Paylaş
Bent: Geçen sezon izledik. Nazi Almanyasının vahşetini cinsel kimlikler üzerinden okuyan, sert ve önemli bir metin. Çok da güzel bir prodüksiyon olmuştu. Tiyatro D22’nin oyunu.
İstenmeyen: D22’de izledim. Festivalde yapılmıştı. Ceren Ercan’la Gülce Uğurlu yazdı. İstanbul, Kahire, New York arasında gidip gelen bir hikâye. Fonda Gezi ve Tahrir olayları var. Yersiz yurtsuz kalmak, kendi vatanına yabancılaşmak gibi temaları aile üzerinden ele alıyor. İlginç. Oyuncular iyi. Ama hikâyede zaman atlamaları çok fazla. Takip etmek güç.
Kral Lear: Henüz görmedim. Tiyatro Oyunbaz yapıyor. Talimhane Tiyatrosu’nda sahneleniyor. Oyunbaz ciddi bir topluluk. Ibsen, Çehov, Stoppard sahnelediler. Kral Lear’ı da klasik ve sağlam bir anlayışla gerçekleştiriyorlar anladığım kadarıyla. Ajandanıza not düşebilirsiniz.
Kral (Soytarım) Lear: Bu da Kral Lear oyununa bambaşka bir bakış. Çok merak ediyorum. Yaşlanınca ülkesini kızları arasında bölüştürüp sonra da ortada kalan, vefa ve güven kavramlarını yaşayarak sorgulayan Kral Lear’ın hikâyesi, soytarısının gözüyle anlatılıyor. Yiğit Sertdemir uyarlayıp yönetti. Demet Evgar, Okan Yalabık ve Tomris İncer’in de olduğu çok seçkin bir kadro kuruldu. Grotesk bir sahneleme yapmışlar, bir abartı estetiği yaratmışlar. İhtişamlı kostümler filan var. Çok ilginç görünüyor.
Alevli Günler: Bu sezon da sürüyormuş. Çok sevindim. Acayip gırgır bir oyun. Erkan Can, Cem Davran, Yıldıray Şahinler, Bahtiyar Engin, Selin Yeninci. Ekibe bak! Ölünce gömülmeyi değil, yakılmayı isteyen bir akademisyen ve bu son arzuyu yerine getirmeye çalışan arkadaşlarının traji-komik hikâyesi. İnce eleştirileri var. Seyirci rekorları kırdı.
Paylaş