Paylaş
Bir eliyle teknolojiyi yönetirken diğeriyle doğaya sıkı sık sarılan, büyük markalar yerine tasarımcı ya da sanatçı işleriyle farklılaşan, uzlaşmacı, paylaşımcı ve kolektif stillere açık mekânların peşindeyiz
İlham rotası: Amazonlar
Bu seneki dekorasyon fuarlarının işaret ettiği trendlerin özüne inersek varacağımız tek bir coğrafya var: Amazon Ormanları. Yerkürenin oksijeni olarak adlandırılan bölge, yaza hazırlanan bahar evlerine Yağmur Ormanları’nın vahşi cazibesini taşıyor. Amazon ruhlu evlerde ahşap strüktürler, büyük yeşil yapraklar, kütük formlar, halat ve ip örgüler, botanik desenler ve kuş sesleri var.
Evde peyzaj
Modern dünyanın katı kuralları ile kısıtlandığımızı fark ettiğimiz anlarda, daha doğal, daha özgür ve hatta daha riskli bir hayatın özlemini çekeriz. Doğa, bizim için öngörülemeyen ve evcilleştirilemeyen her şeyi temsil eder; bu nedenle de her fırsatta benliğimizi doğada serbest bırakmak için yanar tutuşuruz. Bu eğilimi gören trend tahmincileri evleri doğaya yakınlaştırmak için sayısız yol buldular. Hepimiz ev bahçıvanları olduk; sukulentler ve kaktüsler en yakın arkadaşlarımız!
Sanatla tasarımın flörtü
Çağdaş sanat dünyasının yıldız isimleri tasarım markalarıyla işbirliğine soyunuyor. Mobilya mağazaları genç yetenekler bulup sergiler düzenleyerek yeni bir galeri tipi yaratıyorlar. Dekorasyonda kişiselliğe ve eşsizliğe prim verenler sadece arka sokaklardaki tasarım atölyelerini değil, sanatçı atölyelerini de turlar, el yapımı her şeye bayılır oldu. Sıradan olana ihtişam katmak, olağan şeylere olağanüstü nitelik kazandırmak ve mekânlarımızı farklılaştıracak o ekstra unsuru bulmak için siyah-beyaz fotoğraf baskılarına, seramik objelere, bronz heykellere ve kilimlere doğru koşuyoruz.
Uzay yolu
Ezelden beri süregelen başka dünyaları merak etme dürtümüz, evimizi de gezegenler arası dolaşıma açtı. Galaksinin sonsuz gizeminden ilham alan tasarımcıların elinde, uzay gemileri, füzeler, gezegen dizilimleri, yıldız kümeleri, göktaşları ve güneş tutulmaları kumaş, aydınlatma ve mobilyaların üzerine sıçrıyor. Bu trendin en önemli malzemeleri parlak lake yüzeyler, mermer, taş ve beton.
İndigo büyüsü
Renklerin efendisi olan tahmin ajansları ne derse desin, yaz aylarında büyüsüne girmekten asla bıkmayacağımız bir renk var: İndigo mavi. Karakterini denizin derinliklerinden, olumlu enerjisini paylaşma becerisinden alan indigo, nasıl başarıyorsa her stile uyum gösteriyor. Beyazla sakinleşip nane yeşiliyle canlanıyor; tropik düzenlemeler içinde de, etnik seçimlerin öne çıktığı mekânlarda da aynı güçlü duygusal etkiyi yaratıyor. Yaz ondan, o yazdan vazgeçemiyor.
Dene, gör ve öyle boya!
Boya kartelalarındaki küçücük renk örneğini duvara tutup bütününü hayal etme eylemi, sanırım hiçbirimize yabancı değil. Karar verme aşamasında genellikle esas aklımızı çalan renkle vedalaşır ve en risksiz gördüğümüz tona ‘evet’ deriz. Marshall bu döngüyü sona erdirmeye karar vermiş ve tablet ya da akıllı telefonunuza ücretsiz indirebileceğiniz yepyeni bir mobil uygulama geliştirmiş: ‘Marshall Gör&Boya’. Üstelik kullanımı da çok kolay. Kendi kamerası var. Kamerayı boyamak istediğiniz duvara tutup, ekranın köşesindeki ‘renk seçin’ butonundan Marshall’ın geniş renk kartelasına ulaşıyorsunuz. Denemek istediğiniz rengi seçtikten sonra boyamak istediğiniz duvara tıkladığınızda duvarınız sanal olarak o renge boyanıyor. Uygulamanın otomatik olarak algıladığı diğer nesneler ise orijinal renkleri ve formları ile kalıyor, boyanmıyor. Böylece istediğiniz kadar deneme yapabilir, beğendiklerinizin fotoğrafını çekerek kaydedip paylaşabilirsiniz. Seçiminizi yapınca, en yakın Marshall satış noktasına ve iletişim bilgilerine de aynı uygulama ile ulaşmanız mümkün. Ben denemek için ofisimdeki beyaz duvarı iki farklı renge boyadım, aldığım sonucu aynen sizinle paylaşıyorum. Eğer bahar aylarında boya badana işine kalkışacaksanız mutlaka önce görün, içiniz rahat etsin, sonra boyayın. AkzoNobel Marshall trend uzmanlarının 2015 yılının rengi olarak belirlediği ‘bakır turuncusu’nu denemeyi de unutmayın!
Çoktan seçmeli
Gerek modada gerek dekorasyonda seçenek aşımına uğradığımız kesin. Tarz karmaları, stil maçları ve tasarım savaşları ile sarmalanmışken, aklımızın retro kanepeden rüstik masaya, beyazdan siyaha kayması için aradan yıllar geçmesi gerekmiyor. Kendini sera sanan mutfaklar, içinden kitaplık çıkan kanepeler, degrade renk geçişli tekstiller, çoklu renk blokları, puzzle sehpalar ya da mum taklidi yapan lambalar hep bu yüzden!
Paylaş