ABD’DE DURGUNLUK TEHLİKESİ GEÇTİ Mİ?

Piyasaların bir günü, diğerine uymuyor.

Haberin Devamı

Bazen öyle bir rüzgar esiyor ki, ‘Tamam, her şey düzeldi’ değerlendirmeleri yapılıyor. Son birkaç gündür dünyada yaşanan iyimserlik, bu tip görüşleri daha sıkduymamıza neden oluyor… Peki gerçekten ABD’de ‘durgunluk’ (Resesyon) olasılığı ortadan kalktı mı?

Kritik soruların yanıtı

Daha önce yazmıştım… ABD’de durgunluğa girildiğini resmi olarak Ulusal Ekonomik Araştırmalar Bürosu’nun (NBER) açıklıyor… Zaman zaman kurumun başındaki Martin Feldstein’in görüşlerini alır, yazılarımda kullanırım. En son birkaç ay önce görüşünü aldığımda şunlara dikkat çekmişti:

‘Kişisel değerlendirmemi sorarsan, şu anda ekonominin resesyon içinde olduğuna inanıyorum. Bu kez biraz daha fazla süreceğini düşünüyorum. Çünkü, kredi piyasasındaki sorunlar çok daha derin.’

Martin Feldstein’e, ‘Hala resesyon olasılığı yüksek mi?’ diye sordum. ABD ekonomisinin bütün verilerini elinde tutan, çok iyi bir ekonomist olan Feldstein, hala aynı görüşte. ‘Ne yazık ki ekonominin bir durgunluğa doğru gitmekte olduğunu görüyorum’ sözleriyle de bunu ortaya koyuyor.

Haberin Devamı

Konut fiyatları hala düşüyor

Martin Feldstein, bu görüşüne gerekçe olarak ise konut fiyatlarındaki düşüşü gösteriyor. Ona göre, en sağlıksız veriler konut pazarından geliyor ve gelmeye de devam edecek. Feldstein, ‘Konut fiyatlarındaki düşüş devam ettiği müddetçe, ekonominin sağlıklı hale gelmesi mümkün değil. Önce konut pazarının istikrar kazanması gerekiyor’ diyor.

Martin Feldstein, ABD ekonomisi hakkında ‘olumsuz’ düşünenler cephesinde yer alıyor. Ancak, ‘en kötüler’ arasında değil. Nouriel Roubini ve Alan Greenspan gibi ‘daha kötümserler’ de var.  Feldstein’in farkı, ekonominin verilerini elinde tutması ve daha makul tahminler yapmasıyla tanınması… O nedenle görüşlerini dikkate almak gerekir diye düşünüyorum.

KREDİ KARTINDA HENÜZ RİSK YOK
 
Türkiye’de hane halkının toplam harcanabilir gelir içindeki borcu 2004 yılında yüzde 7.5 düzeyindeydi. Bu rakam 2007 yılında yüzde 27 düzeyine yaklaştı. Yani geçmişte harcayabileceği her 100 YTL için 7,5 YTL borcu vardı, şimdi ailelerin borcu 27 YTL’ye ulaştı. Önemli bir büyüme…

Haberin Devamı

ABD’den görülen gelişme

/images/100/0x0/55ea4a6df018fbb8f8765648Pazar günü New York Times gazetesi, gelişmekte olan ülkelerdeki kredi kartı pazarını inceleyen, ancak odağına Türkiye’yi koyan bir analiz yayınladı. Yazıda, hane halkı borçluluk cephesinde, kredi kartından kaynaklanan paya dikkat çekiliyordu. Yazıya göre, Türkiye, en yüksek borçlular arasında yer alıyordu.
Gazete bir ölçüde haklı… Son aylarda konut ve otomobil kredilerinde yavaşlama var. Buna karşılık, ‘ihtiyaç kredileri’ son hız devam ediyor. Kredi kartı da ekonomik sıkıntılardan etkilenmiş değil. Tahminler, kart borcunun 18 milyar dolara ulaştığı yolunda. Zaten New York Times da en çok bu rakama dikkat çekiyor.

Rakamlar ne diyor?

Haberin Devamı

Datamonitor, ülkeleri, ‘kredi kartı borcunun, harcanabilir gelire oranına’ göre değerlendiriyor. Tabloyu görüyorsunuz. Türkiye, ‘yüksek oranlı’ ülkeler arasında yer alıyor. Yüzde 6-10.3 oranının olduğu ülkeler arasında bizim gibi gelişmekte olanlar da bulunuyor.
Ben, kredi kartı verilmesi ve kullanımında Türkiye’de ‘bir anormallik’ olduğunu düşünüyorum. Ancak, gazetenin ileri sürdüğü gibi, Güney Kore’nin geçmişte yaşadığı krizin benzerinin burada olabileceğine inanmıyorum.

Yazarın Tüm Yazıları