Paylaş
Tabii, ulusça çok büyük bir trajedi yaşadık geçen hafta. Festival filan düşünecek halimiz kalmadı. Acılar unutulmaz. Kalbimiz Soma’da. Tiyatro bir nebze teselli eder. Tiyatro iyileştirir. Güzel oyunlardan bir seçki yaptım.
Benim merakla beklediğim, iyi çıkacağını tahmin ettiğim az sayıda oyundan ilki ‘Bir Halk Düşmanı’. Dünyaca meşhur Schaubühne Berlin tiyatrosu yapıyor. Oyuna çağdaş bir yorum getirmişler. Yüzyıl başında bir kaplıca kasabasında geçen ve kasaba doktorunun şifalı zannedilen suların mikrop yuvası olduğunu keşfetmesiyle başlayan olaylar zinciri, doktorun halk düşmanlığıyla suçlanmasına, dışlanıp taşlanmasına sebep olur. Bu yorumda hikâyeyi çağdaşlaştırmışlar. Finansal krizler ve kapitalizmin bunalımları eksenine çekmişler. Önemsenmesi gereken bir tiyatronun bu iddialı yorumunu sabırsızlıkla bekliyorum.
‘Göl Kıyısı’ Theresa Rebeck’in oyunu. Yazar, çağımızın önemli kalemlerinden. Pulitzer ödülü var. Amerika’da bir göl kıyısında eski bir ev vardır. Bu eve ve geride bıraktığı hayata yıllar sonra zengin bir adam olarak dönen kahramanımız, ailenin geçmişiyle ilgili yüzleşmeler yaşar. Hafızalara gömülmüş bir aile trajedisi ekseninde gelişen bir öykü var. Mehmet Ergen rejisi. Meltem Cumbul ve Levent Öktem’li çok önemli bir oyuncu listesi var. Yazar büyük bir yazar. Yönetmen ve oyuncular süper. Çok iyi bir oyun çıkabilir karşımıza.
‘Gergedanlaşma’ ise en çok merak ettiğim oyun. Şahika Tekand’ın tiyatrosu 1994 yılında sahnelemişti ilk kez. Şahika’nın kendine özgü tiyatro anlayışının baş yapıtlarındandır. Oyuncunun fiziksel becerilerini öne çıkaran, sirk sanatlarını andıran, baş döndürücü bir ritme sahip, son derece akıllı ve neşeli bir iştir. 25 yıl önce izlemiştim. Çeyrek yüzyılın şerefine yeni bir yorum yapmışlar. Kalabalık ve hareketli bir iş olacak. Mutlaka çok güzeldir.
Başka oyunlar da var festivalde. Çoğu muamma, nasıl çıkar bilemeyiz. Gitmek görmek lazım. Festival haziran başına dek sürüyor.
Paylaş