Akılcı düşünceler

Duygularını karıştırdıkları zaman bir yanımız karanlıkta kalıyor.

Rasyonel olmakta zorlanıyorlar...

Bilgi kirliliğinin zirveye çıktığı günümüz dünyasında gerçeği entelektüel kesimin ortaya çıkarması gerekiyor ama birçoğu bağımsız bağımlılara dönüştüklerinden neyin doğru neyin yanlış olduğunu kamuoyu da öğrenmekte zorlanıyor...

‘Operasyonel’ olmak daha kolay gibi...

Veya siyasi ya da popüler...

*

Akılcı düşüncelere kendini kaptıranlar çoğu zaman düş kırıklığına uğruyor.

Kalabalıkların evrensel barış isteklerine arkasını dönen küresel aktörler bu istekleri savaşlara dönüştürmeyi başarıyor ama küresel aydınlardan aykırı bir söz çıkmıyor.

Ve birçoğu fildişi kulelerine çekilmiş, ütopik geleceğe dair hayali düşünceleriyle meşgul...

Savaşları da seyretmekle yetiniyorlar.

*

Deprem olunca ortaya çıkan profesörlere benziyorlar...

Savaş çıktığında emekli generallerin stratejist oldukları gibi...

Oysa ilgili kurumlara vaktinde bilimsel olarak uyarıda bulunabilseydiler belki birçok felaket az kayıpla atlatılacaktı...

Yaşadığı günü unutanların kendilerini geleceğe adamakla meşguliyetleri hiç bitmeyecek...

Çünkü en kolay yol...

*

Bir ülkenin hava savunmasının ne kadar olmazsa olmaz olduğunu hâlâ kimse anlatamıyor.

Yarısı muhalif, diğer yarısı da “Alalım ama S-400 değil” diyebiliyor.

Ya da adres olarak NATO ve Amerika’yı gösterebiliyor...

“Hava savunmamız güçlendirilmeli” söylemlerini daha yeni aydınlardan duyabiliyoruz....

*

Magazinle yatıp kalkan bir dünya...

Herkes kendini bir yerlere taşıyabilmenin derdinde.

Kendini beğenmişler topluluğuna dönüşen sosyal medya çılgınlığı da bunun açık delili.

Aklı beş karış havada gezen, siber zorba diye adlandırılan kimliksiz bir kesimle karşı karşıyayız.

Ve sayıları da gittikçe kalabalıklaşıyor...

*

Akılcı düşüncelerin ürünü olan bu yenilikler hayatımıza girdiğinde sanki bu arka kapılar kasıtlı açık bırakılmış ve kötülere sınırsız bir alan açılmış.

Geri dönüşümü, mağduriyeti, terörize boyutu hiç düşünülmemiş.

Atom bombasını, dinamiti, kurşunu, kimyasal gazı bulan bilim adamları gibi...

*

Kısacası, akılcı düşünceler ileriye sürülebilir ama hayata geçirirken rasyonel ilkelerin ışığında olması zorunludur...

Ve geri dönüşümleri hesaplamak...

Yoksa savaşları başlatanlarda, atomu bulanlarda, 90 milyar dolarlık Enron şirketini batıranlar da çok akılcı düşüncelerle yola çıkmışlardı...

G-20 zirvesi için bu akşam yola çıkıyoruz Ankara’dan.

Cumhurbaşkanı Erdoğan zirvede dünyayı yöneten küresel güçlere akılcı düşüncelerin ışığında rasyonel, uygulanabilen, sürdürülebilen barışcı stratejileri ve dünyanın geri dönüşümünü ağır yaşayabileceği konuları anlatacak...