yapan olmuştur... O da çıkardan. Kendini kurtarma çırpınışları esnasında...
2015’e gireli 3 ay olmadı daha. 200’den fazla işçi öldü. Sorumluluk alan var mı? İstifa eden oluyor mu? Bu vahim tabloyu hızla çözen oldu mu? Hayır. Bilakis, siz bu yazıyı okumakta iken bir işçi daha canından oldu.
****
İhmal yüzünden insanların öldüğü ve herkesin pişkin pişkin yapmakta olduğu işe devam ettiği kalın enselerin ülkesinde, sorumlu olduğu köprüdeki halatın kopması sonucu canına kıydı Kishi.
İhmal ölümlerinin ülkesinde ne büyük bir derssin sen Kishi.
Fakat ne yazık ki kimseye ders olamayacaksın.
Sen canına kıymışken, omuzlarında ihmal yüzünden hayatını kaybedenleri ve onların acısını çekenlerin ağırlığını taşıyanlar ama hiç taşımıyormuş gibi yaşayanlar var ya...
Senin ölüm haberine bakıp bakıp “Vay enayi Japon” diyerek göbeklerini kaşıyorlar.
İşte böyle bir yerde harakiri yaptın sen Kishi.
Verdiğin dersi bile alamayacak insanların ülkesinde...
Paylaş