Paylaş
BEDELİ artırmak ister misiniz? 4 saat boyunca bıkmadan tam 161 defa bu sözü kullandı Lutfi Arıboğan.
“Bedeli artırmak ister misiniz?”
Dün ilk sorum bu oldu kendisine;
* Aynı kelimeleri 161 defa tekrar etmek nasıl bir duygu?
Türkiye Futbol Federasyonu Başkanvekili Lutfi Arıboğan her zamanki nezaketiyle yanıtladı:
- O kelimeleri yasakladım bugün kendime. Kullanmıyorum artık.
* Rakamlar birbirini kovaladı. Stresli bir ortamdı. İçinizden neler geçti?
- Aksiyon filmi gibiydi gerçekten. Ne tür duygu ararsanız vardı. Yanımdaki arkadaşım Yunus Egemenoğlu’na döndüğümü hatırlıyorum. Aramızda şöyle bir konuşma geçti:
- Yunus bu ne zamana kadar devam edecek?
- Biri tuş olana kadar ağabey.
- Yunus yoruldum. Ben de mi bir mola alsam
acaba?..
500 milyon dolar bekliyordum
Arıboğan rahatlamıştı. Rakam hakkında ne düşündüğünü merak ediyordum. Öyle ya, Türkiye’nin en heyecanlı açık artırmasını yönetmiş, dahası hiç kimsenin telaffuz bile etmediği bir rakamı ortaya çıkarmıştı.
* 321 milyon dolarlık rakam sizi şaşırttı mı?
- Bu organizasyonun başında ben vardım. Yerli yabancı uzmanlar çalıştı. Yani arkasında çok emek var bu ihalenin. Soruya açık bir yanıt vereyim; hayır, bu rakam bir sürpriz değil benim için. Hesap edilmiş rakamlardı bunlar.
* Beklediğiniz rekabet gerçekleşti yani...
- Tam olarak değil. Eğer bizim beklediğimiz rekabet olsaydı rakam 500 milyon doları bulurdu. Biz bir sene önceden bugünleri planlarken bu rakamları düşünüyorduk.
* Ya 4 sene sonra?
- 4 sene sonra Türkiye’de artık milyar dolarları telaffuz edeceğiz.
İddianın bedeli 8 bin 500 TL
“Yayın ihalesi 300 milyon doları aşmaz” diyerek Mahmut Özgener’le iddiaya giren ve kaybeden gazeteci Yavuz Semerci, şimdi kara kara Özgener’e ısmarlayacağı yemeğin ve alacağı takım elbisenin parasını düşünüyor!
FUTBOL Federasyonu Başkanı Mahmut Özgener ile gazeteci Yavuz Semerci iddiaya girmişlerdi...
Semerci, yayın ihalesinin 300 milyon doları bulmayacağını iddia etmişti.
Özgener ise, “300 milyonu aşar” demişti.
İddiayı Özgener kazandı.
Semerci, hakem tayin ettikleri Reha Erus ile Mehmet Tezkan ve Mahmut Özgener’e Papermoon’da yemek ısmarlayacak. Ayrıca Özgener’e bir takım elbise alacak.
Dün bu iddia ile ilgili olarak önce Yavuz Semerci’yi aradım.
- Elbiseyi nereden alacaksınız?
- Mahmutpaşa’dan almayacağım tabii ki. Ama Zegna’dan almayı düşünüyorum.
- Başkan’a sordunuz mu? Elbiseyi nereden istiyor?
- Hayır sormadım.
- Ya pahalı bir takım isterse..
- Yok canım.. Mahmut Özgener bir iddia kazandım diye herhalde bir gazeteciyi ekonomik olarak sarsmayı düşünmüyordur.
- Ya yemek? Orası da pahalı değil mi?
- Niye pahalı olsun ki.. Normal bir makarna yiyecekler. Ben de ısmarlayacağım. Sözümüzün eriyiz. Ama eğer çok pahalı bir şey düşünüyorlarsa ben de sponsor ararım.
- Bu iddiadan siz karlı çıkacak gibisiniz.
- Hayır hayır... Ben bu işleri biliyorum. Kar etmem ama en azından çok da zarar etmem. Ben Özgener’in mutevazı bir başkan olduğunu düşünüyorum. Öyle 5 bin liralık takım istemez. Gösterişi sevmeyen bir başkan. İsteği makul seviyelerde olur.
Mahmut Özgener
O yemek masasında en az 10 kişi olur
SEMERCİ, Özgener’in isteğinin makul seviyelerde olacağını düşünüyor ama yanılıyor.
Özgener, takım elbisenin markasını, yazılmamak kaydıyla kulağıma fısıldadı ve ekledi:
- Reha Muhtar hakem. Onun için, istediğim markayı ona söyleyeceğim. Semerci rahat olsun; beklediği rakamın çok az üstünde bir fatura çıkar kendisine. Ama yemek için aynı şeyi söyleyemeyeceğim.
- Başkan, dört kişi mi çıkacaksınız yemeğe?
- Öyle ama, o masa genişler. En az 10 kişi olur.
Papermoon’da ne yiyecekler
PEKİ masa genişlerse Paper- moon’daki fatura ne olur?
10 kişilik bir masanın faturası 3 bin 500 TL’yi bulur.
Papermoon’un fiyat listesi.
Risatto: 49 TL
Pizza: 46 TL
Balık: 82 TL
Karides: 40 TL
Roka Salata: 29 TL
Yeşillikler: 28 TL
Makarna: 40 TL
Et: 70 TL
Şarap: 150-1000 TL
İhalenin beden dili
İHALEDE çok önemli bir ayrıntı vardı. Digitürk ve Türk Telekom temsilcilerinin beden dilleri.
Artırmanın başladığı andan itibaren Çukurova Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Emin Karamehmet ile Digitürk Genel Müdürü Ertan Özerdem rakiplerine hiç bakmadılar. Göz temasına hiç girmediler. Türk Telekom temsilcileri, Arıboğan’ın, “Bedeli artırmak ister misiniz?” sorusuna önce “Evet” yanıtı verdiler. Ardından da rakamı söylediler.
Oysa Özerdem, bunun tam tersini yaparak psikolojik savaşı başarıyla yönetti.
Arıboğan’ın sorusuna, sadece rakamla karşılık verdi. Bir anlamda, “Kendimizden çok eminiz. Ve biz de para konuşur” der gibiydiler.
Türk Telekom temsilcileri sık sık mola alırken, Digitürk’ün hiç mola talep etmemesi de, “Türk Telekom çözülecek” düşüncelerini haklı çıkardı.
Paylaş