E stresli haftalar başladı. Hele, ligin zirvesine oynayanlar, kızgın damdaki kedi gibi... En ufak bir hakem hatasında basacaklar yaygarayı...
Kötü futbol, sistemsiz-kurgusuz-plansız oyun bir yana, ille de hakem hataları. Biraz sallandın mı, yapış yakasına hakemin...
Gidişat bunu gösteriyor!
Geçen hafta bir-iki maçta bunun örneklerini gördüm. Gelecek haftalarda Süper Lig’i neler bekliyor? Bilemem...
Geriye kalan 9 haftayı herkes değişik yorumluyor. Fikstürü eline alan kendini şanslı gösteriyor. İtiraz da edemezsin ki... Puan cetveline bakıyorsun, bir at yarışını andırıyor. 4 takım kafa kafaya koşuyor. Sanki, foto’da ayrılacaklar.
Oynadıkları futbol da birbirinden pek farklı değil. Bir hafta biri iyi oynuyor, biri kötü. Bir hafta sonra roller değişiyor.
Fikstüre göre, önümüzdeki 4 hafta lider Beşiktaş’ın kaderini belirleyebilir. Bakmayın, Ertuğrul Sağlam’ın duygusal yaklaşımına...
Önümüzdeki 9 maçın her biri final derken, ilk 4 haftaya sıkışan 4 maç için şimdiden bir yığın önlemler aldırdı...
Yani, F.Bahçe maçına kadar Nevzat Demir Tesisleri’nde her şey yasak. Cep telefonu ile konuşmak, Ipod dinlemek, Play-Station oynamak, röportaj yapmak, kampa arkadaş getirmek... Ve uzayıp giden bir yasaklar listesi...
Hemen Beşiktaş’ın 4 haftalık fikstürünü vereyim. Bu hafta sonu İnönü’de Trabzon, daha sonra Olimpiyat Stadı’nda İstanbul Büyükşehir Belediye, yine İnönü’de F.Bahçe ve deplasmanda Sivasspor.
İşte Beşiktaş’ın tek hedefi, bu 4 maçı kazasız atlatmak!
* * *
BU ligde daha çok şeyler değişebilir. İki hafta ardı ardına Kasımpaşa ile Beşiktaş’a yenilen ve 6 puan yitiren G.Saray, liderin sadece tek puan gerisinde.
Ali Sami Yen’de oynayacakları F.Bahçe maçını bulunmaz bir avantaj gibi algılıyorlar. Elbette, büyük bir avantaj.
Ancak, zirvenin kaderini salt F.Bahçe derbisine bağlamak, doğru mu? Bu tartışılabilir... Örneğin, ligin bitiminden bir hafta önce, Sivas’ta oynanacak Sivasspor-G.Saray maçı, puan sıralamasını bir anda değiştirebilir.
Ve şampiyon adaylarından birini yarış dışına itebilir. Bu, G.Saray da olabilir, bir başkası da!
* * *
F.BAHÇE, nisan başına kadar tek cephede savaşacak. Şampiyonlar Ligi’ne bir süre ara vererek, Süper Lig’deki işine bakacak.
Üstelik kupadan da elenmesi, yükünü bir hayli hafifletti F.Bahçe’nin... İki maç var ki, belki de rotasını çizecek. Bunlardan biri, 3 hafta sonra oynayacağı Beşiktaş deplasmanı ve yine sondan 2 hafta önce Ali Sami Yen’deki G.Saray derbisi.
Bu iki maça bir ek daha yapabilirim. Son hafta Avni Aker’de oynayacağı Trabzonspor maçı asla unutulmamalı.
Trabzon’un durumu ne olursa olsun, F.Bahçe’yi yenmek için oynayacaktır.
Sonuçta, F.Bahçe kendine rakip gördüğü 3 takımdan ikisi ile rakip sahada oynayacak. Buna bir de Trabzonspor deplasmanını eklersek...
Fener’i gerçekten zor haftalar bekliyor!
* * *
VE Sivasspor... Koptu-kopacak diye bekleyenleri bir güzel yanılttı. Artık, kimse Sivasspor için tahmin yürütmesin.
Ya da alçak sesle konuşsun. Ki, yanılmasın!
9 hafta kala Üç Büyükler’den ne farkı var. O da şampiyon adaylarından biri. Üstelik Beşiktaş ve G.Saray maçlarını iç sahada oynayacak.
En büyük avantajlarına gelince, artık değiştiler. Öncelikle Üç Büyükler kompleksinden kurtuldular. Şampiyonluğa inandılar.
Haaa... İş buraya kadar gelmişken, diğer Anadolu takımlarının davranışı, Sivasspor’a yaklaşımı nasıl olur...
Zamanı gelince, bu da bir gündem yaratabilir!
İşte, önümüzdeki 9 haftanın manzarası böyle. Ve böyle bir ortamda çalınacak her hatalı düdük milyonları ayağa kaldıracak. Zorlu haftalarda hakemlere yardımcı olalım diye seslensem...